Eş Genel Başkan Yardımcımızın açıklaması:
Şırnak'ın Uludere ilçesi, Roboski Köyü’nün 5 kilometre ötesinde, yarısından çoğu çocuk 34 insanımız iki yıl önce Türk Hava Kuvvetleri’ne bağlı iki savaş uçağı tarafından bombalanarak katledildi.
Aradan geçen sürede ne AKP Hükümeti ne de Genelkurmay ‘vur emri’ veren siyasi ve askeri sorumluların yargılanması için herhangi bir adım atmadı. Katliamın üstünü örtmek için birbirleriyle yarıştılar. Yargı da bundan farklı davranmadı. Daha önce Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi’nin görevsizlik kararı verdiği Roboski katliamı, şimdi de Askeri Mahkeme’de takipsizlikle sonuçlandı.
Askeri Mahkeme kararında, ''TSK personeli, TBMM ve Bakanlar Kurulu kararları çerçevesinde kanunun emrini icra etmişlerdir'' dedi. Yani emir-komuta zinciri içinde işlenmiş olan katliamda kusur bulmadı ve şüpheli askerler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.
İki askeri uçak, çoğu çocuk sivil yurttaşları bombalıyor ve katlediyor. Ama öldürülenler Kürt olduğu için, bu katliamı yaptıran ve yapanların yargılanmasına gerek duyulmuyor. Bu kararla birlikte Roboski’de yaşayanlar, Kürt halkı ve Türkiye demokrasi ve barış güçleri dördüncü defa bombalandı.
Dava dosyasının katliamın karargahında takipsizlikle sonuçlanması hiç şaşırtıcı değil. Sivil yargının örtmeye çalıştığı katliamı, askeri yargının açığa çıkarması elbetteki söz konusu olamaz.
Başbakan, iki yıl önce Genelkurmay Başkanı’na bu operasyon için teşekkür etmişti. AKP sözcüsü Hüseyin Çelik ise ‘operasyon kazası’ demişti. Böylece Roboski konusunda hükümet, asker ve yargı işbirliği tamamlanmış oldu. Devlet kararını bir kez daha vurguladı: Katliamın siyasetçi, asker ve bürokrat sorumluları korunacak ve kollanacak...
Askeri Mahkeme’nin kararında 2 yıldır vurguladığımız bir konu daha yer aldı. Sınır ötesi harekat teskeresi için her yıl Meclis’te büyük bir heyecanla ve birlik içinde oy veren AKP’li-CHP’li-MHP’li siyasilerin de; bu teskereler doğrultusunda operasyon emirlerini veren hükümetin de işlenen suçun hukuki zemini olduğu tescil edildi.
Roboski katliamı, Kürt halkının özgürlük ve eşitlik taleplerine indirilmiş zalimane bir darbe olarak er ya da geç aydınlatılacaktır. ‘Vur emri’ni veren sivil ve askeri makam/kişiler mutlaka ortaya çıkarılacaktır. İnsanlık dışı uygulamaları yok saymak, unutturmak ya da üstünü kapatmak mümkün değildir. Türkiye halklarının vicdanı bu adaletsizliği kabullenmeyecektir.
Gerçeklerin ortaya çıkması için uluslararası bütün yargı adımları birer birer takip edilecek, AKP iktidarının ve Genelkurmay’ın Roboski katliamının hesabından kaçmasına izin verilmeyecektir.
Saruhan Oluç
HDP Eşbaşkan Yardımcısı
7 Ocak 2014