Başaran: Gözaltılarla bizi yıldıracaklarını sananlar kadınların mücadele tarihine baksın

Parlamento Kadın Grubumuz, Leyla Güven'le dayanışmak için Özgür Kadın Hareketi (TJA) öncülüğünde açlık grevine başlayan kadınlara yönelik polis saldırısına ilişkin bir basın toplantısı düzenledi.

Basın toplantısına HDP Milletvekilleri Ayşe Acar Başaran, Dersim Dağ, Ebru Günay, Muazzez Orhan, Nuran İmir, Semra Güzel, Serpil Kemalbay, Şevin Coşkun, Tülay Hatimoğulları ve Züleyha Gülüm katıldı. Kadınlar adına açıklamayı Ayşe Acar Başaran yaptı. Başaran şunları söyledi:

Meclis'te olması gereken Leyla Güven 34 gündür bedenini açlığa yatırmıştır

Hakkari Milletvekilimiz, DTK Eşbaşkanı Leyla Güven 34 gündür açlık grevinde. Leyla Güven rehin tutulmasına rağmen bunun için değil Türkiye’deki savaş ve çatışma çıkmazından çıkışın yolu olan İmralı üzerindeki tecridin kaldırılması için süresiz dönüşümsüz olarak açlık grevine başlamıştır. Dediğimiz gibi bu kendisinin kişisel talebi değildir 2,5 yıldır Türkiye toplumunun içerisinde bulunduğu çıkmazı nasıl aşacağının haykırışıdır, yol ve yöntemlerini ortaya koyuş biçimidir. Leyla Güven bir milletvekilidir. Bugün Meclis’te olup Türkiye’nin politik ve sosyolojik sorunlarına çözümü ifade etmesi gerekirken 34 gündür bedenini açlığa yatırmıştır.

Barışın simgesi olan tülbentler yerlerde sürüklendi

Sayın Öcalan ile 2011 yılından beri avukat görüşü, 2015 5 Nisan’ından beri heyet görüşü, en son yine bir açlık grevi sonrasında 2016 yılından beri de aile ile hiçbir görüşme yapılmamaktadır. Bizler bu süre içerisinde çokça ifade ettiğimiz gibi Türkiye bugün politik ve ekonomik olarak bir çıkmazda ise bunun temel nedeni bu mutlak tecrit halidir. Bu mutlak tecrit haline karşı Leyla Güven bedenini açlığa yatırarak çığlığını dünyaya duyurmak istemektedir. Onun bu açlık grevi eylemine destek veren “talebi talebimizdir” diyen herkese sert bir yönelim gerçekleştirilmektedir. Hakkari’de, Diyarbakır’da, Mersin’de, en son TJA’nın başlattığı Diyarbakır, Batman ve Van’daki açlık grevlerine çok sert biçimde müdahale edilmiştir. Barbarca yaklaşımla il örgütü binalarımıza girilmiş, barış anneleri, annelerin barışın simgesi olan tülbentleri yerlerde sürüklenmiştir. Dün hepimiz izledik ve gördük. Sadece bir sivil itaatsizlik eylemi olan, bir barış haykırışı olan, kendi bedeninden başka hiçbir şeye zarar vermeyen bu eyleme çok sert bir biçimde müdahale edilmiştir. Bu açlık grevini gerçekleştirenler 40 yıldır Türkiye’nin içerisinde olduğu savaştan en çok etkilenenler, savaşta çocuklarını kaybedenler, işkencelere maruz kalanlar, dilleri yasaklanan barış annelerimiz. O kadınlar yerlerde sürüklenerek gözaltına alındılar.

İktidar savaşı bir politik ranta çevirmiştir

İktidar seçime giderken savaş politikalarını derinleştirmek istiyor olabilir, savaşı bir politik ranta çevirmiş olabilir, ama bunun karşısında barışı ve çözüm iradesini haykıranların gözaltılarla geri adım atmayacaklarını bir kez daha ifade etmek istiyoruz. Biz kadınlar bu saldırılarla ilk kez karşılaşmıyoruz. Kadınlar 80’li yıllarda zindanda faşist yönetimi yendiler. 90’larda binlerce kişi faili meçhul cinayetlerle katledilirken biz kadınlar örgütlü mücadelemizle barışı savunmaya devam ettik. Biz kadınlar dünyanın her yerinde faşist iktidarlara karşı çığlığımızı, zılgıtlarımızı yükselttik.

İnsan haklarını ayaklar altına almalarına izin vermeyeceğiz

Dün 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü idi. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 70.yılı dolarken Diyarbakır’da, Van’da, Batman’da insan haklarının, kadın haklarının, barış sesinin böyle  ayaklar altına alınmasına izin vermeyeceğiz. Bir kez daha ifade ediyoruz. Leyla Güven’in talebi Kürt halkının, kadınların, Türkiye halklarının talebidir. Bu talebi yükseltmek, İmralı tecridini kırmak için bütün saldırılara karşı yekvücut direnmeye, zılgıtlarımızı yükseltmeye devam edeceğiz.

İktidara sesleniyoruz! Bu gittiğiniz yol, yol değil. İmralı’nın kapılarının açık olduğu 2,5 yıllık bir süreçten geçtik. Bu çözüm sürecinde Türkiye’nin atmosferini hepimiz yaşadık. Sonrasındaki 3 yıllık süreci de hepimiz beraber tecrübe ettik. Bu yoldan dönülmelidir. Leyla Güven’in talebini her yerde ifade etmeye devam edeceğiz. Bizi böyle yıldıracaklarını zannedenler kadınların mücadele tarihine baksınlar.

Toplantının sonunda Başaran, Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonumuzun 2018 raporunu basın emekçileri ile paylaşmıştır. Rapora buradan ulaşabilirsiniz.

11 Aralık 2018