CHP ziyaretimiz: Türkiyenin sorunlarına birlikte çözüm aramamız lazım

Eş Genel Başkanlarımız Pervin Buldan ve Mithat Sancar, beraberindeki heyet ile muhalefet turları kapsamında CHP’yi ziyaret etti:

Eş Genel Başkanlarımız Pervin Buldan ve Mithat Sancar, beraberindeki heyet ile muhalefet turları kapsamında CHP’yi ziyaret etti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve heyetiyle görüşen Eş Genel Başkanlarımız ziyaret sonrası Kılıçdaroğlu ile birlikte ortak basın toplantısı düzenledi. Açıklamada şu görüşlere yer verildi:

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: Bir araya gelmeli, oturmalı ve konuşmalıyız

Türkiye’nin kucaklaşmaya ihtiyacı var. Helalleşmeye ihtiyacı var. Kavgalardan çok acılar çektik, kavgayı değil barışı öncelemeyiz. Bir araya gelmeli, oturmalı ve konuşmalıyız. Türkiye’nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yok. Bütün sorunlar akılla mantıkla birikimle feraset ile çözülebilir. Bu çerçevede Türkiye'nin sorunlarını masaya yatırdık. Sayın genel başkanlar düşüncelerini ifade ettiler. Biz kendi düşüncelerimizi ifade ettik. Ekonomiden söz ettik, esnafın, çiftçinin, emeklinin, asgari ücretlinin sorunları masaya yatırıldı, tartışıldı. Elbetteki farklı görüşlerdeyiz ama her görüş bizim için son derece değerlidir. Tekrar hoş geldiniz, teşekkür ederiz.

HDP Eş Genel Başkanı Buldan: Türkiye'nin bir geçiş sürecinde yapması gerekenleri konuştuk

Teşekkürler sayın Başkanı ve siz değerli basın mensuplarına teşekkür ediyoruz. Siyasi partileri ziyaret programımızın son aşamasına geldik. Sabah DEVA Partisi'ndeydik. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ve heyetiyle bir araya geldik. Elbette ki temel sorunlar konusunda her parti kendi görüşünü sunar. Biz de bunu bugün yaptık. Türkiye’nin acil çözülmesi gereken konuları bellidir. Muhalefet partileri olarak bunun sorumluluğunu taşıyarak, bu sorunları nasıl çözebiliriz ve Türkiye'nin bir geçiş sürecinde yapması gerekenleri konuştuk. Bu konuda görüş alışverişinde bulunduk. Elbette bir kriz süreci yaşıyoruz. Sadece ekonomik kriz değil, her alanda krizlerin olduğu bir Türkiye ile karşı karşıyayız. 

Türkiye'nin yeni bir anlayışa ve yönetime ihtiyacı var

Ekonomik kriz, sosyal kriz siyasal krizler başta olmak üzere adalet konusunda da hukuk konusunda da büyük bir kriz yaşandığını özellikle belirtmek isterim. Bugün aynı zamanda Roboski Katliamı'nın 10’uncu yıl dönümü. Hepimiz çok yakından takip ediyoruz. Roboski Katliamı'nın gerçek failleri henüz ortaya çıkmadı ve yargılanmadı. Yine Emine Şenyaşar’ın bir adalet arayışı var. Aylardır bu arayış devam ediyor. Bütün bu meseleri elbetteki çözmek üzere Türkiye'nin yeni bir anlayışa ve yeni bir yönetime ihtiyacı var. Bu da tabi bir erken seçim kararı ile mutlaka Türkiye’nin gündemine gelecektir. Ve erken seçim kararı ile birlikte Türkiye yeni bir yönetimi ve yeni bir anlayışı mutlaka görecektir. 

TBMM’ye vereceğimiz ortak bir önerge ile erken seçim isteme talebimizi sunduk 

Bu konuda görüşlerimizi sayın genel başkana ifade ettik. Diğer partilerle yaptığımız görüşmelerde de ifade etmiştik. TBMM’ ye vereceğimiz ortak bir önerge ile erken seçim isteme talebini gündemlerine alma teklifimizi de sunduk sayın genel başkana. Kendi aralarında istişare edecekler tabi ki ve bize en kısa zamanda görüşlerini bilidereceklerdir. Bir kez daha sayın genel başkana ve heyetine bizleri kabul ettikleri ve önemli görüşlerini bizlerle paylaştıkları için çok teşekkür ediyorum. Bu ziyaretlerimiz önümüzdeki günlerde devam edecektir. 

HDP Eş Genel Başkanı Sancar: Bu yönetimin gitmesi aynı zamanda yönetim sisteminin değişmesinin de başlangıcı olacaktır 

Öncelikle CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu'nun görüşme talebimizi kabul etmesi ve bir araya gelmemizi sağlaması dolayısıyla kendisine ve partisine teşekkürlerimizi iletmek istiyorum. Türkiye’de çoklu krizler sürecinde olduğu konusunda hemfikiriz. Bu krizlerden çıkış yollarını, en geniş istişare diyalog ve tartışma yolu ile bulabiliriz. Eğer Türkiye'de demokrasi her alanda yok ediliyorsa bizim toplumsal zeminde ve muhalefet partileri arasında bunu canlandıracak yolları bulmak gibi bir görevimiz var. Biz ülkeye demokrasiyi getirmeyi vaat ediyorsak bunu öncelikle kendi ilişkilerimizde topluma göstermemiz gerekiyor. Öte yandan bu çoklu krizler bir yönetim krizidir ama aynı zamanda yönetim sistemi krizidir. Bu ikisini birlikte aşmak gerekiyor. Bu yönetimin gitmesi, aynı zamanda yönetim sisteminin değişmesinin de başlangıcı olacaktır. Bu konuda da görüşlerimizi ilettik. Erken seçim talebimizin temelinde de bu yatıyor. Ancak sadece seçim meselesine odaklanmak da sorunları çözmez, bugün halkın yaşadığı çok ağır sorunlar var. Yoksulluk, açlık, adaletsizlik ve başka alanlarda çok büyük haksızlıklar söz konusu. Bunlar da bizim halkı korumak için ortak davranma yükümlülüğümüzü yeniden gündeme getiriyor. 

Toplumsal barışı sağlayabilirsek bu yönetimin gitmesini sağlarız 

Seçimlere kadar da yapmamız gereken pek çok iş var. Seçim esaslı özellikle seçim güvenliği konusunu bugünden itibaren ortak çalışmalarla işlemek gibi bir görevle karşı karşıyayız. Ayırca iktidarın toplumu kutuplaştırma, gerginleştirme ve düşmanlaştırma politikaları kendisini korumanın, varlığını sürdürmenin en temel strateijisidir. İktidar ayrıştırarak, düşmanlaştırarak, kutuplaştırarak varlığını sürdürmek istiyor. Buna karşı bizim yapmamız gereken tam tersidir. Yani diyalog, müzakere, istişare ile toplumsal barışı kurabileceğimizi topluma göstermemiz gerekiyor. Muhalefetin tüm partilerinin topluma verebilecekleri en büyük vaat, toplumu heyecanlandırabilecek en büyük söz, toplumsal barışı birlikte kurabileceğimiz sözüdür. 

Türkiye'nin sorunlarına birlikte çözüm aramamız lazım

"Farklılıklarımızı koruyoruz, ama toplumsal barışı sağlama konusunda ortak iradeye sahibiz" mesajını verebildiğimiz ölçüde toplumdan da büyük bir karşılık alabileceğimizi biliyoruz. Bunu başarabilirsek hem bu yönetimin gitmesini seçim yoluyla sağlarız hem de geleceği demokratik esaslar üzerinde, barış içinde kurma imkanlarını büyütürüz. Bu nedenle bu görüşmelerin önemi büyüktür. Heyetler arası görüşmeler olarak devam edecektir. İhtiyaç halinde, başkanlar olarak bu görüşmeleri sürdürmek istediğimizi bir kez daha dile getirdik. Türkiye'nin sorunlarına birlikte çözüm aramamız lazım. Yani hep birlikte Türkiye’ye kazandırmamız gibi bir sorumluluğumuz var. Biz HDP olarak bu sorumluluğun bilinciyle bu görüşmeleri başlattık ve devam ettirme kararındayız. Teşekkürler.

28 Aralık 2021