Deniz Poyraz’ı anıyoruz: Deniz’in katili yalnızca Onur Gencer değildi, katilleri tanıyoruz

İzmir il binamıza yapılan saldırıda hayatını kaybeden Deniz Poyraz yoldaşımızı katledilişinin birinci yılında andık. Kadın Meclisi Sözcümüz Ayşe Acar Başaran, Grup Başkanvekilimiz Saruhan Oluç, Merkezi Örgütlenme Komisyonu Eş Sözcümüz Mahfuz Güleryüz, milletvekillerimiz ve yöneticilerimiz ile çeşitli siyasi partilerin ve demokratik kitle örgütlerinin temsilcilerinin de katıldığı etkinliğe çok sayıda yurttaş katıldı.

Başaran: Deniz’in isteği kimliğiyle ve varlığıyla bu topraklarda kabul edilmekti

Kadın Meclisi Sözcümüz Ayşe Acar Başaran burada yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Bu zihniyete karşı en büyük mücadele, en büyük cevap alanlarda verildi. Kadınlar verdi cevabı, dediler ki ‘Hepimiz Deniziz! Bir Deniz gitti; biz binlerce, milyonlarca kadın bu faşist zihniyet karşısında sesimizi yükselteceğiz. Denizler bitmez!' Arkadaşlarımız, dostlarımız, ittifaklarımız çoğaldı. Dedik ki ittifaklarımızı büyüteceğiz ve bu zihniyete karşı mücadelemizi daha da büyüteceğiz. Dedik ki sadece mücadele etmeyeceğiz, Deniz’in fikirlerini ve isteklerini de gerçekleştireceğiz. Deniz’in isteği eşit bir yaşamdı; Deniz’in isteği kimliğiyle, varlığıyla bu topraklarda kabul edilmekti. Deniz’in isteği bu topraklarda kadın katliamının durmasıydı. Onun istekleri bizim de isteklerimizdir, bu mücadele bitmedi. Bu mücadele kadınlarındır, gençlerindir, halklarındır. Türklerin, Kürtlerin, Alevilerin, Azerilerin, Lazların, hepimizin mücadelesidir. Bu mücadele daha da yükselecek. İnanıyoruz ki sözümüzü yerine getireceğiz. Sana söz Deniz, isteklerini ve hayallerini gerçekleştireceğiz! 

Deniz’in katili yalnızca Onur Gencer değildi, katilleri iyi biliyoruz

"Bizler omuz omuza Deniz'in ve siyasi suikastlarla katledilen bütün arkadaşlarımızın hesabını soracağız. Deniz’in tek olmadığını biliyoruz, binlerce arkadaşımız bu topraklarda siyasi suikastlerle katledildi. Onların hesabını elbette soracağız. Deniz ve arkadaşlarımız için adaleti sağlayacağız.

Bugün Deniz’in günü. Bugün Deniz’in yoldaşlarının onun sözlerini bir kez daha tekrar ettikleri gün. Deniz’i katledenlerin niyetini biliyoruz. Deniz’i katledenleri, katillerini de çok iyi biliyoruz. Sadece Onur Gencer değildi. O sadece tetiği çekendi. Biz Deniz’i katledenleri çok iyi tanıyor, ne amaçladıklarını da çok iyi biliyoruz. Ama buradan Deniz’in yoldaşları olarak bir kez daha söz veriyoruz: Dostlarımızla, kadınlarla, gençlerle, işçilerle, emekçilerle, Kürtlerle, bu toprakların bütün hakikatiyle hesap sormaktan vazgeçmeyeceğiz. Deniz’in hayallerini gerçekleştireceğiz. Bu topraklara barışı, eşitliği, özgürlüğü getireceğiz. Sözümüz olsun sana Deniz, bu topraklarda bir daha siyasi cinayetlerin işlenmemesi için senin ve yoldaşlarının hesabını soracağız." 

Oluç: Hesabını sormadan bir adım geri atmayacağız

Grup Başkanvekilimiz Saruhan Oluç da anmada şunları söyledi: 

“Bugün burada bir sene önce alçakça katledilmiş olan Deniz Poyraz arkadaşımızı anmak için toplandık. Bir yıl önce planlı bir şekilde Deniz Poyraz kardeşimizi bizden aldılar. Çok öfkelendik ve bunun hesabını hukuk önünde ve demokrasi mücadelesiyle soracağımıza dair ant içtik. Deniz Poyraz arkadaşımız katledildi ama biz onu unutmayacağız. Asla ama asla bunun hesabını sormadan bu mücadeleyi; barış, özgürlük, adalet ve demokrasi mücadelesini terk etmeyeceğiz. Asla bir adım geriye atmayacağız. 

Bu siyasi katliamların asla peşini bırakmayacağız

"Bir eğitilmiş alçak katil, geldi burada elini kolunu sallayarak kolluk kuvvetlerinin kontrolü altındaki bir sokakta il binamıza rahatça girerek alçakça bir katliam yaptı. Biz bunu biliyoruz. O piyonun, o alçak katilin adının hiçbir önemi yok. Ceza alacaktır ama hiçbir önemi yok. Bu alçak katil kim tarafından eğitildi biliyoruz. Devletin içindeki karanlık odaklar. Onu azmettirenler kimlerdir? Bu katliamı planlamış olanlar kimlerdir? Devletin içinde odaklanmış o alçak, eli kanlı, kaos planlayan odaklar kimlerdir? O alçak katili kim eğitti? SADAT mı eğitti? O iktidarın arkasında duran SADAT mı eğitti katili? Soruyoruz. Bunun cevabını verebiliyor mu iktidar? Hayır. O katil IŞİD çeteleriyle birlikte Kuzey Doğu Suriye’de, Rojava’da mı savaştı? Bu katil ÖSO, El Nusra, HTŞ çeteleri ile birlikte mi savaştı? Bu iktidar bu soruların cevaplarını vermiyor. 

"Mahkemede o katil yargılanıyor, mahkeme heyeti onun arkasında duran kimdir açığa çıkarmak için araştırma yapıyor mu? Hayır. Kim azmettirdi, kim planladı? Arkasında duran bürokratlar kimdir? Karanlık odaklar, siyasi odaklar kimlerdir? Bu mahkeme açığa çıkarıyor mu? Hayır. Ne yapıyor; o alçağa güven veriyor, koruyor, kolluyor. Biz bunu bilmiyor muyuz? Biz kimlerden güç aldığını biliyoruz. Elbet gün gelecek ve bu işi planlamış, azmettirmiş, teşvik etmiş, organize etmiş olanlar, siyasiler mutlaka bunun hesabını hukuk önünde verecek. Biz bunun peşinde olacağız. Bu siyasi katliamların asla peşini bırakmayacağız. 

"Bu ülkede cumhuriyet tarihi boyunca bu kadar kirli işlere bulaşmış, adı her türlü kirli faaliyetle anılan, uyuşturucu tacirlerinin ve hukuk dışı çalışanların birlikte foto çektirmekten gurur duydukları, hukuk, insan hakları ve demokrasi tanımayan bir İçişleri Bakanı var. 

Bu boş çadır sizin utanç abideniz olarak tarihe geçecek

"Biz onu biliyoruz. Ben bunu utanarak söylüyorum. İzmir Emniyet Müdürü ve İzmir Valiliğine soruyorum. Burada içi boş bir çadıra bariyerler çekip, üstüne Türk bayrağı asıp büyük bir heyecanla önünde barikatlar kurup korumak mı Türkiye’deki kolluk güçlerinin görevi? Siz zannediyorsunuz ki biz bunu yıkacağız. Bu sizin adınıza bir utanç abidesi olarak burada duruyor. Bu emri kimin verdiğini biliyoruz. O İçişleri Bakanı isimli zat bu emirleri veriyor. Biz vergilerimizi siz boş bir çadırın etrafını çevirip koruyun diye mi veriyoruz? Bu mudur? Yazıklar olsun! Bir de içine baba kılıklı bir provokatör yerleştirdiniz. Deniz Poyraz arkadaşımızın katledilmesinde o provokatör burada ihbarcılık yaptı. Belki katili o yönlendirdi?  Oğluyla eşi bile reddetti onu. Siz burada bu utanç abidesini tutmaya devam edin. Bu boş çadır tarihe geçecektir. 

Türkiye tarihi böyle bir içişleri bakanı görmedi

"Hukuk bilmez, demokrasi bilmez bir bakan. Sanmayın ki arkasından konuşuyorum. Ben bunları yüzüne de söyledim Meclis’te. O kişi şimdi televizyonda sabah şekeri olmuş. Eş Genel Başkanımız Pervin Buldan hakkında utanmazca laflar ediyor. Bu mudur İçişleri Bakanının yapacağı? Yazıklar olsun! Türkiye Cumhuriyeti böyle bir içişleri bakanı görmedi. Bu da tarihe geçecek. Senin haddin değil bizim Eş Genel Başkanlarımıza dil uzatmak! Sen atanmış birisin, onlar halkın vekili. Milyonlarca insan seçti. Kürt halkını ve demokrasi güçlerini temsil ediyorlar. Senin haddin değil!

Bedel öderiz ama zulüm karşısında asla boyun eğmeyiz

"Bugün Deniz Poyraz’ı anmak için toplandık. Öncelikle buraya gelmiş olan bütün parti yöneticilerimiz ve üyelerimize, Türkiye demokrasi güçlerinin temsilcilerine, emek ve demokrasi güçlerine teşekkür ediyoruz. Hep birlikte bu mücadeleyi kazanacağız. 

"Bedel öderiz ama zulüm karşısında asla boyun eğmeyiz. Kürt halkı ve demokrasi güçleri asla boyun eğmez, teslim olmaz. Bu mücadeleyi elbette kazanacağız ama kimse acı çekmeden bu mücadeleyi barış içinde sonlandıralım, Kürt sorununu hep birlikte çözelim diyoruz. İktidarı ve muhalefetiyle tüm siyasi partilere, STK’lara sesleniyoruz. Biz bu eli Türkiye’deki bütün siyasi partilere uzatıyoruz. Barış için birlikte oturup konuşalım diyoruz. Ama diyoruz ki biz barış için elimizi uzattığımızda bu bizim zafiyetimiz değildi. Biz barış için el uzatmasını da mücadele için yumruk sıkmasını da biliriz. 

"Deniz Poyraz’ın katledilmesini planlayanlar, azmettirenler bilsin ki hepimizin kalbi Deniz Poyraz’la atıyor. Onu yüreğimize yazdık ve bunun hesabını hem hukuk önünde hem de demokrasi mücadelesinde soracağız. Bu mücadelede hepimizin yolu açık olsun."

Anmaya katılan diğer siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcileri ise özetle şunları söyledi:

Eşit bir yaşamın inşası için yeniden ayağa kalkıp yeşereceğiz

TJA temsilcisi Derya Kandemir: “Aydınlığın, sevginin, eşit bir yaşamın inşası için yeniden ayağa kalkıp yeşereceğiz, büyüteceğiz. Denizimizi aramızdan alanlar bilsin ki hepimiz Deniziz, biz ölmeyiz. Kadınların öncülüğünde eşsiz bir bahara ulaşana değin düş yolcusu olmaktan vazgeçmeyeceğiz.” dedi. 

İnanıyoruz ki bu ülkede eşit, özgür ve demokratik cumhuriyeti kuracağız

Yeşil Sol Eş Sözcüsü İbrahim Akın: “Bizi bu sokaklarda yürütmeyenler, katilin bu sokakta kollarına girdiler. Denizin tüm dostları 'Deniz’e sözümüz barış olacak' diyor. Ancak maalesef mevcut rejimi yönetenler bizi düşman olarak görüyorlar. Devlet zoruyla ayakta kalmış bir rejim var. Onlar sürekli kötülük üretsinler ama biz inanıyoruz ki bu ülkede eşit, özgür ve demokratik cumhuriyeti kuracağız. Birlikte değiştireceğiz.”

Kadın katillerinin, Kürt katillerinin, işçi katillerinin sırtı sıvazlanıyor

Kadınlar Birlikte Güçlü adına konuşan Deniz Uslu: “Geçen bir yılda ne eril faşist AKP-MHP bloku saldırılarından geri durdu ne de bizler buna karşı mücadele etmekten vazgeçtik. Kadın ve Kürt düşmanlığının geldiği boyutu görüyoruz. Katili gözaltına alırken “İsmin neydi abicim?” deme hadsizliğini gösterdiklerini çok iyi görüyoruz. Katliamın arkasındaki suç ortaklarının açığa çıkmaması için nasıl çabaladıklarını çok iyi görüyoruz. Bizler elbette ki vazgeçmedik. Kadın katillerinin, Kürt katillerinin, işçi katillerinin sırtının sıvazlandığını görüyoruz. Bu sokağa Deniz Poyraz adını verdiğimiz için bize soruşturma açıldı. Biz 'kadınlar birlikte güçlü' dedik ve sokakları örgütlüyoruz. İstedikleri gibi saldırsınlar sürtük desinler, tetikçi yollasınlar biz bugüne kadar vazgeçmedik.”

Bu sistemi değiştireceğiz 

SYKP Eş Genel Başkanı Cavit Uğur: “Deniz Poyraz artık bir bayrak ama bugün bayrak olmasını değil hayatta kalmasını isterdim. Onun gülüşünü soldurdular. Uğur Mumcu’yu, Tahir Elçi’yi öldürenler aynı ekiptir. Bu sistemi değiştireceğiz. Katilleri koruyanların, kadınları ve gençleri öldürenlerin düzenine son vereceğiz.”

Arkasındaki güçler ortaya çıkana kadar mücadele edeceğiz

EMEP İl Başkanı Emine Uyar: “Bu saldırı HDP’ye, Kürt halkına, demokratik kamuoyuna, emek ve demokrasi güçlerine yapılmıştır. Kürt halkının seçtiği belediyelere kayyım atandı, seçtiği milletvekilleri cezaevinde. Nefret, kin tohumları ekmek istediler halklar arasına. Ama biz Deniz’in katili gerekli cezayı alana, arkasındaki güçler açığa çıkana kadar mücadele edeceğiz. Daha dün 16 Kürt gazeteci arkadaşı tutukladılar. Sosyal medya yasası ile sesimizi kısmaya çalışıyorlar. Seçime giderken iktidarın elinden geleni arkasına koymadığını görüyoruz. Biz de birlikte mücadele edeceğimizi yeniden vurguluyoruz.”

Birleşik mücadele ile kazanacağız

TÖP İl Temsilcisi Erkan Gökber: “Denizin düşlerindeki özgür ülkeyi, demokratik cumhuriyeti kuracağız. Bu sözün arkasındayız. Bunun mücadelesini dört bir yanda sürdürüyoruz. İşçi mücadelesinden kadın özgürlük mücadelesine bu sözü büyüttük. Birleşik mücadele ile kazanacağız.”

Deniz’e sıkılan kurşun, barış için mücadele edenlere sıkıldı

İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri adına konuşan Aykut Akdemir: “Deniz’e sıkılan kurşun, barış için mücadele edenlere sıkıldı. Katilleri tanıyoruz, katillerin sahiplerini de tanıyoruz. Gün gelecek o katil, sahiplerinin dili de olup konuşacak. Deniz’in davasının takipçisi olacağız. Deniz’e sözümüz barıştır.”

17 Haziran 2022