En Nakba’yı unutmadık, Filistin halkı yalnız değildir!

Halklar ve İnançlar Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcımız Tülay Hatimoğulları'nın açıklaması:

Filistin halkının “büyük felaket” olarak tanımladığı en-Nakba’nın 73’üncü yıldönümünde, İsrail tüm dünyanın gözleri önünde Filistin’e bombalar yağdırıyor. Sivil insanları katlediyor.  İsrail devletinin uyguladığı bu sistematik saldırı politikası, Filistin-İsrail arasındaki çözümsüzlüğün giderek daha fazla derinleşmesine sebep oluyor. Filistin halkı 1948’den bu yana kendi topraklarında mülteci konumunda. İsrail hükümetleri yeni yerleşim alanlarını uluslararası hukuka aykırı bir şekilde inşaya açarak Filistinlileri evlerinden etmeye devam ediyor. Filistin halkının uğradığı zulüm ve insanlık krizi onlarca yıldır sürüyor.

İsrail hükümeti, Filistinlilere karşı sistematik baskı uygularken; AKP iktidarı İsrail ile askeri, siyasi ve ekonomik anlaşmalar yapmaya devam etmektedir. Sözde Filistin’in yanında durduğunu iddia eden, Filistin davası üzerinden ikiyüzlüce siyasi rant devşirmeye çalışan AKP iktidarı, çıkarları doğrultusunda İsrail Hükümeti’ne doğrudan veya dolaylı desteğini sunmaktadır. 2019’da 6 milyar doları aşan Türkiye-İsrail ticareti durdurulmalı, ikili ilişkiler gözden geçirilmeli ve bu iki yüzlü politikalara son verilmelidir.

En Nakba (Büyük Felaket 1948) unutulamaz. On yıllardır işgal altındaki topraklarında hayatta kalmayı başaranların yaşadığı esaret unutulamaz. Yüzlerce Filistinlinin Büyük Felakete karşı Büyük Geri Dönüş eylemlerinde nasıl katledildiği, işkence gördüğü, tutuklandığı unutulamaz. 73 yıldır savaşı, esareti, sürgünü, sefaleti yaşayan ve buna direnen Filistin halkı yalnız değildir.

“Yüzyılın Anlaşması” adı altında tek taraflı yaklaşım ile Filistin halkının ortak olmadığı yol çözüm değildir. Filistin sorunu işgalci yöntemlerle değil demokratik yöntemlerle ve onurlu bir barışla çözülür. HDP olarak Filistin halkına da Ortadoğu halklarına da dayatılan ulus-devlet anlayışının tekçi, katliamcı politikalarını reddediyoruz. Yüzyıllardır süren bütün çelişki ve çatışmaların çözümü ancak halkların ve inançların özgür ve eşit koşullarda yaşayacağı modellerle mümkündür. Bu da ortak yaşam anlayışına dayalı, konfederal yönetim modelleridir.

Başta Birleşmiş Milletler olmak üzere uluslararası toplumu Filistin’de yaşanan zulmün son bulması için acil rol ve sorumluluk almaya, İsrail’i de BM kararlarını uygulamaya çağırıyoruz. Devam eden saldırılar derhal durdurulmalıdır.

Tülay Hatimoğulları
Halklar ve İnançlar Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı
15 Mayıs 2021