Fotoğrafı unutmayacağız; ölüm değil, yaşam siyasetini sürdüreceğiz!

Korona salgınının hayatımızı etkilediği bugünlerde, daha fazla ölümlerin olmaması için “Evde Kal” çağrıları yapan AKP iktidarı, zulüm ve yaşatmama politikalarına devam ediyor.

Bunun son örneğini; Dersim merkeze bağlı Xelasor Tepesi’nde 23 Mayıs 2017 yılında yaşamını yitiren PKK’li Agit İpek'in cenazesinin, ailesine PTT yoluyla gönderilmesinde gördük. Cenazeyi teslim almaya giden anne Halise Aksoy’un anlatımına göre; “Diyarbakır Adliyesi’ne gittiğimde ‘Emanet nedir’ diye sorduğumda ‘Kemikleriniz gelmiş, kutunun içinde’ dediler” dedi.

Hiçbir dinde, ırkta görülmeyen bu insanlık dışı uygulama; faşizmin, zulmün, işkencenin ta kendisidir. Anne Aksoy’un dediği gibi, “Yapılan işkence karşısında kelimeler kifayetsiz kalıyor.” Ancak; AKP iktidarının bu uygulamalarının ilk olmadığını; Kürt halkına ve kadınlara yaşatılan zulmünü, daha önce Taybet Ana’nın cenazesinin 7 gün yerde bekletilmesinden, Garzan Mezarlığı’ndan cenazelerin çıkartılmasından, mezarların bombalanarak tahrip edilmesinden, öldürülen kadınların çıplak bedeninin sergilenmesinden biliyoruz.

Kürt annelerine ve kadınlara bunu yaşatanlar bilsin ki, Biz Kadınlar bu fotoğrafı unutmayacağız. Anne Aksoy’un acısını paylaşıyoruz. Aksoy ve başka annelere evlat acısı yaşatan erkek iktidarların savaş ve zulüm politikasına karşı sesimizi yükseltmeye; ölüm değil, yaşam siyasetini sürdürmeye devam edeceğiz.

Hiçbir şekilde hukuk ile izah edilemez bu uygulama karşısında sözde insan sağlığını önceleyerek, “Evde Kal” çağrısı yapan İçişleri Bakanlığı, bu görüntülerin bizzat sorumlusudur.

Ölüm siyaseti değil, yaşam siyaseti kazansın!

HDP Kadın Meclisi
11 Nisan 2020