Milletvekilleri tecride karşı eyleme geçti: Avukatlar derhal İmralı’ya gitmelidir

Sayın Öcalan üzerinde devam eden mutlak tecride ilişkin milletvekillerimiz Adalet Bakanlığı önünde eylem başlattı. Bugünkü eyleme milletvekillerimiz Berdan Öztürk, Gülistan Kılıç Koçyiğit, Sezai Temelli, Abdullah Koç, Feleknas Uca, Nuran İmir, Şevin Coşkun, Dilan Dirayet Taşdemir, Ömer Öcalan, Erdal Aydemir ve Celadet Gaydalı katıldı.

Meclis’ten Adalet Bakanlığına yürümek isteyen vekillerimiz polis tarafından engellendi. Bulunduğu yerde eyleme geçen vekiller adına Ağrı Milletvekilimiz ve DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk açıklama yaparak şunları söyledi:

CPT ziyareti sonrasında yaşanan belirsizlik Öcalan’ın sağlığına ve yaşamına ilişkin kaygıları artırdı

Uluslararası bir komplo ile İmralı’ya getirilen ve 24 yıldır İmralı’da tutulan Sayın Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecrit ağırlaştırılıyor. Geçtiğimiz günlerde CPT heyeti İmralı’yı ziyaret etti ama kamuoyuna herhangi bir açıklama yapılmadı. Aynı şekilde Asrın Hukuk Bürosu avukatları, Sayın Öcalan’ın CPT heyetiyle görüşmediğine dair basına açıklamada bulundu. Bu, Sayın Öcalan’ın sağlığına ve yaşamına ilişkin ciddi boyutlarda kaygılara yol açmıştır.

Herkesi tecride karşı hassas davranmaya davet ediyoruz

Bildiğiniz gibi bu tür yaklaşımlar, hem ulusal hem de uluslararası hukuku ayaklar altına alan bir yaklaşımlardır. Bu açıdan kritik bir aşamaya gelen tecrit konusuna ilişkin başta halkımız olmak üzere bütün demokratik kamuoyunu hassas davranmaya, tecride karşı tepkilerini göstermeye davet ediyoruz.

Ne zaman Öcalan’ın sesi duyulsa toplumsal barış için umutlar artmıştır

Sayın Öcalan’ın ne zaman sesi duyulduysa toplumsal barış ve Türkiye’nin geleceği açısından umut verici olmuştur. Dolayısıyla şu an AKP ve MHP iktidarının tecrit, insanlık dışı uygulamalar ve unutturma politikaları sürdürülüyor. Bu politikalara karşı sesimizi yükseltmemiz gerekiyor. Tecrit kritik bir noktaya gelmiş durumdadır.

Tecrit işkencedir, insanlık suçudur; talebimiz hukukun uygulanmasıdır

Hem halkımız hem Ortadoğu halkları için Sayın Öcalan’ın ne ifade ettiği hepimiz tarafından biliniyor. Kendisine fırsat verildiği zaman toplumsal barışın sesi olmuş ve bunu defalarca göstermiştir. Sayın Öcalan’a fırsat verildiği gibi toplumsal barışın sesi olmuş ve defalarca bunu göstermiştir. Bu açıdan tekrar bir çağrıda bulunuyoruz. Tecridin ne yasada ne Anayasada ne de uluslararası sözleşmelerde yeri yoktur. Tecrit bir işkencedir. Hele hele iki yıla yakın bir süredir görüştürülmemesi, hiçbir şekilde iletişim kurulmaması, mutlak bir tecridin kurulması hem işkence hem de insanlık suçudur. Burada iktidara ve hükümete düşen Sayın Öcalan’ı derhal avukatlarıyla görüştürmek ve bundan sonra da hukukun uygulanmasıdır.

Tecridi asla kabul etmiyoruz ve kırılana kadar eylemlerimiz devam edecek

Dolayısıyla burada bugün bizler de milletvekilleri olarak insani boyutu aşan ve kritik bir aşamaya gelen tecridi kabul etmeyeceğimizi, buna artık tahammül gösterilmemesi gerektiğini bir kez daha belirtiyoruz. Bugünden sonra sonuç alıncaya kadar Adalet Bakanlığı önünde yer alacağız. Tecridin günlük siyasete malzeme edilmemesi gerekiyor. Tecride karşı mücadele ve İmralı’ya yaklaşım bizler açısından demokrasiye, hukuka ve insan haklarına yaklaşımdır. Doğrudan bunlar ilişkilidir. Bundan sonra alacağımız bütün kararlarda bu yaklaşımı esas alacağız.

Oyalamalara kesinlikle itibar etmeyeceğiz

Bugüne kadar bizlere karşı tecritle ilgili yapılan oyalamalar, manipülasyon niteliğindeki açıklamalar olsun bunlara kesinlikle itibar etmeyeceğiz. Sonuç alıncaya kadar bu eylemi sürdüreceğiz. Bu etkinliklerimiz devam edecektir. Tecrit ölümdür, yok saymadır ve biz bunu kesinlikle kabul etmeyeceğiz. Bu konuda ya bir yol açacağız ya da bir yol olacağız.

Talebimiz bir ayrıcalık değil yasal olan hakların uygulanmasıdır

Soru: Görüşmeniz oldu mu, cevap aldınız mı?

Şu ana kadar bir oyalama, cevap vermeme yaklaşımı sergilendi. Hem Kürt toplumu hem de Türkiye demokrasi kamuoyu açısından bu tecridin mutlak anlamda devam ettirilmesi ve oyalama taktiklerinin sürdürülmesi toplumu germiş durumdadır. Çare oyalama değil Sayın Öcalan’ın da diğer bütün siyasi tutsaklar gibi hakkı olan görüşmeleri gerçekleştirebilmesidir. Bir ayrıcalık talep etmiyoruz. Böyle bir talep söz konusu değil. Kanunda, Anayasada, uluslararası hukukta yer alan hakların uygulanmasıdır. Talebimiz budur. Tecritle demokrasi ayaklar altına alınmış, faşizm gelişmiştir. Yaklaşık iki yıldır Sayın Öcalan’dan hiçbir şekilde haber alınamıyor.   

21 Aralık 2022

Etiketler: #tecrit , #adalet nöbeti