1 Mayıs alanlarında ‘hayır’da buluşalım, emekçiler kazansın

AKP iktidarı 14 yıldır uyguladığı politikalarla hayatımıza ve haklarımıza saldırıyor. Özelikle son dönemde hükümet OHAL koşullarında demokratik hak ve özgürlükleri çiğnemiş, sendikaları, dernekleri kapatmıştır. Bir gecede çıkartılan KHK’larla 100 bini aşkın kamu emekçisi, işçi, akademisyen sorgusuz sualsiz işinden ekmeğinden edilmiş, siyasetçiler, gazeteciler hapse atılmıştır. 14 yılda en az 20 bin emekçi iş cinayeti sonucu yaşamını yitirmiştir.

Yıllardır kıdem tazminatı hakkını sermayenin sırtında “yük” olarak görenler şimdi yeniden hareketlendiler. Erdoğan-AKP iktidarı, 16 Nisan referandumunun gayrimeşru sonuçlarından güç alarak emekçilere yönelik saldırısını kıdem tazminatı hakkına yönelerek de sürdürecek.

Kıdem tazminatı fona devredilirse, işten çıkarmada caydırıcılık ortadan kalkacak, emekçi iş güvencesini kaybedecek. Primlerin düşmesi ve kıdem tazminatı hakkının kullanımı önündeki engeller nedeniyle işçiler büyük zarar görecek. Kaldı ki, kıdem tazminatından yararlanma koşullarını iyileştirmenin fon ile hiç bir alakası yoktur. Bugün kıdem tazminatını ve diğer yasal yükümlülüklerini ödemekten kaçınanlara, yarın fona prim ödemedikleri zaman ne yapılacak? Fonda para kalmadığı gerekçesiyle işçiye kıdem tazminatı verilmediğinde işçi ne yapacak?

Eğer hedef iddia edildiği gibi kıdem tazminatını almayı kolaylaştırmak olsa, hükümet düzenlemeler yaparak bütün işçilerin bu haktan yararlanmasını kolaylaştırabilir. İktidarın yalanlarına emekçilerin karnı tok. Baskıyla, zorla, hileyle emeğin haklarını gasp etmek isteyenlere cevabımız ‘hayır’ olacak.

Bizler işçilerin, emekçilerin kıdem tazminatı hakkı için 1 Mayıs’ta ‘hayır’ diyeceğiz. 1 Mayıs’ta ‘hayır’larımıza sahip çıkacağız ki, emekçiler kazansın. İşçilerin birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs’ta alanlara çıkarak ‘hayır’larımıza sahip çıkacağız, referandum sonuçlarını kabul etmiyoruz diyerek demokrasi mücadelesini yükselteceğiz.

Halkı işsizlikle terbiye edenlere; işçileri, emekçileri borçlu yaşama tutsak edenlere; Kürdün evini yıkıp, iradesini hapsedenlere; çalışanları göçmen, kadın, Kürt, Alevi diye ötekileştirenlere; OHAL ve KHK’ler ile sömürü ve baskı düzenini kalıcılaştıranlara 1 Mayıs’ta alanlarda ‘hayır’ diyeceğiz.

Kürt sorununun eşitlik ve özgürlük temelinde demokratik siyasal çözümü için; tüm Ortadoğu halklarının barışını savunmak için; kadınları eve kapatanlara karşı emeğimizi, bedenimizi, özgürlüğümüzü savunmak için; göçmen işçiler köle değildir demek için; çocuk işçiliğe son vermek için; doğamıza, kentimize, yaşam hakkımıza sahip çıkmak için; tüm halklar ve inançlardan emekçilerin, işçilerin kardeşliği ve birliği için; emeğimizin, yaşamımızın, oyumuzun, irademizin çalınmasına sessiz kalmamak için 1 Mayıs’ta 1 Mayıs alanlarında olacağız. Yaşasın 1 Mayıs! Bijî Yek Gulan!

Serpil Kemalbay
Halkların Demokratik Partisi
Eş Genel Başkan Yardımcısı
29 Nisan 2017