"Aileleri Buluşturuyoruz" Kampanyası  başlatıyoruz

Kriz Koordinasyon Merkezimiz adına Eş Genel Başkan Yardımcılarımız Özlem Gündüz ve Serhat Eren Diyarbakır’da basın toplantısı düzenledi. Yaptığımız çalışmalara ve yeni başlatacağımız kampanyaya ilişkin bilgi veren Gündüz ve Eren şunları söyledi:

Koordine olamayan, halka zulüm çektiren bir iktidarla karşı karşıyayız

Maraş, Hatay, Antep, Osmaniye, Malatya, Adıyaman, Urfa, Diyarbakır, Adana ve Kilis başta olmak üzere ve Kuzey Doğu Suriye halkları başta olmak üzere tüm Suriye halkının etkilendiği depremin üzerinden 17 gün geçti. Aradan 17 gün geçmesine rağmen bizler çalışmalarımıza aralıksız bir şekilde devam ediyoruz. 3 gün önce Hatay’da gerçekleşen üçüncü depremle bir kez daha sarsıldık. Biz yine bu vesileyle depremde yaşamını yitiren yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz. Devirleri daim olsun. Yaralılara da acil şifalar diliyoruz. Yıkılmış binlerce binanın altında hala kurtarılmayı bekleyen yurttaşlarımız var. Cenazelerinin çıkarılmasını bekleyen binlerce yurttaş bir umut enkaz başında. Koordine olamayan, halka zulüm çektiren bir iktidarla aynı zamanda karşı karşıyayız. Deprem bir vurduysa vicdansızlığın abidesi haline gelmiş iktidar on vurdu halklarımıza.

Dayanışma merkezlerimizle her bir depremzedeye dokunmaya, acılarını azaltmaya çalıştık

Bizler, depremin olduğu ilk andan itibaren merkezi düzeyde ve yerellerde kurduğumuz koordinasyon merkezlerimiz ile birlikte 24 saat aralıksız çalışmalarımızı sürdürmeye devam ediyoruz. Bine yakın yardım tırını depremzedelere ulaştırdık. Kurduğumuz dayanışma merkezleriyle her bir depremzedeye dokunmaya, acılarını azaltmaya çalıştık. Yüzlerce aileye çadır ve konteyner sağladık, yüzlerce aileye barınma imkânı sağladık. Binlerce ısıtıcı ve soba, tonlarca odun ve kömürü deprem bölgelerine ulaştırdık, aşevi ve mobil mutfaklarla binlerce yurttaşımıza sıcak yemek çıkardık, çıkarmaya devam ediyoruz. Depremin üzerinden 18 gün geçmesine rağmen deprem bölgelerinden özellikle kriz koordinasyonumuza barınma ihtiyaçlarına ilişkin yoğun talep gelmeye devam ediyor. Yine hijyen, sağlık, temizlik ürünleri yoğun olarak talep edilmektedir. Olanaklarımız ölçüsünde her gün acil ihtiyaç olan yerlere bunları göndermeye devam ediyoruz.

Deprem bölgelerine ilk olarak gönüllü ekiplerimiz ulaştı

Deprem bölgesine depremin ilk gününden itibaren ulaşan arkadaşlarımız, yerel koordinasyonları oluşturarak ihtiyaçlara göre, belirledikleri ekipleriyle çalışmalarını yürütüyorlar. Adıyaman, Malatya, Maraş, Hatay ve Antep’te kent merkezlerinde yapılan çalışmaların yanı sıra binlerce köye ulaştık. Yüzlerce köye herhangi bir ekip ulaşmadan bizim koordinasyonumuza bağlı arkadaşlarımız ulaştı ve acil ihtiyaçları giderdi. Kadın Meclisimiz tarafından kadınların ihtiyaçlarını esas alan çalışmalarla ihtiyaçlar deprem bölgelerine gönderildi. Gençlik Meclisimiz, özellikle yoğun bir emek ile çadırların olduğu bölgelere yaşam alanları inşa etti ve etmeye devam ediyor. Kriz Koordinasyonu olarak, deprem bölgelerindeki sandık kurulu üyelerimiz, oluşturduğumuz komisyonumuz tarafından arandı. Şu ana kadar 10 binin üzerinde sandık kurulu üyemizle,  2 bine yakın muhtarla iletişime geçilerek yaşadıkları yerlerdeki hasar tespitleri ve talepleri alınarak İl Kriz Koordinasyonlarımıza iletiliyor, yine iletilen sorunların çözüm sürecini yakından takip ediyoruz. Depremin ilk gününden itibaren ülkenin dört bir yanından on binlerce gönüllü seferber olmuştur. Şu an hala sahada 3 binin üzerinde gönüllü, deprem bölgelerinde Kriz Koordinasyonumuz ile birlikte çalışmalarını devam ettiriyorlar. Yine deprem bölgesindeki sivil toplum kuruluşlarının, kadınların, gençlerin, emek ve meslek örgütlerinin dayanışma ağları ile birlikte çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Daha sayamadığımız birçok yardım ve dayanışma çalışmamıza rağmen depremin özellikle ilk günlerinde hiç deprem bölgesinde olmayan iktidar, sahaya asker, polis gücüyle çıktı. AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan başta olmak üzere iktidarın sözcüleri sahaya dönük baskılar uygulamaktan, muhalifleri ve toplumu tehdit etmekten geri durmadılar. Tırlarımızı engellediler, çadırlarımıza el koydular, çalışma yürüten insanları gözaltına aldılar, Pazarcık’ta kayyım kaymakam dağıtım merkezimize el koydu. Bunların tamamını halklarımız görmüş ve tarihe not düşmüştür. Hukuk Komisyonumuz bu hukuksuzlukları rapor haline getirmiş, gerekli suç duyurularını yapmıştır. Biz bunun takipçisi olacağımızı belirtmek istiyoruz.

Uzun süreli dayanışma köprüleri kurarak bu felaketin üstesinden gelebiliriz

Tüm olanaksızlıklara rağmen partimize gönül vermiş milyonların, halklarımızın, yurtdışındaki insanlarımızın ördüğü büyük dayanışma ağıyla yaralarımızı sarmaya çalıştık ve bunun için tüm gücümüzle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu yaptıklarımız yetmez, çünkü yıkım büyük. Milyonlarca yurttaşımız zor koşullarda yaşıyor. Bu zorlu süreci dayanışmayı daha da büyüterek aşabiliriz. Çünkü bu acı hepimizin ve yaralarımızı hep birlikte sarmak zorundayız. Uzun süreli dayanışma köprüleri kurarak, bu sürecin üstesinden gelebiliriz. Eğer belediyelerimiz gasp edilmemiş olsaydı bölgeye daha fazla yardım ulaştıracaktık. Çünkü bütün belediyelerimizle bir seferberlik ruhuyla insanlarımıza yardımcı olabilirdik. Bugüne kadar yürüttüğümüz çalışmaları bundan sonra da devam ettireceğiz. Bunlarla yetinemeyiz, uzun süreli bir çalışmayı önümüze koymak zorundayız. 

Dostluk ve dayanışma temelinde  ‘Aileleri Buluşturuyoruz Kampanyasını’  başlatıyoruz

Bizlere düşen görev; bugüne kadar yaptığımız yardımların ötesine geçmek, bu insafsız ve zalim düzene karşı toplumsal dayanışma ağlarını daha çok büyütmektir. Aileler ve yurttaşlar olarak buluşmak, depremzedelerle dost olmak, yoldaş olmak ve imkânlarımızı bölüşmektir. Bu bilinçten hareketle bugün ‘Aileleri Buluşturuyoruz Kampanyasını’ başlatmış bulunuyoruz. Dostluk ve dayanışma temelinde aileleri bir araya getiriyoruz. Ve hep beraber “bizler dayanışmaya” diyoruz.

Dayanışmak isteyen yurttaşlarımızı depremzede ailelerle buluşturmayı ve aralarında köprü olmayı hedefliyoruz. Depremin görünür etkileri geçtikten, enkazlar kaldırıldıktan sonra halkımızın yaşayacağı sıkıntıları çok iyi biliyoruz. İçinde bulunduğumuz ekonomik krize rağmen toplumun yaşadığı yoksulluğu ve krizi biliyoruz ama biz buna rağmen depremde yakınlarını, sevdiklerini, eşini, ailesini kaybetmiş insanlara destek olmalıyız. Bu yüzden uzun soluklu bir kampanya başlatmaya karar verdik. Dayanışma elini uzatan ailelerle, yurttaşlarla depremzedeleri buluşturmak istiyoruz.

Yaraları hep birlikte saracak, yaşamı birlikte kuracağız

En az 4 ay olmak üzere bir ailenin geçimini sağlayabilmesi için dostluk ve dayanışma elini uzatmak isteyen aileler ile depremzedeler arasında dostluk köprüsü oluyoruz. İşini, ailesini, evini kaybetmiş bir yurttaşın yanında olduğumuzu gösteriyoruz. Kampanyadaki amacımız sadece yurttaşlar arasında maddi olarak bir bağ kurmak değil bununla beraber manevi yani kalıcı bağlar kurmak istiyoruz. Yurttaşların, çocukların birbirine mektup yazdığı, telefonlaştığı, derdini, tasasını ve umudunu paylaştığı kalıcı bir dostluğa vesile olmak istiyoruz. Deprem felaketi nedeniyle zor durumda olan yurttaşlarımızla, dayanışmada bulunmak isteyen ailelerle omuz omuza yaşamı yeniden inşa edeceğiz. Yaraları hep birlikte saracak, yaşamı birlikte kuracağız, diyerek bugün kampanyamızın startını vermek istiyoruz. Başlattığımız kampanyanın Avrupa ayağı ile ilgili olarak partimizin Brüksel Temsilciliğimiz de kamuoyuna yapacağı bir açıklamayla detaylı bilgilendirmede bulunacaktır. 

Serhat Eren: Em hewld didin ku birînên xwe bipêçin

17 roj di ser erdhejê re derbas bûn. Erdhej li Mereş, Hatay, Dîlok, Osmaniye, Meletî, Semsûr, Riha, Amed, Edene, Kîlîsê û Rojava pêk hat û hîna jî bandora erdhejê bi awayekî giran didome. Em hewl didin ku birînên xwe bipêçin, piştevaniya gelên xwe bikin. Di vê geremolê de sê roj berê li Hatayê erdhejeke sêyemîn pêk hat û em careke din êşiyan.

Erdhejê carekê mal xirab kir, îktîdarê deh caran mal xirab kir

Em sersaxiyê ji malbatên qurbaniyan re dixwazin. Dewra wan daîm be, cihê wan bihuşt be. Şîfaya xêrê ji birîndaran re dixwazin. Hîna jî bi hezaran mirov li bin avahiyên xerabûyî li benda alîkariyê ne. Bi hezaran kes li ser kavilan bi hêvî li benda cinazeyan in. Li hemberî me îktîdarek heye ku nikare koordîne bibe, zilm û zordariyê li xelkê dike. Heke erdhejê carekê mala me xerab kiribe, vê îktîdara bêwijdan û bêrehm deh caran mala gelên me xerab kir… 

Me bi hezaran TIR’ên alîkariyê şand lê têr nake

Em ji kêliya ewil a erdhejê ve bi koordînasyonên xwe yên navendî û herêmî 24 saet bênavber xebitîn û hîna jî xebatên xwe didomînin. Me nêzî hezar TIR alîkarî gihand afetzedeyan. Bi navendên xwe yên piştevaniyê me hewl da bigihîjin hemû afetzedeyan û dest bidin wan. Me hewl da êş û azarên wan kêm bikin, li cem wan bin û birînên wan derman bikin. Ji bo bi sedan malbatan me kon veda, me bi sedan malbat li malan bi cî kir û em vê xebatên xwe berdewam dikin.  

Alîkariya domdirêj lazim e, em ê pirên hevkariyê ava bikin

Lê belê ev têrê nake ji ber ku karesat pir giran e. Bi milyonan hemwelatî hîna jî di şert û mercên pir xedar de dijîn. Em dizanin em ê vê pêvajoya zehmet bi piştevanî û tevkariyê derbas bikin. Ji ber ku ev êş ya me hemûyan e û birînên xwe jî em ê tev bi hev re bipêçin. Em ji bo demeke dirêj pirên piştevaniyê ava bikin em dikarin vê pêvajoya giran derbas bikin.  

Em malbatan tînin ba hev, dest bi dest mil bi mil

Berpirsyariya ku dikeve ser milê me; divê em alîkariyên ku heta niha me kiriye mezintir bikin, li dijî vê pergala bêwijdan û bêrehm em tora piştevaniya civakî xurttir û saxlemtir bikin. Berpirsyariya ku dikeve ser milê me; divê wek malbat û hemwelatî em bên ba hev, bi afetzedeyan re bibin heval û hogir, bibin xwişk û bira û em derfetên xwe ji wan re vekin, ya xwe bi wan re parve bikin. Bi vê hişmendiyê; Em kampanyaya “MALBATAN TÎNIN BA HEV” didin destpêkirin li ser bingeha hevaltî û piştevaniyê.  Û em tev bi hev re dibêjin “Dest bi dest mil bi mil” 

4 mehan bi mexdûrên erdhejê re derfetên xwe parve bikin

Em hewl didin ku hemwelatiyên ku dixwazin piştevaniyê bikin bi malbatan re bînin ba hev û di navbera wan de pirekê ava bikin. Ji ber ku em dizanin piştî bandorên şênber ên erdhejê derbas bibin, piştî kavil bên rakirin gelê me dê bi çi zor û zehmetiyan re rû bi rû bimînin. Divê em piştgiriya afetzedeyan bikin ku di vê qeyrana aboriyê de erdhej li wan qewimiye û hezkiriyên xwe, malbatên xwe, nas û dostên xwe, mal û milkê xwe ji dest dane. Lewma me biryar da ku kampanyayeke demdirêj bidin destpêkirin. Em dixwazin xêrxwazan bi afetzedeyan re bînin ba hev û destê piştgiriyê dirêj bikin. Ji bo ku malbatek bikare herî kêm 4 mehan debara xwe bike, em dixwazin di navbera xêrxwazan û afetdezeyan de pireke piştevaniyê ava bikin. Em ligel wan kesan in ku karê xwe, malbata xwe, mala xwe ji dest dane. 

Armanca kampanyaya me hew ji bo alîkariya madî nîne, herwiha em dixwazin di navbera hemwelatî û malbatan de pêwendiyên zexm û mayînde jî ava binin. Em dixwazin bibin wesîle ku hemwelatî, zarok, ciwan bikarin ji hevdu re nameyan bişînin, xem û keserên xwe, hêvî û baweriyên xwe bi hevdu re parve bikin. Em dixwazin bibin wesîle ku di navbera xwe de hevaltiyeke mayînde ava bikin. Hemwelatiyên ku ji vê bobelatê derbas bûne û malbatên ku dixwazin piştgiriyê bikin mil bi mil in û em ê bi hev re jiyanê ji nû ve ava bikin. Em ê birînên xwe tev bi hev re derman bikin û jiyanê bi hev re ava bikin.

23 Şubat 2023

Etiketler: #deprem , #maraş depremi