
Hakkari Milletvekilimiz Nihat Akdoğan, Mecliste devam eden bütçe görüşmelerinde söz alarak şu değerlendirmelerde bulundu:
Türkiye, kişisel iktidarını sürdürmek için demokrasiden, özgürlükten ve hukuktan uzaklaşan, bütün suçu dış güçlerin üstüne atan, kendilerini ülkeleri için vazgeçilmez sanan bir Hükümet tarafından yönetilmektedir. Biz petrolü ve doğal gazı olan bir ülke değiliz. Ekonomimiz yerli veya yabancı yatırımcıların yatırımlarına bağlıdır. Bunun için, demokrasimiz güçlü olmalı, özgürlükler alabildiğince olmalı, hukuk sistemimiz güçlü olmalı, yargı tam bağımsız olmalı.
İrade hırsızlığının yanında proje hırsızlığı
2017 yılı ülkemizde ve bölgemizde çok büyük acılarla biterken kendi ilimde yaşanmış birkaç olayı sizlerle paylaşmak isterim: 11 Eylül 2016 tarihinde Hakkari Belediyesine kayyum atandı ve şu anda, Belediyemize ait olan çalışmaları kayyum yapıyor. Bir irade hırsızlığının yanında bir de proje hırsızlığını yaptı.
İçişleri Bakanı sözünü yerine getirmedi
8 Ekim 2016 tarihinde Yüksekova ilçemizde zırhlı araçtan ateş açılması sonucu 4 vatandaşımız hayatını kaybetti: Serhat Buldan, Necdet İşözü, Rahmi Safhalı, Aydın Tümen. Bu davadan yargılanan İlyas Mekikli adlı polis bir yıl sonra serbest bırakıldı. İçişleri Bakanı demin buradaydı. İçişleri Bakanı ailelere söz vermişti, maalesef bu söz yerine getirilmedi. Aileler bu yıl da bütün parti gruplarını dolaştılar "Adalet bekliyoruz" diye.
Yine, 18 Ekim 2016'da Şemdinli'ye bağlı Tekeli köyünde bütün vatandaşlar işkenceden geçirildi. Aynı şekilde, 13 Mart 2016 tarihinde Yüksekova'da Valilikçe yapılan açıklamalara göre 39 gün sürdüğü söylenilen fakat bizzat tanıklığımla 78 gün süren operasyon boyunca halkın evleri ateşe verildi.
4 Kasım 2016 tarihinde partimize dönük, eş genel başkanlarımızın da içerisinde olduğu bir rehine operasyonu yapıldı ve şu anda, 412 gündür arkadaşlarımız rehin. Hangisini sayayım ki?
2017'yi mi söyleyeyim, 2016'yı mı söyleyeyim? Şemdinli Şapatan'da yüzlerce insan işkenceden geçirildi, 90 yaşındaki anneler işkence gördü ama hesap veren tek bir merci, konum olmadı. Yine, 18 Ağustos 2017'de, 7 çocuk babası Necmettin Fendik emniyet güçlerince yapılan baskında hayatını kaybetti. 31 Ağustos 2017 tarihinde, Hakkâri merkeze bağlı Tale köyünde -Oğul köyünde- silahlarla ateş açılması sonucu bir vatandaşımız hayatını kaybetti, hesap veren yok.
AKP Genel Başkanı ile vatandaşın talepleri birbirine zıt
"Ben olmazsam ülke yok olur" diyorsa biri şuna emin olun ki o ülke yokuşa sürükleniyor. Şu anda AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanının talepleri ile Türkiye'deki vatandaşlarımızın talepleri birbirine zıttır. Türkiye halkının talebi "OHAL kaldırılsın." AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanının ise "OHAL devam etsin." Çünkü ülkeyi OHAL ortamında yönetmek daha kolaydır, hesap soran yok, hesap veren yok.
Sizi Hakkari’de atanmışlar karşılıyorsa bunu düşünmeniz gerek
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı 23 Aralıkta Hakkâri'yi ziyaret edecek. Hakkâri il, ilçe belediye başkanları, Edirne'den Kandıra'ya, Kandıra'dan Sincan'a, Sincan'dan Van Cezaevine hukuksuz bir şekilde içeride rehin tutulmaktadır. Şunu unutmamak lazım ki en iyi hesap soran merci halktır. Bugün ziyaret ettiğiniz yerde atanmış kişiler tarafından kabul ediliyorsanız bunu düşünmeniz gerekiyor. Halkın iradesine saygı duymayanlara en iyi cevabı halkımız seçimlerde soracaktır, bundan da zerre kadar şüpheniz olmasın.
21 Aralık 2017