Batman mitingimizde konuşan Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş, AKP Hükümetine "Siz yönünüzü paraya çevirerek, hayatınızı yozlaştırmışsınız. Sizin Kabe'niz para olmuş. Sizin Kabe'niz dolar desteleri olmuş" sözleriyle yüklendi. Demirtaş, kendisini protesto eden kadınlara hareket etmesi nedeniyle sert tepki gösterdiği Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ise "Kral da olsa padişah da olsan sen kendini bütün ülkenin sahibi de hissetsen bu ülkenin kadınlarına öyle edepsizce hakaret edemezsin" dedi.
Kral da padişah da olsan kadınlara edepsizce hakaret edemezsin
Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş, konuşmasına Batman halkını selamlayarak başladı. Demirtaş'ın gündeminde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Iğdır'da kendisini protesto eden partililerimize yönelik hakareti vardı: "Edi ile Büdü meydan meydan dolaşıp yalan ve iftiralarla HDP'yi baraj altında bırakmaya çalışıyorlar. Hiçbir yerde iki aydır seçim kampanyası yürütülmüyor. Hiçbir yerde HDP'ye iftira etmeden miting yapamadılar. Bu Edi ile Büdü 7 Haziran'da halktan öyle bir cevap alacaklar ki bir daha da meydanlarda halkın huzuruna çıkacak yüzleri olmayacak. Hele hele kendine 77 milyonun Cumhurbaşkanı diyen. Iğdır'da kendisinin çirkin politikasına sırtını dönen kadınlara bir Cumhurbaşkanı olarak edep dışı hakaretini aynen iade ediyoruz. Kral da olsan, padişah da olsan, kendini bütün ülkenin sahibi de hissetsen bu ülkenin kadınlarına öyle edepsizce hakaret edemezsin."
Yalancı değilsen canlı yayında tartışalım
Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın AKP'ye verdiği aktif desteğe vurgu yaparak bu partinin seçimi kaybetmesi durumunda kendisinin de istifa etmesi gerektiğini belirtti:
"Bak Davutoğlu ne dedi, 'İstifa ederim' dedi. Cumhurbaşkanına sormak istiyorum. AKP tek başına iktidar olamazsa sen de istifa etme sözü veriyor musun? Cesaretin var mı? Bu seçimin yenilgisini sadece Ahmet Hoca'nın sırtına atamazsın. Seni de, AKP'nin Genel Başkanını, valisini, kaymakamını da, şakşakçı medyanızı da yeneceğiz. Arkanızdan para savurup gelen iş adamlarınız var ya, sarayın bahçesinde otlayan davarlar var ya onları da yeneceğiz. Kendinize güveniyorsanız gelin canlı yayına iki saat halkın huzurunda konuşalım. Yalanlarınızı yüzüme karşı bir kez daha tekrarlayın bakalım. Meydanlarda söylemek kolay. Mesala Ceylan Önkol, Uğur Kaymaz'ı, Nihat Kazanhan'ı, Roboski'de katlettirdiğiniz 34 kişiyi, Gezi'de katlettiğin 9 gencimizi gözümün içine bakarak tekrar 'Emri ben verdim' de bakalım. Eğer yalancı değilsen, eğer yalana sığınmıyorsan bir kez de gel meydanlarda söylemek, atıp tutmak yerine canlı yayında tartışalım."
Sizin Kabe'niz para olmuş
"Halkımız içinde inançları farklı olanlar var, herkes aynı inançta olmayabilir. Ben Elhamdülillah bir Müslüman'ım benim Kabe'm bir tanedir, oda Mekke'dedir dedim. Benim Kabe'm Taksim değil ama ben biliyorum ki siz yönünüzü paraya çevirerek, hayatınızı yozlaştırmışsınız. Sizin Kabe'niz para olmuş. Sizin Kabe'niz dolar desteleri olmuş. Sizi destekleyen zor günlerde yanınızda olan halka sırt çevirdiniz. Onlar hepsi burada. Onlar alınteriyle çalışıp helal lokma yiyorlar. Siz asla ne insanlığı ne İslam'ı temsil edemezsiniz. Gün artık yalancıdan hesap sorma günüdür. Elbette ki bütün zulümlerin hesaba çekileceği gün olacaktır. Hem bu dünyada hem de öbür dünyada. 7 Haziran da o günlerden biridir. 7 Haziran 'Ben en büyüğüm' diyenlere ders verme günüdür. Bu ülkede halkın üzerinden halkı yok sayacak beşeri bir güç yoktur, olamaz. Bunlar güç zehirlenmesi yaşadılar. Ele geçirdikleri devlet kudreti başlarını döndürdü. Her zehirlenmenin de bir ilacı vardır. İşte HDP güç zehirlenmesinin ilacıdır."
AKP'nin ileri demokrasi düzeni: İşsizlik
"Her türlü baskıya rağmen bir arada kalmayı başardık. En mükemmel hizmeti keşke biz yapabildiğimizi gönül rahatlığıyla söyleyebilseydim. Siz daha fazlasını hak eden bir halksınız. Batman işsizliğin en fazla olduğu ildir. Bu meydanı dolduran arkadaşlarımız neredeyse tamamı işsizdir. Çalışanlar da kölelik şartlarında çalışan arkadaşlarımdır. Esnaflar ancak kendi karnının doyurabiliyor. Çiftçinin mazot gübre borcu var. Böyle bir ülkeden bunları çekmek zorunda olmadığımızı göstermek zorundayız. Burada tek başına Türkiye'yi besleyecek petrol çıkıyor. Petrol buradan çıkıyor ama burası en yoksul ve işsiz şehri. Bu bizim kaderimiz değil. Bunları el ele verip değiştirebiliriz. Gidin Antalya'ya Adana'ya oralar da işsiz. Çukurova ve Harran bir bütün Ortadoğu'yu besleyecek güce sahip ama hepsi işsizdir. İşte bunun adı AKP'nin ileri demokrasi düzenidir. Bu dünyanın her yerinde paraya tapanların yöntemidir. Halkı işsiz ve aç bırak, ucuz iş gücü olarak sermayenin önüne köle gibi at. Bu dünyanın her yerindeki en alçak politikadır. Dünyanın her yerinde sağcılar, insanlığı satarlar, paraya değişmeyecek bir şeyleri yoktur. Bunu düzeltmenin yolu büyük insanlığı ayağa kaldırmaktır. Bu topraklar ilk insanlığın yer yüzüne yayıldığı topraklardır. İlk tarım burada yapıldı. İlk evi insanlar burada yaptı. İnsanlık buradan dünyanın 7 kıtasına yayıldı. Ama bu topraklar şimdi insanlık onurunun ayağa kaldırıldığı yer olmak zorundadır. Büyük insanlığı buradan ayağa kaldıracağız. Bunu yapmak zor değil."
HDP iktidara geldiği gün barış teminat altına alınacaktır
"Önce iç barışımızı sağlamak zorundayız. Birbirimize karşı siyasi ve ahlak çerçevesinde yaklaşmak zorundayız. Halk kime destek verirse o yürüyecek. Ama hiçbir siyasi görüş bizim düşmanımız olmayacak. Kimse de bize düşmanlık yapmaya kalkmasın. Birbirimize karşı düşmanca söylemden en fazla halk zarar çekti. Gelin geleceğimizi onurlu bir şekilde birlikte kuralım. 7 Haziran'da HDP'nin rengarenk çiçek bahçesinde buluşalım. Türkiye'ye barışı getirelim. Oradan elde edeceğimiz güçle bütün Ortadoğu'da barışın öncülüğünü yapalım. Mecliste HDP güçlü ise artık kimsenin korkmasına, kaygılanmasına gerek yok. Biz iktidara geldiğimiz gün bu ülkenin barışı teminat altındadır."
Sarayın kapıları halka açılsın
"Hırsızlık ve yolsuzluklarının hesabı sorulacak. Korkuları yoksa niye bu kadar paniklesinler. Yaramız yoksa niye korkalım. İlelebet iktidar sende olacak değil ki. Saray senin tapulu malın değil ki. Elbette kapıları açılacak bu halk saraya girecek. Gün gelecek sen oradan çıkacaksın halkın gerçek temsilcisi oraya girecek. Şu kadar gururun varsa 7 Haziran'da sende AKP kazanmazsa diye istifa edersin. Cumhurbaşkanlığı makamına kibri olmayan biri elbette oturacaktır. O kapılar mutlaka halka açılacaktır. Bırak sarayı sendikalar kullansın, gençlik merkezi kadın merkezi olsun siz kullanın. Biz sokaklarda olmak zorundayız. Bu halk bu kadar perişanken saraylarda oturmaya gönlümüz el vermez. Bizim yerimiz halkımızın arasındadır."
Tükür yüzüne celladın
"Bugün büyük şair Ahmed Arif'in ölüm yıldönümü aynı zamanda. Bir kez daha kendisine rahmet diliyorum. Bir şiirini hatırlatmak istiyorum. Sanki bugün için yazmış. Bunu paylaşmak istiyorum. 'Öyle yıkma kendini, Öyle mahzun, öyle garip... Nerede olursan ol, Ìçerde, dışarıda, derste, sırada, Yürü üstüne üstüne, Tükür yüzüne celladın, Fırsatçının, fesatçının, hainin. Dayan kitap ile dayan iş ile, tırnak ile, diş ile, umut ile, sevda ile, düş ile dayan rüsva etme beni.'"
Meydanlar korkudan değil özgürlük sevdası için doluyor
"Daha da büyüyeceğiz ama asla kibirlenmeyeceğiz. Halk emekçiliğinden vazgeçmeyeceğiz. Batman 4 milletvekilini de meclise götürecek. Birileri utanmadan diyor ya 'HDP silah zoruyla oy topluyor.' Şu meydana bir bakın. Bu nasıl bir utanmazlıktır. Korktuğu için bize oy verecek olan varsa vermesin. Biz helal oy istiyoruz. Herkes sandığa gittiği zaman elini vicdanına koysun öyle oy versin. Bu halk Allah'tan başka kimseden korkmaz. Bu meydanlarla dolmaz. Bu meydanlar korkan insanlarla bir araya gelmez. Bu halk özgürlüğe sevdalı olduğunuz için sizler ezilenin yanında olduğunuz için bu meydandasınız. Korktuğunuz için değil."
Elinizdeki evet mührü barajı yıkacaktır
"Önümüzde kısa bir süre var. Cumartesi akşama kadar seçim çalışması. Nerede eksiğimiz nerede yetmezliğimiz varsa onu gidermemiz gerekir. HDP barajı aştı diyenlere güvenmeyin. Bir oy çok şeyi değiştirir. Elinizdeki o küçük 'evet' mührü barajı yıkacaktır. HDP'nin ağacının altına basın ki bunlardan kurtulalım. HDP'yi meclise taşıyalım ki oradan demokratikleşmeyi başlatalım. Kenan Evren gitti yasasını da arkasından gönderelim. Sakın ola ki önümüzdeki günlerde de provokasyonlara karşı dikkatsiz davranmayın. Sizler asıl amaca kilitlenmiş bir halk olduğunuzu unutmayın. Biz barajları tarumar edince sadece biz kazanmış olmayacağız. Bugün baraj sorunu yaşayan bütün partilerin meclise girmesinin yolunu biz açacağız. Bizler meclisi bir kardeşlik bahçesine çevireceğiz, hazırlık yapacağız önümüzdeki dönem ne kadar farklılık varsa gelsin diyeceğiz. Sadece bizim sorunumuz değil baraj. Saadet Partisi, HÜDA-PAR hepsi meclise gelmeli. Biz halkın bütün kesimlerinin iradesine saygı duyacağız. Bize düşen şey eşitliğe ve adalete güvenerek bütün halkın önünü açmak. Batman'da ensemize alçak namlular dayandığında bile bunlardan vazgeçmedik. Bugünler de mi vazgeçeceğiz."