
IŞİD terör örgütünün Türkiye’deki yapılanması ve faaliyetleri daha önceleri defalarca gerek Meclis Genel Kurulu’nda gerekse de farklı mecra ve platformlarda partimiz tarafından defalarca dile getirilmiştir. Buna rağmen siyasi iktidar böylesi vahşi bir örgütün faaliyetlerinin önlenmesine yönelik tedbirlerin alınmasında gerekli hassasiyeti göstermekten uzak bir tutum takınmıştır.
IŞİD’in Türkiye’deki yapılanması ve örgüte yönelik alınması gerekli olan tedbirlerin tespit edilebilmesi amacıyla daha önce defalarca verdiğimiz birçok önerge Genel Kurul’da görüşülmüş ve maalesef reddedilmiştir.
28 Aralık 2015 tarihinde409 sayı numarasıyla Gaziantep Milletvekilimiz Sn. Mahmut Toğrul tarafından verilen “IŞİD terör örgütüne canlı yelekler üretilmesi, patlayıcı madde üretiminde 120 ton amonyum nitratın yakalanması, Êzidi kadınların köle ticaretinin IŞİD büroları tarafından yapılması, sınırdaki petrol kaçakçılığının bir kısmının Karkamış sınır kapısından geçirilmesi gibi Gaziantep’te gündeme gelen konuların araştırılması ve gerekli tedbirlerin alınması için Meclis Komisyonu kurulmasına yönelik olan araştırma önergemiz 25 Şubat ve 29 Haziran 2016’da Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmüş ve her iki defasında da diğer partilerin oylarıyla reddedilmiştir. Aynı şekilde 13.01.2016 tarihinde 587 sayı numarasıyla parti grubumuz tarafından verilen “Türkiye’de bulunan ve/veya Türkiye’ye girerek katliam yapma ihtimali olan IŞİD yapılanmalarının ve IŞİD’li canlı bombaların gerçekleştirdiği katliamların araştırılmasına yönelik” Meclis Araştırma Önergesi aynı gün görüşülmüş ve yine diğer partilerin oylarıyla reddedilmiştir.
11 Mayıs 2013 Reyhanlı Katliamı, 5 Haziran Diyarbakır Katliamı, 20 Temmuz Suruç Katliamı, 10 Ekim Ankara Katliamı, 6 Ocak Sultanahmet Katliamı, 28 Haziran 2016 Atatürk Havalimanı katliamı gibi tüm ülkeyi acıya boğan ve IŞİD tarafından gerçekleştirilen katliamların araştırılmasına yönelik verdiğimiz araştırma önergeleri de Meclis Genel Kurulu’nda görülüşmüş ve reddedilmiştir.
IŞİD terör örgütünün Türkiye’de faaliyet gösteren 13 firmanın içinde olduğu sevkiyat ağının ve Türkiye’deki finansal ve ticari bağlarının tüm boyutlarıyla araştırılmasına yönelik ve aynı şekilde AKP Hükümeti’nin reddetmesine karşın IŞİD ile olan ilişkilerine dair sürekli basına sızan belge ve bilgilerin araştırılmasına yönelik önergelerimiz de görüşülmek üzere beklemektedir.
Bu konu ve konularla ilgili verdiğimiz, somut belge ve bilgilere dayanan onlarca soru önergemiz de ilgili bakanlıklar tarafından ya yanıtsız bırakılmış ya da birkaç cümle ile geçiştirilmiştir.
Son derece kapsamlı, somut belgelere dayanan ve tüm Türkiye toplumunu doğrudan ilgilendiren böyle önemli ve hassas bir konu için Meclis Araştırma komisyonu kurulmasının reddedilmesi IŞİD terör örgütünün Türkiye’de daha da büyümesine ve cesaretlenmesine sebebiyet vermiştir.
Son olarak Antep’te yaşanan katliamın habercisi sayılabilecek bir takım deliller savcılık ve emniyet makamlarında adeta yok sayılmıştır. 10 Ekim Ankara Katliamı iddianamesinde geçen ifadeler tüyler ürperticidir. Ankara katliamının organizatörü Yunus Durmaz’ın IŞİD’in Türkiye emiri İlhami Balı’yı bilgilendirdiği ve eylem onayı istediği, 6 Ekim’de yazıldığı düşünülen “WRD0904.TMP.DOCX” isimli metinde Antep’te düğünlerde dahil olmak üzere bir takım yerlerde bombalı eylem yapmak için izin istediği açıkça ifade edilmiştir. Buna rağmen adeta bir IŞİD üssü haline gelen Antep’te hiçbir önlem alınmamış ve nihayetinde çoğu çocuk olmak üzere 54 insanımız yaşamını yitirmiş, onlarcası yaralanmıştır.
Parlamentonun görevi tüm toplumu ilgilendiren konuları somut belge ve bilgiler ışında araştırmak ve gerekli tedbirlerin alınmasına yönelik olarak komisyon oluşturmaktır. Böylesi bir tutum konunun ciddiyetini kamuoyuna göstermesi açısından da önemli olacaktır. 2015 yılında devlet içindeki Paralel Devlet Yapılanmasına ilişkin partimizin verdiği önerge kabul edilmiş olsaydı belki de 15 Temmuz darbe girişimi yaşanmayacaktı. Aynı şekilde IŞİD terör örgütüyle yukarıda sözü edilen önergelerimiz reddedilmemiş olsaydı Antep’te yaşamını yitiren yurttaşlarımız belki de şu an yaşıyor olacaktır.
Türkiye’nin IŞİD terör örgütüne kurban vereceği bir can daha olmamalıdır. Meclisteki hiçbir partinin bu konuda duyarsız kalmaya hakkı yoktur. Bu münasebetle IŞİD terör örgütünün Türkiye’deki yapılanmasının ve faaliyetlerinin araştırılmasına ve gerekli tedbirlerin alınmasına yönelik tüm partilerin katılımıyla kurulacak bir araştırma komisyonu artık elzem hale gelmiştir.
İdris BALUKEN
HDP Grup Başkanvekili
Diyarbakır Milletvekili