4 Kasım 2016 tarihinden bu yana cezaevinde Figen Yüksekdağ’ın tutuklu olduğu davanın 2. duruşması bugün Ankara Sincan Cezaevi Mahkeme Salonunda görüldü. Mahkeme, güvenlik gerekçesiyle 6 Aralık 2017 tarihine ertelendi. Duruşmanın 20 kişilik küçük bir salonda yapılmasını protesto ederek gelmeyen Figen Yüksekdağ hakkında kaçma şüphesi olduğu gerekçesiyle tutukluluğunun devamı kararı verildi. Yüksekdağ'ın, yine Ankara Sincan Cezaevi Mahkeme Salonunda yapılacak olan bir sonraki duruşmaya zorla getirilmesi kararı da verilen duruşmanın ardından açıklama yapan HDP Milletvekili Ayşe Acar Başaran şunları söyledi:
Bu manzara, Türkiye’nin hukuk sisteminin ne hale geldiğini gösteriyor. Bugün Eş Genel Başkanımız Figen Yüksekdağ, bir cezaevinde yargılanmak istendi. Yüksekdağ bunu reddederek buraya gelmedi.
Buraya gelen herkes bin türlü hukuksuzlukla karşılaştı. En doğal hakkımız açıklama yapma hakkımız da elimizden alındı. Biz bu duruşmanın niye buraya alındığını da neden açıklama yapmamızın engellenmek istendiğini de biliyoruz. Eğer duruşma bir cezaevinin içinde, 20 kişilik bir salona tıkılmak istendiyse bu daha önceki duruşmadaki Figen Yüksekdağ’ın sahiplenilmesinin hazmedilmemesinin sonucudur. Destek olanların kamuoyu tarafından görülememesi için baskıdır bu.
Az ötede AKP’nin çadırı var, o çadırdakilere her türlü imkan sağlanıyor. Ama biz muhalif olduğumuz için bırakın çadır açmayı buraya gelişimiz bile engellendi. Bunu yapanlar da kendilerine hukuk devleti diyor. Türkiye artık hukuk devleti olma vasfını yitirmiştir.
Duruşmanın böyle yapılması talimat sonucu
Duruşmaların aleni olması gerekliliğini biz söylemiyoruz, kanunlar söylüyor. Duruşmalar aleni yapılır, halka açıktır. 20 kişilik salonda duruşma yürütülemez. Mahkemenin böyle bir kararı yok ama biliyoruz ki talimat var. Bugün burada iktidar kendini cümle aleme rezil etti. Avrupa Parlamentosu üyeleri, duruşmayı takip etmek için gelen uluslararası delegasyonun üyeleri saatlerce bekletildi ve içeri alınmadı.. Gizlenen ne, iktidar neyi görmelerinden korktu? Mahkeme heyeti topu Adalet Bakanlığına atıyor, Bakanlık da mahkemeye.
Diz çökmeyiz
Biz biliyoruz ki, HDP iradesinin kırılmasına saldırıdır bugün burada yapılan. Bugün burada yapılanın adı yargılama falan değil. Partimizin tasfiye edilmesinin araçlarıdır bu mahkeme salonları. Mahkeme heyetinin zaten karar alma yetkisi yok. Sayın Yüksekdağ tam da bu nedenlerle bugün duruşmaya gelmedi. Ama mahkeme salonlarında bizi yargıladıklarını zannedenler aslında kendileri yargılanıyor. Cezaevleri de mahkeme salonları da alanlar da Meclis de direnme alanıdır. Bize diz çöktürebileceklerini sananlar yanılıyor.
Adalet sarayları yok, rezalet sarayları var
Türkiye’de bağımsız, tarafsız yargı yok. Türkiye’de adalet sarayları yok, rezalet sarayları var. Saray’dan gelen talimatlar var. Bütün bunların karşısında, başta biz kadınlar olmak üzere, bu ülkeye adaleti ve özgürlüğü getirmek isteyenler dimdik ayakta durmaya devam edeceğiz Figen Yüksekdağ’ın söylediği gibi, her yerde zulmün gözlerinin içine bakmaya devam edeceğiz. Birlikte kazanacağız.
18 Eylül 2017