Basın Yayın ve Propagandadan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcımız Azad Barış'ın Mezopotamya Ajansına verdiği röportaj:
Nobel Ödülü alan 51 aydın, yazar ve bilim insanının PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması için başlattığı imza kampanyasının önemine değinen HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Azad Barış, imzacıların "Öcalan'ın özgürlüğü Ortadoğu barışının ilk adımıdır" fikrine sahip olduklarını söyledi.
Avrupa’nın birçok yerinde bir araya gelen ve kendilerini “Kürt halkının dostları” olarak tanımlayan bir grubun, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasına karşı devam eden açlık grevlerine destek olmak ve Öcalan’ın serbest bırakılması için Ocak 2019’da başlattığı imza kampanyası devam ediyor.
Farklı yıllarda Nobel ödülü kazanan 51 aydın, yazar ve bilim insanının da destek verdiği kampanyanın, önümüzdeki günlerde kapsamının genişleyerek toplumun her kesiminden kişilere yayılması bekleniyor. Halkların Demokratik Partisi (HDP) tarafından kurulan Açlık Grevleri Koordinasyonu da kampanyaya başından beri destek verirken, Nobel ödülü alan isimler ile yapılan çok sayıda görüşmede yer aldı.
Komisyonda yer alan HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Azad Barış, kampanyaya ilişkin konuştu.
‘VİCDAN SAHİBİ KİŞİLERLE İLİŞKİ KURDUK’
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven’in açlık grevinde olduğunu hatırlatarak sözlerine başlayan Barış, 173 gündür açlık grevinde olan birisinin sesini duyurmanın herkesin görevi olduğunu söyledi. Açlık grevleri karşısındaki sessizliği eleştiren Barış, “Gün geçtikçe çığ gibi büyüyen ve gittikçe yayılan bu grevleri seyretmek hakikaten yürek yakan bir şey. Bu sese kulak vermemek, bunun karşısında sessiz kalmak insanın kabul edebileceği bir durum değil. Dolayısıyla biz de başlatılan bu kampanya çerçevesinde yola çıkarak hem ülke içinde ve hem de dışında vicdan sahibi, dünyaya mal olmuş ve ödüller almış kişilerle ilişki kurduk” dedi.
‘İMZACILAR DÜNYAYA MESAJ VERDİ’
Kampanyada Öcalan’ın özgürlüğünün talep edildiğinin altını çizen Barış, şöyle devam etti: “İmzacılar, barış çabalarının karşılıksız kalmaması gerektiği konusunda başta Türkiye’deki hükümet olmak üzere bütün dünyaya bir mesaj verdi. Bunlar, aynı zamanda Türkiye’deki siyasi partilere, insan hakları alanında çalışanlara, toplumsal alanda duyarlı olan kesimlere de ‘Siz yalnız değilsiniz. Barış mücadelenizde ısrarcı olun. Biz de yanınızdayız. Biz de Öcalan’a özgürlük istiyoruz’ mesajını verdiler. Çünkü Öcalan’ın özgürlüğünün Ortadoğu barışının ilk adımı olduğunu çok iyi biliyorlar.”
‘ÖCALAN’I BİLEN VE İLGİLENEN İNSANLAR’
İmzacıların bir kısmı ile görüştüklerini ifade eden Barış, imza verenlerin Kürt sorunu ve Ortadoğu’yu yakından takip eden isimler olduğunu belirterek, şunları söyledi: “2017 yılında Noam Chomsky Almanya’da verdiği bir röportajda ‘Bütün dünyada sağın, popülist siyasetçilerin yükseldiği Ortadoğu’nun isimsiz bir coğrafyasında demokrasinin bayrakları yükselecek. Eğer biz buna arka çıkarsak, destek verebilirsek, besleyebilirsek bu bütün dünyaya yayılabilir. Yeni bir demokratik hareket olarak yayılabilir’ demişti. Buna örnek olarak da Rojava’yı gösteriyordu. Dolayısıyla bu aydınların zaten bunlardan haberi var. Kobanê bir semboldür. Aynı zamanda Rojava’nın kendisi bir semboldür. Aynı zamanda Ortadoğu’nun demokratik gidişatına veyahut gelişecek olan sürece katkı sunabilecek aktörlerden birinin de Öcalan’ın olduğunu çok iyi biliyorlar. Yani, Öcalan üzerinde konuştuğumuzda illaki çok politikleşmiş siyasi aktör olarak görmüyorlar. Bunu aşan bir şey var burada. Aynı zamanda fikriyatı olan, düşüncesi olan, söylemi olan ve söz kurabilen bir düşünür olarak görüyorlar Öcalan’ı. Çünkü Öcalan’ın son yıllarda ürettiği eserler birçok dile çevrildi. Bu eserler akademi dünyasında okunuyor, üniversitelerde ders olarak veriliyor.”
‘KAMPANYA ÖCALAN'IN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ TALEP EDİYOR’
Açlık grevlerinin sonlanması için hükümetin üzerine düşeni yapması gerektiğini de sözlerine ekleyen Barış, hükümetin bunu yaparken bir iyilik yapıyormuş gibi düşünmemesi gerektiğini söyledi. Hükümetin, hukukun yükümlülüklerini yerine getirecek şekilde adım atması durumunda açlık grevlerinin son bulacağını vurgulayan Barış, “Ancak açlık grevlerinin bitmesiyle bu mesele bitmez. Çünkü, bu insani bir çağrıdır. Bütün imzacıların da çağrısı budur. Bu kampanya salt açlık grevleri bitsin diye oluşan bir imza kampanyası değil. Öcalan’a özgürlük isteyen kişilerin oluşturduğu bir kampanyadır. Burada nihai bir çözüme gitmek gerekiyor. Öcalan ile devletin oturup bu meseleyi konuşması imzacıların arzusu, isteği ve talebidir. Çünkü bu talep ölüme karşıdır, yıkıma karşıdır, savaşa karşıdır” ifadelerini kullandı.
'GENİŞLEYEREK DEVAM EDECEK'
Kampanyanın genişleyerek devam edeceğini dile getiren Barış, “Hem Türkiye’de hem de dünya ülkelerinde bulunan tüm demokratik güçleri, aydınları, sanatçıları, vicdan sahibi olan herkes dahil edilecek ve birlikte barış süreci inşa edilecek. Bunu yaparken de Öcalan’a özgürlük istenmeden barış zeminin olmadığını çok iyi biliyorlar. Örneğin, ben bir HDP’li olarak bu işi HDP’ye devrederseniz, yapamazsınız. HDP ne yapar? HDP bu yolu biraz daha açar, barışı biraz daha zorlar. Ama nihai olarak devletle Öcalan’ın oturması gerekiyor” dedi.
‘BARIŞ KAMPANYAMIZI BÜYÜTECEĞİZ’
Barış, son olarak, “Keşke böyle kampanyaları orman yangınlarına, derelerin kurutulmasına, ekolojik yıkıma karşı yapılsaydı. Bunların hepsi yağmalanmıyor değil; ama bunlardan acil şeyler var. İnsan hayatı var, tecrit var. Bir toplum tamamen tecrit altında ve tecridin nasıl bir cehennem olduğunu herkes biliyor. Dolayısıyla bu bitmeyene kadar biz bütün vicdanlara sesleneceğiz. Mümkün olduğu kadar barış kampanyasını büyüteceğiz” diye konuştu.
29 Nisan 2019