Başaran: Yaşamımızdan da kazanımlarımızdan da vazgeçmiyoruz

Kadın Meclisi Sözcümüz Ayşe Acar Başaran'ın ETHA'ya verdiği röportaj:

HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, "Erkek adalet değil kadınlar için gerçek adalet" kampanyasının startını 1 Mart'ta vereceklerini duyurdu. Ancak mücadelenin bir gün ile asla sınırlı olmayacağının altını çizen Başaran, her alanda tüm saldırılara karşı her gün mücadele edeceklerini kaydetti ve iktidarın "parçalama ve yalnızlaştırma" politikalarına karşı tüm kadınlara örgütlenme, birlikte mücadele etme çağrısı yaptı.

Kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz ve katliam günden güne artıyor. İktidarın kadın ve çocuk düşmanı politikaları ve söylemleri erkeklere yöntem gösterirken, erkek egemen sistemin yargısı da kadın katillerini koruyarak gereken cesareti sunuyor.

Ancak tüm saldırılara karşı kadınlar örgütlü ve birlikte mücadeleyi sürdürüyor. Kadın kırımına, taciz ve tecavüze, çocuk istismarına, nefret söylemlerine karşı sokağı kuşanan kadınlar eylem ve etkinlikleriyle yaşamlarından da kazanılmış haklarından da vazgeçmeyeceklerini haykırıyor.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'ne giderken sokağı dolduran, tüm saldırılara karşı bir adım dahi geri atmayan kadın örgütleriyle 2021 8 Mart'a nasıl yürüyeceklerini konuştuk.

'ERKEK ADALET DEĞİL KADINLAR İÇİN GERÇEK ADALET'

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, partisinin "Herkes için adalet" kampanyasını başlattığı hatırlattı. Kadın Meclisi olarak Türkiye'deki en büyük problemlerin başında adaletsizlik geldiğini ve bu nedenle, "Erkek adalet değil kadınlar için gerçek adalet" sloganıyla bir kampanya başlattıklarını söyledi.

Başaran, "Sadece hukuken söylemiyorum, çok büyük bir adaletsizlik, çoklu bir kriz söz konusu. Özellikle son 5 yıllık savaş siyaseti buna ek olarak pandeminin ortaya çıkışı, koronanın uluslararası bir kriz olarak tanımlanması ve yansıması. Ama bu sorunlardan en fazla etkilenenler kadınlar oldu" dedi.

'İKTİDAR KADINLARI BÜYÜK BİR ŞİDDET SARMALIYLA YÜZ YÜZE BIRAKTI'

Savaş sürecinde militarizmin yükselmesine paralel olarak cinsiyetçiliğin örgütlenmesi ile kadınların büyük bir şiddet sarmalıyla karşı karşıya kaldığının altını çizen Başaran, kadın cinayetlerinin artık "kadın kırımı" olarak tanımlandığına dikkat çekti. Başaran, kadın kırımına karşı iktidarın tedbir alması, engellemesi gerekirken, tam tersine engelleyecek mekanizmaları işlevsizleştirdiğini, İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanun gibi uluslararası sözleşmeleri ve kanunları tartışmaya açarak kadınları büyük bir şiddet sarmalıyla yüz yüze bırakmış olduğunu vurguladı.

'KADINLAR KOD 29/AHLAK GEREKÇESİYLE İŞTEN ÇIKARILDILAR'

Özellikle savaşın derinleşmesi ve pandeminin de ortaya çıkışı ile büyük bir ekonomik buhran yaşandığına dikkat çeken Başaran, paralel olarak İmralı'dan başlayan ve tüm Türkiye'ye yaygınlaşan tecridin, demokrasi ve özgürlüklere yansıması ile iktidarın tüm perdeleme çabasına karşı belki de son yılların en büyük ekonomik buhranının yaşandığının altını çizdi. Bu kriz ve yoksulluğun faturasının da ne yazık ki kadınlara kesildiğini söyleyen Başaran, "Pandemide ilk gözden çıkarılan kadınlar oldu; güvencesiz, merdiven altı çalışan kadınlar bu süreçte daha fazla yoksullaştı, işsiz kaldı. İşten çıkarmaların yasak olduğu bir dönemde, Kod 29 ile "ahlak" gerekçesiyle kadınlar işten çıkarıldı. Hem toplumsal yaşamda hedef oldular hem de daha sonra iş bulmalarının önüne engel oldu" diye konuştu.

'HER GÜN HER ALANDA MÜCADELE EDECEĞİZ'

Öte yandan Türkiye'deki tüm olumsuzlukların hapishanelere ve tutsak kadınlara yansımasının da olduğunu kaydeden Başaran, "Yargı erkek egemen bir bakış açısıyla kendisini konumlandırdı" dedi. 8 Mart'a giderken "Erkek adalet değil kadınlar için gerçek adalet" sloganıyla mücadeleden bütün saldırılara karşı vazgeçmeyecekleri ve kadın özgürlükçü bir yaşamı inşa edecekleri iddiasıyla 1 Mart'ta start vereceklerini duyuran HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, şöyle devam etti: "Ama bizim için mücadele bir haftaya ya da bir güne sığdırılamaz, her gün her alanda mücadele etmeyi, kendi önümüze görev koyduk. Bir yandan yaşamımız bir yandan da kazanımlarımız tehlike altında ve bu faşist rejim bizi nefessiz bırakırken, geri adım atacak değiliz. Buna karşı isyanımız devam edecek.

'8 MART'TA İSYANIMIZI, SESİMİZİ, MÜCADELEMİZİ ALANLARDA YÜKSELTECEĞİZ'

"1 Mart'ta bütün illerde start vereceğiz. HDP Kadın Meclisleri olarak ayın 5'inde de birçok ilde eylem ve etkinliklerimiz olacak. 8'inde ise Türkiye'nin dört bir yanında kadın hareketiyle, kadınlarla birlikte sokakta, alanda, meydanda olacağız; isyanımızı, sesimizi, mücadelemizi yükselteceğiz.

'ERKEK EGEMEN REJİMİN KARŞISINDA BİRLİKTE MÜCADELE EDELİM'

"Bu dönemde iktidar bizi parçalara ayırma, yalnızlaştırma siyaseti yürütüyor. Ama birbirimize ne kadar ihtiyaç duyduğumuzu gördük. Mücadele ederek, örgütlenerek, bir arada kazanımla sonuçlanır, kazanmak için yaşamak için geleceğimiz için kazanımlarımızı korumak için bütün kadınları 8 Mart'ta tek ses olmaya, erkek egemen rejimin karşısında mücadele etmeye çağırıyorum."

18 Şubat 2021