Kadın Meclisi sözcümüz ve Siirt Milletvekilimiz Besime Konca, dördüncü gününe giren açlık grevine ilişkin HDP Genel Merkezi'nde yapmış olduğu basın açıklamasında şunları ifade etti:

Bu rejiminin kadın özgürlük mücadelesini daha da geriye götürmemesi için kadınlar mücadeleyi yükseltmeli.  Biz kadınlar demokratik çözümde rol oynayabiliriz. Bu konuda İmralı’ya gidip Öcalan’la görüşebiliriz, yeter ki hukuki prosedürleri hükümet uygulasın.

15 Temmuz darbe girişiminin ardından PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın durumuna ilişkin kamuoyunda ciddi kaygılar oluştu. Bu kaygıların giderilmesi için yapılan girişimlere hükümet yanıt vermiyor ve ne yazık ki 31 Ağustos'ta Kürt siyasetçiler tarafından yapılan deklarasyon da görmezden geliniyor.

Bugün açlık grevi 4’üncü gününde hükümet bu konuda samimiyetsizliğini sürdürüyor. 15 Temmuz’da gerçekleşen darbe girişimi ciddi kaygı verici bir darbe girişimiydi. Hükümet ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bu darbeyi devralarak, darbe mekaniğini bir yönetim biçimi haline getirmek istiyor. Hükümet darbe girişimini sadece cemaatin bu hükümeti devirmeye yönelik bir darbesi olarak ele alıyor. Hükümet bu darbeyi kendisine fırsat bilerek, darbecilerin geliştirmek istediği rejimi kendini ayakta tutmak adına daha fazla geliştirmeye çalışıyor.

Darbe girişiminde bulunan saldırganlar Yunanistan’a kaçtığı bilgisinin geldiği ilk günlerde hükümet bu askerlerin teslim edilmesi için girişimlere başladığını ifade etti, ancak sonraki günlerde bu konuda sessizliğe büründü. PKK Lideri Abdullah Öcalan öldürülmek isteniyor ve bir iç savaş tetiklenmek isteniyor, ama Hükumetin odaklandığı tek bir şey var: kendisine yönelik gerçekleştirilen darbe girişimiyle ilgilenmek.

Bugün hükümet  daha önce Kürdistan’da yaşanılanlardan ders çıkarabilmiş değil. Nusaybin, Şırnak halen yakılıp, yıkılmaktadır. Bu yetmezmiş gibi Sayın Öcalan’ın yaşamını tehlikeye koyacak komplo ile ikinci bir ayak olarak Türkiye demokrasisini bir iç darbe ile karşı karşıya getirmiştir. Bu, önümüzdeki süreçte çok daha ağır tahribatlara neden olacaktır. Hükümet bu ders çıkarmayan ve ülkenin asıl meselesine umursamaz yaklaşan tavrıyla kaosu derinleştirmeyi amaçlamaktadır.

Her kritik süreçte Sayın Öcalan, zor dönemleri atlatmanın tek yolunun demokrasi olduğunu hatırlatmış ve bu konuda hükümetlere doğru bir yol haritası belirleme rolünü üstlenmiştir. Aslında Hükümet bütün yanlışlarını görerek, bu konuda adım atma aşamasına gelmiş değil. Açlık grevi bu açıdan önemlidir. Burada Türkiye demokrasi güçlerinin bu açlık grevi etrafında birleşmesi çağrısı yapıyoruz. Son derece insani ve hukuki bir talebi yerine getirmeyen bir iktidarla karşı karşıyayız. Böyle bir iktidar Türkiye’nin karanlıktan çıkmasını sağlayacak hamlelerin önünde engeldir.

Son olarak şunu da belirtmek isterim: Avrupa İşkenceyi Önleme Komisyonu’nun (CPT) Türkiye ziyaretini İmralı’yı ziyaret etmeden tamamlaması, Abdullah Öcalan ile ilgili kaygılarımızı daha da arttırmaktadır.