Grup Başkanvekilimiz Pervin Buldan, Antalya, Hisarçandır köyü, Ekizce Yaylasında, Doğal Milli Park bölgesine komşu saf Sedir meşceresinde, İMSA Mermer firması tarafından açılan mermer ocağının faaliyetleri kapsamında yapılan bölgede yaşları 200-800 arasındaki sedir ve kızılçam da dahil yüzlerce ağaç kesimini Orman ve Su İşleri Bakanlığına sordu.

Buldan önergesinde şu sorulara yer verdi:


1. Ormanlardan sorumlu Bakanlık olarak, orman alanında maden ocağı açılması ve ağaçların katledilerek ormanlık alanların azalması karşısında tavrınız ne olacaktır?

2. Sedir ağaçlarının dünyada orman olarak yaşadığı tek ülke Türkiye'dir. Bu nedenle bu ağaçların korunması gerekirken bu bölgede maden ocağı kurulmasına izin verilmesini doğru buluyor musunuz? Maden ocağının kapatılması için bir girişiminiz var mıdır? Olacak mıdır?

3. Ekizce Yaylası'yla mermer ocağına verilen Alınlıdağ arasındaki 400 metrede anıt ağaç olacak 200-800 yaşları arasında 15-20 adet civarında sedir ile 5-6 adet meşeden oluşan anıt ağaç niteliği taşıyan ağaçlar bulunmaktadır. Bu ağaçların korunması amacıyla bu bölgenin anıt ağaçlar bölgesi olarak tescil edilmesi için bir çalışmanız olacak mıdır?

4. Bölgedeki sedir ormanında yaşayan her 4 çiçekten biri endemiktir. Biyolojik çeşitlilik ve endemik bitkiler açısından oldukça zengin olan sedir ormanlarının barındırdığı zenginliklerden bir tanesi de şakayık bitkisidir. Şakayık bitkisi Antalya’da 2016 yılında yapılacak botanik Exposunun sembol bitkisi olarak seçilmiştir. Bu nedenle; özellikle şakayığın doğal olarak yayılış yaptığı alanlar sadece bugün için değil, gelecekte de korunmalıdır. Çünkü, Expo etkinliği 2016 yılında yapılarak bitecek bir organizasyon olmayıp, bu organizasyonun bilimsel ve turistik etkileri uzun süre devam edecek bir etkinliktir. Maden ocaklarının bitkisel çeşitliliğe verdiği zararları bertaraf etmek için bir çalışmanız var mıdır?

5. Hisarçandır ve Çakırlar sınırında şu ana kadar açılan ocak sayısı 4 tür ve bu ocaklara 5. olarak mermer ocağı eklenmek istenmektedir. Bu ocakların kurulması ağaç katliamları yanında, topraklarımızın kaybedilmesinden, erezyona, su kaynaklarının korunmasından; köylerin, evlerin üzerine gelecek heyelana, çığ tehlikesinden; sel ve taşkına; ekosistemin bozulmasına, iklim değişikliğinden, hava kirliliğine ve toplum sağlığına kadar bir çok tahribata neden olacaktır. Tüm bu zararları karşısında Bakanlık olarak maden ocaklarının ormanlık alanlarda kurulmasına neden engel olmuyorsunuz?

26.01.2015