Buldan: Sayın Öcalan’ın Newroz mesajları geçerliliğini koruyor

Eş Genel Başkanımız Pervin Buldan'ın JinNews'e verdiği röportaj:

PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın 2013, 2014 ve 2015 Newroz mitinglerinde gönderdiği mesajları değerlendiren HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Bugün hâlâ tecridin devam ettiği bir dönemde Sayın Öcalan’ın sürekli vurgu yaptığı ve ifade ettiği ‘Newroz mektubu ya da Newroz deklarasyonu’ hâlâ geçerliliğini koruyor. Kürtlerin üçüncü ayak olduğunu göz ardı etmeden süreçlere dâhil edilmesi gerekir” dedi.

Newroz tarihten bu yana zalim Dehaklara karşı Kawaların gücünü ve iradesini simgeliyor. Baharın gelişini ve Kürt halkı için yeni bir uyanışı ifade eden Newroz bu yıl tüm dünyada küresel bir salgın haline gelen Koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle kitlesel olarak kutlanamayacak, mahallelerde Newroz ateşi simgesel olarak yakılacak.  Halkların Demokratik Partisi (HDP)  alternatif Newroz çağrısında bulunarak yurttaşların balkonlarından, evlerinden Newroz’u kutlamalarını istedi. Her yıl yüzbinlerin toplandığı Diyarbakır Newroz’unun en kalabalık olduğu yıl ise PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın mesaj gönderdiği 2013 Newrozu oldu. 2 milyonu aşkın insan Abdullah Öcalan’ın İmralı Heyeti aracılığıyla gönderdiği mesajı dinlemek için Newroz alanına akın etti. İmralı’dan gelen mesaj, yeni bir bahara ve yeni bir sürece işaret ederken, halklarda büyük bir umut yarattı ancak hükümet çözüm sürecini “buzdolabına kaldırıp” savaş konseptini yeniden hayata geçirdi. 

‘Newroz ruhunu bulunduğumuz her yere yaymak önemli’
 
İmralı Heyeti’nde yer alarak Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelere katılan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, gelinen süreçte Öcalan'ın mesajlarının hala geçerliliğini koruduğu değerlendirmesinde bulundu. 

Miting ve etkinlikleri ertelediklerini hatırlatan Pervin, “Bu yılki Newroz’u evlerimizden karşılayacağız. Ancak Newroz ruhunu bulunduğumuz her yere yaymak ve Newroz ruhu ile birlikte karşılamak önemlidir” dedi.

‘Sayın Öcalan önümüzdeki dönemlerin barış atmosferine kavuşabilmesi çağrıları yaptı’

2013 Newrozu’nun tarihi olduğunun altını çizen Pervin, Abullah Öcalan’ın mesajına dair şu tespitlerde bulundu: “Sayın Öcalan ile görüşmelerin süre geldiği bir döneme denk gelmişti. Barış ve müzakere sürecinin devam ettiği bu dönem içerisinde Newroz’a ayrı bir önem ve ayrı bir hava katmıştı. Özellikle okunan mektuplar, yapılan çağrılar sürecin içerisine dönük ve süreçle bağlantılı olarak önümüzdeki dönemlerin barış atmosferine kavuşabilmesi amacıyla çağrılar yapılmıştı. Aslında Newroz ile devam eden ve 2013 Nisan ayına denk gelen ve son görüşmelerde de özellikle Sayın Öcalan’ın ifade ettiği gibi ‘Newroz ruhuna bağlı kalmak’ ve ardından okunan mesajların içeriğine bağlı kalmak sürekli ifade edilen bir meseleydi. Hala Sayın Öcalan’ın avukatları ve ailesi ile görüşmeler yaptığı zaman bu konuya dikkat çekmesi yani barışta, demokratikleşmedeki ısrar ve ‘Kürt sorunu demokratik yöntemlerle çözümdeki ısrar görülüyor.”

‘2013 Newroz ruhuna bağlıyız’ 

Hükümetin 2013, 2014 ve 2015 Newroz mesajlarını iyi okuyamadığını ve 2015 yılına kadar devam eden ‘Dolmabahçe Mutabakatı’nın’ sona erdiğini anımsatan Pervin, konuşmasına şöyle devam etti:  “Sayın Öcalan bu sürecin gelişebilmesi için önemli adımların atılması gerektiğini ifade etmişti. Bu önemli adımlar Dolmabahçe Mutabakatı ile Türkiye halklarına deklere edilmişti. Fakat gelinen aşamada Dolmabahçe Mutabakatı da yok sayılmıştı. Bugün halan tecridin devam ettiği bir dönemde Sayın Öcalan’ın sürekli vurgu yaptığı ve ifade ettiği ‘Newroz mektubu ya da Newroz deklarasyonu’ hala geçerliliğini koruyor. O dönemler çok geri dönülemez süreçler ama yine de yapılan çağrıların dikkate alınması, barış çağrılarının, demokratikleşme çağrılarının dikkate alınması çok elzem olarak önümüzde duruyor. Bu yıl Newroz’u kutlamasak bile 2013 Newrozu’nun ruhuna bağlı kaldığımız ve bu süreci tekrar ele alınması gerektiği önemine dikkat edilmesi gerekir.”

‘Üçüncü ayak olma konusunda önemli tartışmalar yürütüyoruz’

En son İmralı’da çıkan yangın sonucu 4 Mart’ta Mehmet Öcalan ile görüşen Abdullah Öcalan’ın  “Türkiye’de iki ayaklı masa var.  Siz de bir ayak olmak zorundasınız” mesajını değerlendiren Pervin, “HDP’nin rolüne ve misyonuna dikkat çekmesi önemli. Türkiye’de bir masa olduğu ve bu masanın iki ayaklı olduğu Kürtlerin üçüncü bir masa olduğu ifadesi ve vurgusu önemlidir. HDP’nin önümüzdeki dönemlerde büyümesi, genişletilmesi ve ittifaklarının geliştirmesiyle birlikte üçüncü ayak olma konusunda önemli tartışmalar yürütüyoruz diyebiliriz. Bugün sadece Türkiye açısından değil, tüm Ortadoğu açısından Kürtlerin rolü ve misyonu hem Türkiye’yi yönetenler açısından hem uluslararası güçler bakımından da Ortadoğu’daki gelişmeleri sağlamak adına Kürtleri dikkate alması ve masanın üçüncü ayağı olduğunu göz ardı etmeden süreçlere dâhil etmesi önemlidir.  HDP olarak, Türkiye içerisinde masanın üçüncü ayak olma konusu aynı zamanda Ortadoğu açısından da barış projelerini, demokratikleşme projelerini büyütme ve geliştirmek çerçevesinde daha geniş kitlelere aktarabilmek gibi bir sorumlulukla karşı karşıyayız” dedi. 

Pervin Buldan, Koronavirüsten kaynaklı ‘üçüncü ayak olma’ çalışmalarının biraz aksadığını ancak bu dönemde hukuksal dayanışmanın ve büyümenin tarihi bir sorumluluk olduğu bilinci ile hareket ettiklerini belirterek, koronavirüs meselesi biter bitmez çalışmalarına yeniden başlayacakları bilgisini verdi.  

Röportaj: Dilan Babat

20 Mart 2020