Çocuklarımızın yaşamları cehenneme çevriliyor


Adana’da yaşanan yurt yangınında 11’i öğrenci 12 kişi yanarak hayatını kaybetti, 22 kişi yaralandı. Öncelikle hayatını kaybedenlere rahmet, ailelerine başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz. 

Bu tür yurt yangınları ne ilktir ne de bu hükümetin anlayışı ve sorumsuzluğu devam ettiği müddetçe son olacaktır. Denetim görevini yapmak yerine ‘sabır dileyen’ bir anlayışla davranmak bu iktidarın alışkanlığıdır, aymazlığıdır. Özelleştirilmiş, cemaatlere bırakılmış öğrenci yurtlarındaki denetimsizlik ve sorumsuzluk had safhadadır. Yurtların bina içi ve dışının güvenli imarı denetlenmediği gibi, halen yangın merdivenlerinin kilitli olması konusunun konuşulduğu bir ilkellik asla kabul edilemez. 

Yoksul aile çocuklarının kaldığı bu tür yurtların hali aslında eğitim sisteminin çarpıklığının, yetersizliğinin, eğitim alanına yeterli kamu yatırımının yapılmamasının bir sonucudur. Çocuklarımızın denetimsiz yurtlara mahkum edilmesi ve her türlü istismarla karşı karşıya bırakılması utançtır, suçtur.

AKP Hükümeti, çocukların ölmesinden huzursuz olacağına, ölüm haberlerinin yapılmasından huzursuzluk duyuyor. Yangın hakkında ‘huzur ve güven ortamı bozuluyor’ iddiası ile yayın yasağı getiriyor. Bugüne kadarki bütün örneklerden de bildiğimiz gibi hangi konuya yayın yasağı getiriliyorsa, onun arkasında ya hükümetin sorumsuzluğu ya da eli vardır. 

‘MEB Özel Öğrenci Yurtları Yönetmeliği’ne göre sadece lise ve üniversite öğrencileri için özel yurt açılabilir. Adana’da katledilen çocuklar 11-14 yaşları arasındadır ve ortaokul öğrencileridir. Ortaokul öğrencilerinin yurtlara yerleştirilmesinin önünü açan siyasi irade bu felaketten sorumludur.

Bu toplu katliamın bir sorumlusu da siyasi iktidarın denetimindeki vurdumduymaz yargıdır. 8 yıl önce 18 öğrencinin Konya’da bir yurtta ölmesinden sonra açılan dava 8 yıldır sürmektedir, ama tek bir tutuklu ve sonuç yoktur. 1 yıl önce Kulp’ta bir yurtta çıkan yangında 6 çocuk ölmüştür, ancak yargı önünde halen hesabı sorulmamıştır. 

Adana Aladağ'da yaşanan felaketin vebali, çocuk karşıtı politikalar uygulayan ve sorumsuzluğunu ‘kader’ diyerek örtmeye çalışan hükümettedir. Yurt açığını gidermek, kamusal, parasız ve nitelikli barınma hakkı için politikalar üretmek yerine, cemaat yurtlarının teşvik edilmesi af edilemez. AKP, evlilik yaşına henüz gelmemiş çocukların nasıl evleneceğine dair yasalar çıkarmaya uğraşacağına, onların yaşamlarının nasıl güvenceye alınabileceğine ilişkin düşünmelidir. 

Öğrenci yurtlarındaki denetimsizliğin ve sorumsuz davranışların nedenleri derhal ortaya çıkarılmalı, sorumlulardan yargı önünde hesap sorulmalıdır. Her gecikme yeni katliamlara davetiye çıkarmaktır. 

Halkların Demokratik Partisi
Merkez Yürütme Kurulu
30 Kasım 2016