Çocukluk alanında 3’üncü yolu mümkün kılmak için çalışmaya devam edeceğiz

Çocuk Komisyonumuz tarafından 11-12 Haziran'da gerçekleştirilen "Çocukluk Algısı ve Çocuk Politikalarında Yeni Arayışlar Sempozyumu"nun sonuç bildirgesi:

HDP Çocuk Komisyonu olarak çocukluk alanında çalışan ya da bu alana duyarlı kurum, gazeteci, hukukçu, sanatçı, siyasetçi, akademisyen ve çocuklarla bir araya gelerek 11-12 Haziran 2022 tarihleri arasında “Çocukluk Algısı ve Çocuk Politikalarında Yeni Arayışlar” adlı sempozyumu gerçekleştirmiş olmanın heyecanını yaşıyoruz. HDP’nin çocuk politikasının yol haritasını ve çocukluk alanındaki sorunları birlikte tartışmak amacıyla düzenlediğimiz bu sempozyum, çocuk alanında biriken deneyim ve hafızanın aktarılmasına olanak sağladı. Öte yandan sempozyum çocuk alanına emek verenlerle; hangi yöntem ve araçlarla nasıl bir ortaklaşmaya gidileceğine dair de bir fikir verdi. İki gün süren sempozyumumuzun ardından çocuk politikasını oluşturmaya dönük çabamızın temas olanaklarını genişletti.

Çocukluk algısında ve yaklaşımında 3’üncü yol mümkün mü sorusunun izini sürdük

Sempozyumun ilk gününde açılış konuşmasında Komisyon Eş Sözcüsü Nuray Türkmen çocukluğa dair hâkim yaklaşımlara karşı başka bir çocukluk yaklaşımını tartışma olanaklığının izini, çocukluk algısında ve yaklaşımında “3. Bir Yol Mümkün mü?” sorusunu sorarak sürdü. Bu sorunun ve arayışın arka planındaki iki hâkim yaklaşımı; çocukları özne olarak görmeyen, korumaya muhtaç varlıklar olarak gören geleneksel yaklaşım ile “projelendirilmiş” birey olarak kabul eden ve geleceğin inşasında kapitalist-modernist çocukluk yaklaşımının altını çizdi. Komisyon Eş Sözcüsü Hüseyin Kaçmaz ise açılış konuşmasında Türklük, Sünnilik ve Müslümanlık kimliği dışındaki halklardan çocukların, yoksul çocukların, kız çocuklarının, mülteci ve engelli çocukların maruz bırakıldığı ayrımcılık deneyimlerini tekçi rejim pratiklerinin izini sürerek temellendirdi. “Makbul ve makul vatandaş” kurgusunda çocukların tüm yaşam alanlarının adeta seri üretim yapan fabrikalara dönüştürülerek bedenlerinin, kavrayışlarının ve yaşamlarının gelecek kurgusunda araçsallaştırıldığına yönelik bir çerçeve sundu.

Ötekileştirilen çocukların yaşadıkları paylaşıldı

Açılış konuşmalarının ardından Sempozyumun açılış konuşmalarının ilkinde, Aksu Bora çocukluğun “Gökyüzü gibi bir şey” olduğunu anlattı. Ardından ikinci açılış konuşmasında Nazan Maksudyan Ermeni çocukların soykırım tanıklıklarını paylaştı. Kürtçe-Türkçe tercüme ile yaptığı açılış konuşmasında Şêrko Kanîwar ise eğitimde ve müzik eğitiminde anadilinin önemine ve enformel öğrenme araçlarının üretilmesine yönelik vurgu yapan bir konuşma yaptı. “Çocukluğun Politik İnşası ve Çocukluk Algısı” oturumunda Zeynep Kılıç ile, “Çocukluk Kimin?” sorusunu sorduk; Demet Lüküslü ile ise “Çocukluk ve Gençlik Üzerinden Geleceğin Yurttaşlarının İnşası”nı konuştuk. Birinci günün son oturumunda “Aile ve STK’ların Çocuk Algısı” başlığında Yasemin Özgün feminist bir perspektifle çocukluk deneyimine; Yücel Tutal ise Roman çocukların deneyimlerini odağa alarak STK’ların çocuk algısına dair konuşma yaptı. İlk günün sonunda Sevinç Koçak ve Ulaş Akyol çocuklar için şarkılar söylediler. Ardından Koma Zarokên ma’yê, çocuklara ve yetişkinlere verdikleri konser ile iki günlük sempozyumun en coşkulu anlarını yaşattı.

Mülteci çocuklar, siyasetin çocuk algısı ve çocuklara duyarlı bütçeyi konuştuk

“Çocukluk Algısı ve Çocuk Politikalarında Yeni Arayışlar Sempozyumu”nun ikinci gününde çocukların maruz kaldığı sorunlara dair iki oturum gerçekleştirdik. İlk oturumda Çiğdem ErtakGöç, Mülteci ve Çocuk”, Mahsun Aydın “Bağımlılık ve Çocuk”, Gözde ÇeliksözSağlık Sistemi ve Çocuk” ve Şenal Sarıhan ise “Siyasetin Çocuk Algısı” başlıklarında sunuşlarını yaptılar. Ardından “Türkiye’de Çocuk Hakları” başlıklı sunumda Ezgi Koman çocuk hak ihlallerinin bir panoramasını bizlerle paylaştı.  Son tebliğ oturumunda ise Kansu Yıldırım ve Pınar Abdal“Yoksulluk ve Çocukların İşçileştirilmesi”, Serpil Kemalbay “Çocuklara Duyarlı Bütçeleme”, Emrah Kırımsoyise “Sosyal Hizmetler ve Çocuk” başlıklarıyla çocukların maruz bırakıldığı sorunları ve çözüm önerilerini odağa alansunuşlar yaptılar.

Şiddet ve istismar, adalet sistemi, çocukların katılım hakkı, cinsiyet rollerine ilişkin atölyeler

İkinci günün son bölümü atölyelere ayrıldı. Eşanlı yürütülen atölyelerde Sevinç Koçak “Şiddet İstismar ve İhmal”, M. Emin Gün ve Hasan Erdoğan “Adalet Sistemi ve Çocuk”, Nejla KurulEğitim Sistemi ve Çocuk”, Sibel Yükler ve Yüce Yöney “Medya ve Çocuk”, Hatice Kaynak ve Emrah KırımsoyÇocukların Katılım Hakkı”, Hatice Kapusuz ise “Toplumsal Cinsiyet Rolleri ve Çocuk” başlıklı atölye moderatörlüklerini yaparak atölye sonuçlarını tüm katılımcılarla paylaştılar ve ortak öneriler geliştirildi.

Çocuk çalışmaları emektarlarıyla çok dilli ve daha kapsayıcı deneyimleri paylaşmaya talibiz

“Çocukluk Algısı ve Çocuk Politikalarında Yeni Arayışlar Sempozyumu” deneyiminin öğreticiliği sayesinde eşit ve özgür bir yaşamı savunan bir çocuk politikasına ilişkin kapıyı aralayabileceğimiz, bu inşaya katkı sunabileceğimiz bir yol haritasının geliştirilmesi, güçlendirilmesi bizler açısından oldukça kıymetli. Bu nedenle sempozyum, HDP açısından çocukluk alanına daha sistematik ve bütünsel bakmanın da başlangıç deneyimini ifade etmektedir. HDP Çocuk Komisyonu olarak, çocukluk alanının emektarlarıyla yol yürümenin deneyimi anlamına da gelen bu buluşmaları çok dilli ve daha kapsayıcı, deneyimlerin her birini daha fazla gören bir yaklaşımla sürdürmeye talibiz.

Bu arayışı daha güçlü şekilde sürdürmeye kaynaklık eden inancımızı; çocukluk alanının gerçekten de “gökyüzü gibi bir şey” olduğu hakikatinden, Antranik Zarokyan’ın yaşama ve var olma inancından ve Koma Zarokên ma’yê’nin hem şenlikli hem de ezilen halkların direnişini ve umudunu ta içten duyuran ezgilerinden alıyoruz.  Sempozyumun birinci günü açılışta sorduğumuz “Çocukluk Alanında 3. Bir yol Mümkün mü?” sorusuna, üzerimize düşen büyük sorumlulukla birlikte “evet, mümkün” diyebiliriz.  

HDP Çocuk Komisyonu
18 Haziran 2022