Diyarbakır'da Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş için on binlerce kişinin katıldığı miting düzenlendi.

Mitinge Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Gültan Kışanak, HDP'li vekiller Nursel Aydoğan, Gülser Yıldırım, Altan Tan, HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, çok sayıda STK temsilcisi, DÖKH aktivisitleri katıldı.

Demirtaş konuşmasına "Biz sizlerle onur ve gurur duyuyoruz" diyerek başladı. "Uzun bir yoldan yürüyerek, koşarak, zulüm görerek bugünlere geldik. Bugünlere gelirken bizler yani bütün ezilenler, Türkiye'nin bütün ezilenleri aynı duygularla, aynı gelecek aynı eşitlik ve adalet için haykırıyorsak bu sizin mücadelesinin sonucudur" diye konuşmasını sürdüren Demirtaş, halkın en zorlu günlerde iradesine sahip çıkarak alanları doldurarak, taleplerinden vazgeçmediğini söyledi.

Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Binlerce kez şükür olsun ki o karanlık günleri aşa aşa dayanışmayla el ele vererek bugün alnımız açık bir şekilde yine beraberiz. Özgürlük adına ilerleme varsa ve bunlar tartışıyorsa bunu hükümetin armağanı sanıyor bazıları. AKP'nin adayı da aynı bu meydandan konuştu. Şunu söyledi: "Artık siz şarkınızı kendi dilinizde dinliyorsunuz. Daha önce cezaevinde ana dilinizi konuşamıyordunuz. Şimdi konuşuyorsunuz bunun biz getirdik" diyor. İnşallah Allah bunu sana da nasip eder. Sen de anadilinde konuşursun. Birtek niye biz faydalanalım ki böylesi bir hak vermişsen sana da cezaevinde anadilinde konuşmak nasip olur."

"Seçimlerle birlikte bütün bu makyajı dağıtıyor ve tabiri caize Kasımpaşalının havasını indiriyoruz" diyen Demirtaş, kardeşliğin bu topraklarda yaşayan herkesin korkmadan devletin zulmünü görmeden kendi anadiliyle, kimliğiyle eşit yaşaması olduğuna vurgu yaptı. "Kardeşlik meydanlarda yuhalatmak değil" diye belirten Demirtaş, "Siz mücadele etmediniz ‘Bunları ben verdim’ diyor. Ya Kasımpaşalı biz Kenan Evren’i bile tanıdık postaladık. Sen onu tanımazsın çünkü o günlerde senin yürüdüğün siyasi çizgi Evrenle dosttu. Asil direnişi halklar verdi. Direniş Diyarbakır zindanlarından gerçekleşiyordu. Mazlum Doğan, 3 kibrit çöpüyle bu meydanları aydınlatan onlardı. Bu hakları bahşeden sen değilsin kusura bakma" diye konuştu.

Gelinen noktanın tarihi kritik bir nokta olduğunu ifade eden Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "90 yıllık Cumhuriyet tarihinin kırılma noktasına geldik. Türkiye'nin bütün kimlikleri eziliyor. Gittiğimiz her yerde bunu anlatıp siyasetimizi bunun üstüne yaptık. Öyle bir gelecek yaratalım ki o yeni yaşamda kimliklerimiz bir birine düşman olmasın. Bu meydanda Alevi, Sünni kardeşlerim var, başı örtülü kardeşlerim, rengarenk gençlerimiz, Türk kardeşlerimiz var. Rizeli kardeşimiz oyum sana demiş. Yeni Türkiye'nin rengi böyle olacak. Alevi, Sünni’nin düşmanı olmayacak. Bütün inanç ve kimlikler bir arada eşit, birbirini koruyarak yaşayacak. Çanakkale'de mezarlarımız yan yana nasıl duruyor ise biz de yan yana duracağız. Devlette Çanakkale gibi olacak. Sadece senin devletin olamaz. Bizim de devletimiz olacak. Devlet Kürdün de olacaksa Kürde hakaret etmeyecek, hakkını teslim edecek. Kürt kendi kimliğiyle cumhurbaşkanı da başbakan da olacak. Alevi de cumhurbaşkanı da başbakan da olacak. Devlet bizim olacaksa böyle olacak. Devlet şimdi sadece bir kişinin devletidir. Recep Tayip Erdoğan'ın devletidir. İstediğini asar istediğini bakan vekil yapar. İstediğini vali kaymakam yapar. Kim ki onun kafasında değil ya içeri atar ya da meydanlarda sokaklarda öldürür. Bu devleti kendi malı mülkü gibi görüyor. Kendini halife gördüğü için iş adamlarında para toplamak helaldir diyorlar."

Cumhurbaşkanı kimsenin hakkını gasp etmemeli diyen Demirtaş, yeni yaşamda devleti ele geçirmeden halkların cumhurbaşkanı olunacağını söyledi. Demirtaş, oy kabinede her üç fotoğrafa gönül gözüyle bakmasını istediğini belirten Demirtaş, "Sağa sola bakmaya gerek yok. Ortaya baktığınızda kendinizi göreceksiniz. Orada Demirtaş'ı görmeyeceksiniz orada ayna var. Genç, kadın, işçi ve emekçi herkes kendisini görecek. Bu şekilde bakar doğru yere mührü vurursanız. Doğru yere bastığınız zaman Türkiye'nin kaderini değiştirmiş olacaksınız. Biz yeni yaşamı bu kampanyada yarattık" dedi.

Uzatılan kardeşlik elinin havada bırakılmamasını isteyen Demirtaş, "Ortadoğu'nun IŞİD gibi bir barbarla karşı karşıya kaldığı bu dönemde bu kardeşlik elini havada bırakmayın. İki yıldır El-Nusra, El-Kaide ve IŞİD Türkiye tarafından destekleniyor. Halen çıkıp ‘Kim destekliyor diyorsa yalan söylüyor’ diyorlar. Ceylanpınar'a birlikte gidilim o sınırda çeteciler nasıl sınırdan gidip gelmişler size canlı tanığını gösterelim. Bunların dinle alakası yok. Bunlar vahşi barbar bir hareket dedik, kimseye dinletemedik. Yıllarca desteklediler bakın hangi noktaya geldiler. Dışişleri Bakanı'nın açıklaması IŞİD'i incitmemeye dönük. Bu meydanlardaki annelere, bizlere, Berkin Elvan'a "terörist" dediniz, IŞİD'e terörist diyemiyorsunuz. On binlerce insanı katlettiler, her gün kelle kesip hakaret ediyorlar. Binlerce ölü bıraktılar peşlerinde ve halen Dışişleri Bakanı "IŞİD'i kızdırmayalım" diyor. Rehineler ellerinde diye bu barbar it sürüsüne boyun mu eğelim? Her yerde bütün halklarımızı bu barbarlığa karşı direnişe davet ediyoruz. Oradaki halkları korumak sadece onların değil bizim de boynumuzun borcudur. Kobanê'den Gazze'ye Gazze'den Şengal'e kadar nerede zulüm varsa orada mazlum halkın yanında olalım. Direnişin yanında olalım. Bu barbarlık yarın oraları bitirirse yarın bu vahşeti her yere dayatacaklardır. Türkiye'yi adım adım bataklığa götürdüler, götürmeye devam ediyorlar."

Yeni yaşamda birlikte yaşamın yaratılmasının Ortadoğu halkları için model olacağını söyleyen Demirtaş, şunları söyledi: "Halkları birbirine düşman ettiler. Bütün medeniyet izlerini silip süpürdüler. Oraları medeniyet mezarlığına çevirdiler. Tekçi ırkçı yaklaşımlarla bu ülkede demokrasi ve birliği kimse asla sağlayamaz. Bizim koyduğumuz çözüm önerisi bütün Ortadoğu için çözüm önerisidir. Sayın Öcalan'ın çağrısının kalıcı barış ulaşmasından yana isek yapılması gereken bütün halklar ve ezilen kimlikler için eşitliği savunmaktır. Biz artık bütün ezilen halklar devletle müzakereye hazırız. Türkiye halklarını özgürlükçü bir ülkeye kavuşturmalıyız. Herkes bunu hak ediyor."

"Ekmeleddin'in işi Tayyip'le uğraşmak değil" ifadesini kullanan Demirtaş, "Çatının size getireceği bir şey yok. Gelin oyunuzu ilkesizliğe atmayın. Uzatılan bu kardeşlik ve barış elini tutun. Oyunuzu ilkelere verin. Sizinle birlikte her koşulda olacaklara verin. 10 ağustos günü Diyarbakır Meydanı'na İstanbul, Sivas, İzmir'de aynı meydanlarda kutlama yapsın" diyerek sözlerini sürdürdü.

Demirtaş'ın konuşmasının ardından miting sona erdi.

08.08.2014