
Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş, Avrupa Birleşik Sol Grubu tarafından, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) tarafından verilen Vaclav Havel İnsan Hakları Ödülüne aday gösterildi.
29 Ağustos 2017'de, adaylar arasından eleminasyon yapılarak aday sayısı 3’e indirilecek, 8 Ekim 2017'de Strasbourg’da ödül sahibinin belirlenmesi için bir panel yapılacak, ertesi gün de AKPM sonbahar oturumu kapsamında, ödülün kime verileceği ilan edilerek ödül seremonisi düzenlenecektir.
Vaclav Havel kimdir
Vaclav Havel 1936’da doğmuş, 2011’de hayatını kaybetmiştir. Çek Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanı’dır. Aynı zamanda tiyatro yazarı ve düşünce insanıdır.
Prag Sanat Akademisi'nde drama üzerine eğitim gören Havel, en bilinen tiyatro eseri The Garden Party'yi 1963 yılında yayımladı. 1968'deki Prag Baharı'ndan sonra gerçekleşen Varşova Paktı'nın Çekoslovakya'yı işgalinden sonra kara listeye alınarak siyasi faaliyetlerde bulunması ve yazı yazması yasaklanan Havel, yaklaşık 4 yıl cezaevinde yattı. Ancak çalışmalarını ve fikirlerini açıklamayı sürdüren Havel, 18 gün süren kitlesel gösterilerden oluşan ve hükümetin devrilmesiyle sonuçlanan, 1989'daki Kadife Devrim'in öncüsü oldu. 29 Aralık 1989'da devrimi gerçekleştiren Yurttaşlık Forumu tarafından Çekoslovakya Devlet Başkanlığı'na getirildi. 1990'da yapılan serbest seçimlerde Cumhurbaşkanı oldu. 1992'nin Aralık ayında ülkenin Çek Cumhuriyeti ve Slovakya olarak barışçıl bir şekilde ikiye bölünmesinde de önemli rol oynayan Havel, yeni Çek Cumhuriyeti'nin ilk Cumhurbaşkanı seçildi. 1998'de yeniden Cumhurbaşkanı seçilen Havel, Şubat 2003'te eski siyasi rakiplerinden Václav, Klaus tarafından yenilgiye uğratıldı ve Cumhurbaşkanlık dönemi sona erdi.
Kasım 2005 ve Haziran 2008 tarihlerinde ABD'den Foreign Policy ve İngiltere'den Prospect dergilerinin internet üzerinden okuyucu anketleri ile oluşturduğu dünyanın ilk 100 entelektüeli listelerinde, 2005 yılında 4., 2008 yılında ise 26. sırada yer aldı.
Vaclav Havel İnsan Hakları Ödülü
Bu ödül Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) tarafından 2013 yılından itibaren insan hakları alanında verilmeye başlanmıştır.
2013 yılında ilk ödül Beyaz Rusya’lı (Belarus) Ales Bialiatski’ye verildi. Beyaz Rusya’da insan hakları aktivisti ve siyasetçi olmasından dolayı “vergi kaçırma” suçlamasıyla 4 yıl hapis cezası almış ve Beyaz Rusya cezaevlerinde 20 ay kalmıştır. Ancak suçlamaların Beyaz Rusya iktidarının Bialatski’yi siyaset arenasının dışında tutmak amaçlı geliştirildiği görüşünün uluslararası toplumda kabul görmesi nedeniyle uluslararası insan hakları kurumları yoğun bir kampanya yürütmüştür. Bu kampanya neticesinde Vaclav Havel Ödülü’ne layık görülerek Beyaz Rusya Hükümeti üzerinde yoğun baskı kurulmuş ve beklenenden erken serbest bırakılması sağlanmıştır.
2014 yılında Vaclav Havel İnsan Hakları Ödülü Azerbaycanlı Anar Mammadli’ye verildi. Aynı zamanda gazetecilik yapan Mammadli, özellikle adil seçimler için insan hakları aktivistliği yapmaktaydı. Ekim 2013’te yapılan başkanlık seçimlerinde gerçekleştirdiği gözlemcilik faaliyetleri ve seçimlerdeki adaletsiz durum hakkındaki açıklamaları nedeniyle 16 Aralık 2013’te tutuklandı. Uluslararası protestolara rağmen Mayıs 2014’te 5 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Üzerine atılı benzer suçlamalar nedeniyle daha uzun cezaevinde kalması için Aliyev iktidarının yargıyı “teşvik” ettiği yönünde çok sayıda iddia kamuoyuna ulaştı. 29 Eylül 2014’te AKPM, Azerbaycan’daki insan hakları mücadelesinin desteklenmesi adına Mammadli’yi Vaclav Havel ödülüne layık gördü. Uluslararası toplumdan Azeri iktidarına yönelik yoğun eleştirilere rağmen Mammadli halen cezaevinde tutulmaktadır.
2015 yılında Vaclav Havel Ödülü Rus kadın insan kakları aktivisti Lyudmila Mikhailovna Alexeyeva’ya verildi. 1927 doğumlu Alexeyeva, Sovyetler Birliği döneminde de insan hakları alanında sivil bir inisiyatif kurmaya çalışmış, ancak 1977’de sürgün edilmişti. Bir süre ABD’de yaşayan Alexeyeva 1993’de Rusya’ya geri döndü. Uluslararası nitelikteki Moskova-Helsinki Grubu adlı insan hakları örgütünün başkanlığını yaptı. Ayrıca Putin’in iç politikalarını ve Kafkasya’daki müdahaleci politikalarını eleştirmesinden dolayı iktidar tarafından yoğun baskı gördü. Rus Hükümeti, kendisini İngiliz ajanı olmakla suçladı. Baskılara rağmen uluslararası toplumdan aldığı destek nedeniyle tutuklanmasa da birçok kez sözlü ve fiziki şiddete maruz kaldı. 2004’te Olof Palme Ödülü, 2009’da Sakharov Ödülü ve birçok ülkeden ulusal nişana layık görüldü.
2016 yılında Vaclav Havel Ödülü IŞİD’in Şengal’de Ezidilere yönelik soykırım girişiminden sağ kurtulan Nadia Murad’a verildi. Ezidi kadınlarının ve halkının karşılaştığı soykırım girişimine karşı bir tepki olarak AKPM, Ezidi halkına yönelik baskılara karşı duyarlılık çağrısının bir göstergesi olarak Vaclav Havel ödülünü Nadi Murad’a verdi.
2017 yılında Vaclav Havel ödülüne AKPM’de grubu olan partiler adaylarını önermiştir. Avrupa Konseyi nezdinde kurulan Avrupa Birleşik Sol Grubu, Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş’ı Vaclav Havel ödülüne aday göstermiştir.
12 Temmuz 2017