Mersin Milletvekili Adayımız Dengir Mir Mehmet Fırat, Başkanlık Sistemi üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı eleştirerek, "Bırakın Başkanlık Sistemini, 1982 Anayasası Cumhurbaşkanı'na o kadar çok yetki vermiş ki, bu yetkiler ABD Başkanı Obama'da bile yoktur. Fakat Cumhurbaşkanı sırf canı istediği için Anayasa'yı buzdolabına kaldırıyor" dedi.
Mersin milletvekili adaylarımız Dengir Mir Mehmet Fırat ve Çilem Öz'ün kentteki ziyaret ve temasları sürüyor. Mersin Eczacılar Odası'nı ziyaretinde konuşan Dengir Mir Fırat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı yakından tanıdığını ve hayalini kurduğu Başkanlık Sisteminin bilinen Başkanlık Sistemiyle ilgisi olmadığını ifade etti.
Dengir Fırat, "Bırakın başkanlık sistemini şu anda ki mevcut 1982 Anayasası Cumhurbaşkanı'na o kadar çok yetki vermiş ki Başkan Obama da bile o yetkiler yoktur. Fakat Cumhurbaşkanı sırf canı istediği için Anayasa'yı buzdolabına kaldırıyor. Böyle bir yetkiyi şu anda kendisinde gören zihniyet, Türk usulü başkanlık sistemine getirdiği zaman Türkiye'nin halini düşünemiyorum. Şu andaki zaten bir fragman. Filmin tümünü seçim sonrasında o hayali gerçekleşirse bir daha geri dönüşü olmayan bir yoldur" diye konuştu.
Milletvekili seçimi değil rejim tercihi olacak
Meclis aritmetiğini ters çevirebilecek olan tek şeyin HDP'nin barajı aşması olduğunun altını çizen Dengir Fırat, şöyle devam etti: "Benim HDP'de oluşum da bu tehlikeyi görmem ve bunun çaresinin de HDP'de olmasıdır. HDP barajı aşmadığı takdirde Doğu ve Güneydoğu'da HDP'nin alabileceği 70'e yakın milletvekili otomatik olarak AKP'nin hanesine yazılır. Çünkü ne CHP ne MHP'nin bu bölgelerde bir varlığı yoktur. CHP yüzde 6 artsa bir şey değiştiremez MHP de öyle. Ama AKP yüzde 42 bile alsa anayasayı değiştirme gücüne sahip olmasa dahi referanduma götürme gücüne sahip olacaktır. Dolayısıyla bu seçim, bir ideolojik tercih veya bir partiyi sevmenin ötesinde, rejimin ne olacağına karar verme seçimi, yani referandumudur." Dengir Fırat, gözaltına alınmaların başladığını, tanınmış gazeteci, hakim ve savcıların birçoğunun da yakın dönemde gözaltına alınabileceğini sözlerine ekledi.
Türkiye'de dinleyen değil, hükmeden siyaset hakim
Mersin Milletvekili Adayımız Çilem Öz ise, Türkiye'de bugün "dinleyen değil hükmeden bir siyaset" yapıldığını söyledi. Öz, "Aldığı oyu demokrasiymiş gibi gösteren, oysa tamamen antidemokratik olan ve her işi bildiğini düşünen, aslında hiçbir işi bilmeyen ve sürekli tökezleyen bir 12 yıl geçti" dedi. Öz, eczacıların da Hükümetin yanlış tutum ve politikalarına karşı yıllardır büyük mücadeleler verdiğini ve bedel ödediğinin altını çizdi.
Çilem Öz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Doğal olarak, HDP, isim itibariyle belki yeni ama mücadelesi yıllardır var. İnsanlığın zulme zalime direndiği andan itibaren biriktirdiği tecrübenin bu güne kadar getirdiği bir siyaset tarihi vardır. Mersin'deki kadın politikası bizim üzerimizden yürüyecek, çünkü sadece HDP'den kadınlar meclise gidebilecek. Sizlerin de verdiğiniz mücadeleyle HDP'de emeğiniz var. Bu yüzden eczacılar odası da bizim bir bileşenimizdir. Her zaman danışacağımız, çalışacağımız bir kurumdur."
Mersin adaylarımızdan MEGİAD'a ziyaret
Mersin milletvekili adaylarımız Dengir Mir Mehmet Fırat, Çilem Öz ve Akdeniz Belediye Eşbaşkanımız M. Fazıl Türk, Mersin Girişimci İşadamları'yla (MEGİAD) bir araya geldiler. Ziyarette konuşan Çilem Öz, "Bu ülkede yaşayan tüm halklar olarak barış içinde yaşayabiliriz. Barış ve demokrasi bu topraklarda yaşayan insanların en temel hakkıdır. Tam da buradan doğru olarak bir siyasi partiyiz ve siyaset yapıyoruz. Bu yüzden Türkiye'nin her yerinde, her çevresinde nerede yaşarsak yaşayalım, demokrasi ve barış noktasında ses olmaya, sesimizi çıkarmaya çalışıyoruz. Bu noktada birlikte olursak başarabiliriz" dedi.
Çilem Öz, Soli Sitesi'ndeki Halk Eğitim Merkezi'nin açılışına da katıldı. Burada kadınların yoğun ilgisiyle karşılaşan Öz, kadınlarla sohbet etti, antika eşyaları, tabloları ve el emeği göz nuru eserleri inceledi. Öz, sitede yaşayan yurttaşlarla da sohbet etti.
AKP'yi kurarken verdiğimiz namus sözünü çiğnediler
Daha önce de Kırşehir İl Örgütümüzün düzenlediği dayanışma yemeğinde konuşan Dengir Mir Mehmet Fırat Kırşehir’deki kalabalık ile HDP’nin başarısına olan inancının daha da arttığını belirtmişti. AKP kurucularından biri olduğu hatırlatan Fırat, şöyle konuşmuştu:
“AKP’yi kurarken diğer arkadaşlar ile beraber bugün Cumhurbaşkanı olan ve bulunduğu her yerde bize hakaret eden Recep Tayip Erdoğan ile 50 temel prensiplerde anlaşarak AKP’yi kurduk. Biz o gün bir araya geldiğimizde birbirimize namus sözü verdik, söz verenlerden biri şimdiki Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan diğeri de Abdullah Gül’dü. O söz şöyleydi: ‘Türkiye’de çağdaş, demokratik bir yönetimin temelleri atılacak Türkiye’de yaşayan tüm insanlar özgür, eşit birer vatandaş olacak kardeşlik, barış ve refah herkes için olacak.’ Sonra her yerde, yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklar ile mücadele sloganını atmaya başladık. Günlerce üzerinde tartışma yürüttüğümüz adı da temiz kalması için AK Parti koyduk. Ancak bugün baktığımızda yola çıkan siyasilerin gırtlaklarına kadar yolsuzluk ile bir arada olduklarını görüyoruz.”
Erdoğan’ın 2011 seçimlerinin ardından Kürt halkına yönelik daha da sertleşerek, çirkin ifadeler kullanmaya başladığını söyleyen Fırat, “AKP’ye oy veren kardeşlerime bir kez daha seslenmek istiyorum AKP’yi terk etmeyecek olan vardı ise o da bendim çünkü, onun kurucusu, yöneticisiydim. Ama AKP maalesef ak değil, kirli” ifadelerini kullanmıştı.