Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş,"Malatya'da kayısı olmadığı zaman, o yıl Malatya komple fukaradır. Kayısıda para yoksa, Malatyalıda da para yoktur" dedi. Kent halkına yıllardır yapılmayan Çelikhan-Malatya karayolunu örnek gösteren Demirtaş, "Kendilerini yaradandan bile üstün görenlere, meydan meydan dolaşıp bize parmak sallayanlara bir ders verin ki, görsünler Malatya'nın gücünü" sözleriyle kent halkından destek istedi.

Demirtaş, “AKP’liler artık HDP’yi destekliyor. Bak, az kaldı Ahmet Hoca'yı da HDP’li yapacağız. Akşam başını yastığa koyduğunda 'İyi ki bu ülkede HDP var' diyordur. Çünkü biz onların da güvencesiyiz” diye konuştu.

Malatya'dan tüm ülkeye barış ve kardeşlik mesajı göndereceklerini söyleyen Demirtaş, "Çünkü Malatya, bu ülkenin bütün çilesini çeken halkların birlikte yaşadığı bir yer. Buradan vereceğimiz her bir barış mesajı, elbette hayırlı olacaktır" dedi.

Malatya'da kayısı işi yapan çiftçinin eskiden tüm giderlerini karşılayabildiği gibi istediği hayatı yaşayabilmesi için de para kazandığını söyleyen Demirtaş, "Ama şimdi bu mümkün mü? Malatya'da kayısı olmadığı zaman o yıl Malatya komple fukaradır. Kayısıda para yoksa Malatyalı'da da para yoktur" şeklinde konuştu.


Malatya’nın gücünü gösterin

Demirtaş, alan AKP iktidarına, yıllardır yapımını tamamlayamadığı Çelikhan-Malatya karayolunu örnek göstererek yüklendi. Demirtaş, Malatya halkına "Çılgın projelerine para buluyorsun da şu Çelikhan-Malatya yoluna, Malatyalı kardeşlerime niye para bulamıyorsun. Bu burnu büyümüş kibirliler var ya, onlara bir ders verin. Onlara bir ders verin, bakın yollarınız nasıl yapılıyor. Kendilerini yaradandan bile üstün görenlere, meydan meydan dolaşıp bize parmak sallayanlara bir ders verin ki, görsünler Malatya'nın gücünü" sözleriyle seslendi.

Emekçilerin, ülkenin yüzde 80'nine yetecek kadar üretim yaptığını belirten Demirtaş, "Ama ürettiklerinizi ülkenin sadece yüzde 1'i yiyor" dedi. Demirtaş, çalışma koşullarını kölelik olarak tanımladığı taşeron işçilerine ise "Bu durumu düzeltmenin tek yolu tüm taşeron işçileri kadrolu yapmak" diyerek kadro sözü verdi.


Devlet sizin köleniz olacak, siz devletin değil

Kenan Evren'in öldüğü halde bıraktığı mirasın halen halkın yakasını bırakmadığını da söyleyen Demirtaş, "Kenan Evren'in mirasını da onun arkasından göndereceğiz, AKP çılgınlığını da sona erdireceğiz. Devlet sizi korkutmak için değil, sizlere hizmet için vardır. Devlet sizin köleniz olacak, siz devletin değil" şeklinde konuştu.


Ekmekten sudan önce barışa ihtiyacımız var

Demirtaş, sözlerinin devamında bütün devlet kurumlarına bulaşan AKP partizanlığı üzerinde durdu. "Gittiğiniz kurumda AKP'liyim deyin. Bakın size nasıl bakıyorlar. Kurumlar bir partinin değil, halkın olacak" diyen Demirtaş, “Bu ülkenin AKP’lisi, MHP’lisi, CHP’lisi tamamı kardeşimizdir. Biz ayrım yapamayız, düşmanlık değil kardeşliği büyütmemiz lazım. Omuz omuza el ele barışı büyüteceğiz. Bizim ekmekten sudan önce barışa ihtiyacımız var”dedi.


Cumhuriyet gazetesine düzeltme

Demirtaş konuşmasına Cumhuriyet gazetesinde çıkan yazıyı şu şekilde düzeltti:

“Kibirli olanları, kendini haşa yaradandan bile üstün görenleri, sarayda oturup millete parmak sallayanlara öyle bir ders verin ki görsünler halkın gücünü. Bugün bir gazete bir manşet atmış onu buradan düzelme ihtiyacı duyuyorum. Cumhuriyet gazetesi HDP parlamentoda dışarıdan destekleyecek demiş. Hayır, net olarak söylüyorum bir yanlış anlaşılma, kötü niyet demeyeyim, HDP’nin görevi AKP’yi desteklemek değil, AKP’nin burnunu sürtmektir. Halkın değerini, milletin değerini bilecek duruma getirmektir. Ne içeriden, ne dışarıdan desteklemek gibi bir niyetimiz asla yok. Benim ağzımdan böyle bir laf çıkmadı. Umut ediyorum, Cumhuriyet gazetesi bu yanlışı düzeltecektir. Bırakın bizim AKP'yi desteklememizi, AKP'liler bizi destekliyor. Bakın Başbakan Davutoğlu az kaldı oda HDP'ye oy verecek. Eminin Davutoğlu başını yastığa koyduğunda 'İyi ki HDP var' diyor. İnanın ki Davutoğlu da bizi destekliyor" dedi.


Ezilenleri korumak bizim görevimiz. Onu başkan yaptırmayarak Ahmet Hoca'yı da bu zulümden kurtaracağız

Davutoğlu'na "Bak o Başkan olursa emin ol sen 2 dakika bile Başbakan olamayacaksın" sözleriyle seslenen Demirtaş, bu konudaki sözlerini "Gariban, Cumhurbaşkanının altında ezilmesin diye koruyoruz onu. Çünkü ezilenleri korumak bizim görevimiz. Onu Başkan yaptırmayarak seni de bu zulümden kurtaracağız" ifadeleri ile sürdürdü.

Cumhurbaşkanı’nın 'yoldaşım' dediği AKP'lilerin sırtına basarak saraya çıktığını da söyleyen Demirtaş, "13 yıldır AKP'de çalışan kadrolar şu an derdiyle uğraşıyor. Biz tüm AKP'lileri de bu zulümden kurtaracağız" dedi.


Maliye Bakanlığı'nın anahtarı hırsızların elinde

Bu güne kadar ortaya çıkan yolsuzluk dosyaları ile AKP'ye yakın olan kişilerin istediği gibi çalıp çırptığına işaret eden Demirtaş, "Şu anda bir partinin devleti var. AKP'ye oy verenler işsiz ama üst makamlardan yakın olanlar istediğini çalıp çırpıyor. Üç yılda evlere sığmayacak kadar para kazandılar. Alınteriyle kazanılır mı bu kadar para? Sizlerden çalmadan, alınteriyle trilyoner olunmaz. Maliye Bakanlığı dediğimiz şey parayı nereden getiriyor? Senin parandır o. Sorun sende değil, sorun o Bakanlığın anahtarının hırsızlarda olmasıdır" diye konuştu.

Demirtaş, "Bu partide her şey sizlerin parasıyla oluyor. Tek bir haram lokma yok bu paralarda. Başbakan buralara AKP adına geliyor ama bindiği uçak, araba hepsi Başbakanlığa ait. Yani sizlerin parasıyla alınan araçlarla geliyor buralara. Sen bir partinin genel başkanısın, partinin parasıyla mitingler gerçekleştirsene. Bizim paramızla niye yapıyorsun?" dedi.


Gel çıkalım canlı yayına tartışalım, bak Türkiye o zaman nasıl değişiyor

Bir televizyon kanalının kendilerini 3 dakika boyunca yer vermesi halinde Başbakan ve Cumhurbaşkanının çıldırdığını da söyleyen Demirtaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yüklenip, şu çağrıda bulundu: "Bizi yayınlayan televizyon sahiplerini arayıp tehdit ediyorlar. Sesimizin halka ulaşmasından niye bu kadar korkuyorsunuz? Madem yanlış şeyler söylüyoruz, bırakın sesimiz halka ulaşsın. Niye bu kadar korkuyorsun sesimizden. Ama korkunun ecele faydası yok. Gel iki saat canlı yayında tartışalım. Tüm memleket, herkesin ne mal olduğunu görsün. Korkmuyorsan gel, bütün kanallar sana kurban olsun. Gel çıkalım canlı yayına tartışalım, bak Türkiye o zaman nasıl değişiyor."


Cumhurbaşkanı ve Başbakan dinden çıkmış mı çıkmamışlar mı?

Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın partilerine dönük 'Bunlar Müslüman değil' şeklindeki söylemlerine de yanıt veren Demirtaş, "Ben Müslüman anne babanın evladıyım ve Müslüman’ım. Müslüman yurttaşların Kabesi, tek yoldur, o da Kabedir. Diyanet İşleri Başkanı'na kaç gündür 'Bir Müslüman'a 'Sen Müslüman değilsin' diyen birisi dinden çıkıyor mu, çıkmıyor mu?' diye soruyorum, ama cevap vermiyor. Bir cevap ver Allah aşkına, Başbakan ve Cumhurbaşkanı dinden çıkmışlar mı çıkmamışlar mı bunu öğrenmek istiyoruz" sözleriyle yüklendi.