
İnsan Hakları Derneği (İHD) tarafından düzenlenen “100. Yılında Ermeni Soykırımı Anması” Diyarbakır’ın merkez Sur İlçesi Alipaşa Mahallesi’ndeki Surp Sarkis Kilisesi’nde yapıldı.
Anmaya, Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Gültan Kışanak, milletvekili adaylarımız, İHD'nden yetkililer, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) İnanç Komisyonu, Ermeni kurumların temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Mardinkapı’dan Alipaşa Mahallesi’ndeki Sur Sarkis Ermeni Kilisesi’ne kadar yürüyen grup ellerinde soykırımın 100. yılının sembolü olan unutmabeni çiçeği bulunan dövizler taşıdı.
Harabe durumda bulunan kilisenin bahçesindeki üç duvar üzerinde, soykırımda öldürülen Ermenilerin fotoğrafları ve Türkçe, Kürtçe, Ermenice olarak "Biz kırıldık, hangi dağda menekşeler çoğaldı. Bir çığlığın yüz yılı 1915-2015. Ermeni Soykırımı" yazılı afişler asıldı.
İttihat Terakki’nin diğer politikalarını eleştiriyorsunuz da neden sıra Ermeni meselesine gelince Enver’den çok Enverci oluyorsunuz.
"Enver’den çok Enverci"
Anmada yaptığı konuşmada, soykırım tartışmaları arasında daha yasını tutmamış bir halkın varlığının gözden kaçırıldığını belirten Eş Genel Başkanımız Demirtaş şunları söyledi:
“Bırakın nasıl tanımlanması gerektiği tartışmasını, önce birlikte bir yas tutmayı öğrenelim. Çünkü yüzyıldır bu acıyla yaşayan ve taziyesini kuramamış, daha acısını ortaklaştıramamış bir halka ölünün, yerdeki cenazenin nasıl öldüğü, nasıl öldürüldüğü tartışmasını dayatmak çok acı bir durum.”
“Soykırım mı, değil mi tartışmasını siyasetin sığ sularına terk ederek, önce yerdeki cenazeyi bir kaldırabilsek, keşke bunu başarabilsek.”
“İttihat Terakki siyasetinin, o dönem ki anlayışın bu topraklara mal ettiği bu onursuzluğu omuzumuza yıkmaya çalışıyorlar. Siz İttihat ve Terakki’nin başka hangi faaliyetlerini üstleniyorsunuz ki şu Ermeni meselesindeki durumunu omuzlarımıza ve toplumun omzuna yük olarak katıyorsunuz. İttihat Terakki’nin diğer politikalarını eleştiriyorsunuz da neden sıra Ermeni meselesine gelince Enver’den çok Enverci oluyorsunuz.”
“Ermeni Soykırımı İttihat ve Terakki’ye mal edilmişken çıkıp bütün Türkler, bütün Kürtler zan altındaymış ve hesap vermek zorundaymış gibi, bütün Türkler ve Kürtler adına Ermenilere hakaret etmeyi biz kabul etmiyoruz ve doğru da bulmuyoruz.”
“Bırakın önce yasımızı tutalım. Bırakın acımızı yaşayıp taziyemizi kuralım. Hakikatle geçmişle yüzleşmekten korkmayalım.”
Hakikat gün gibi açık ve ortada. Yeter ki bununla yüzleşme cesareti gösterilsin, yeter ki bunun acısını paylaşılsın.
Kışanak: "Trajediyi yüreğimizin en derinliklerinde yaşıyoruz"
Anmada konuşan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Gültan Kışanak da Ermeni halkının acısını yüreklerinde yaşadıklarını belirterek, şunları söyledi:
“Ermeni kardeşlerimiz, Ermeni halkı yaşanan acıların, soykırımın, kaybettiklerimizin unutulmaması için bir unutma çiçeği yapmışlar. Biz hiçbir zaman unutmadık, hiçbir zaman da unutmayacağız.”
“Yaşanan bu acıyı, bu katliamı, bu soykırımın yarattığı trajediyi yüreğimizin en derinliklerinde yaşıyoruz. Geleceğe bu yarayla, bu sızıyla, bu trajediyle yolculuk yapmak istemiyoruz, artık yaralarımız iyileşsin, travmamız ortadan kaldırılsın, bu trajedinin yarattığı sızı dinsin istiyoruz.”
“Hakikat ile yüzleşmek gerçek ile yüzleşmek ve 'Bir daha asla' diyebilmek için bunu başarmalıyız. Bir daha bu topraklarda hiçbir rengin solmasına izin vermeyeceğiz. 'Yaşanan bu soykırımı lanetliyoruz' demeliyiz, haykırmalıyız.”
“Biz bunu başarırsak, birileri bu hakikati bu gerçeği uluslararası siyasetin diplomasinin milliyetçiliğin girdabına girmiş tarihçilerin kulvarında kaybedemez. Ortada bir hakikat var. Bunun için büyük büyük belgelerin, gizli sırların açığa çıkması gerekmiyor. Hakikat gün gibi açık ve ortada. Yeter ki bununla yüzleşme cesareti gösterilsin, yeter ki bunun acısını paylaşılsın."