Bir yandan, tüm dünyayla beraber bizi de etkisi altına alan Korona Virüs salgınıyla mücadele ederken, bir yandan da kültürel değerlerimize, inançlarımıza ve ölülerimize yapılan alçakça saldırılara maruz kalmaktayız.
İki gün önce Mardin Nusaybin ilçesine bağlı, Êzidîlerin yaşadığı Çilesiz (Mezre Mihoka) mahallesinde bulunan 300 yıllık Hesen Beg Êzidî Mezarlığı kimliği belirsiz kişi veya kişilerce tahrip edildi. Mezar taşları ve hayatını kaybedenlerin isimlerinin yazılı olduğu mermerlerin kırıldığı mezarlıkta, Êzidî halkının yerleştirdiği kimi semboller de parçalandı. Parçalanan semboller arasında Êzidîler için kutsal kabul edilen güneş ve tavus kuşu sembolleri yer almaktaydı.
Bu insanlık dışı saldırı Êzidî mezarlarına yapılan ilk saldırı değildir. Daha önce de bu tür saldırılar defalarca gerçekleştirilmiş, mezarlar tahrip edilmişti. Ancak, bu saldırıların faillerinin ortaya çıkarılmaması bir yana, ilgili bakanlığa sunduğumuz soru önergeleri de yanıtsız kalmıştır.
İnançları gereği mezar açtırmayan Êzidîlere, en hassas değerleri üzerinden saldırılar gerçekleşiyor. Bu akıl almaz saldırılar, tarih boyunca inanç ve kültürlerinden dolayı katliama uğrayan, 73 fermana maruz kalmış ve göçe zorlanmış Êzidîlerin, yaşadıkları bölgelerde hedef tahtasında olduğu ve güvende olmadıkları gerçeğini gözler önüne sermiştir. Kendilerini, yaşadıkları topraklarda güvende hissetmeyen Êzidî halkı büyük bir endişeye kapılmaktadır.
Bu toprakların en kadim halklarından olan Êzidîlerin bu tür saldırılara maruz kalmasının önüne geçmek devletin de temel görevlerinden biridir. Sadece Êzidîlerde değil, bütün inanç ve kültürlerde ölülere saygı zorunlu ve insani bir gerekliliktir. Bunu yapanları şiddetle kınıyor, insanlığın gereği olarak ölülerimize saygı duyulmasını bekliyoruz.
Feleknas Uca
Dış İlişkiler Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı
Batman Milletvekili
29 Mart Pazar