Genel Maden İş Sendikası yönetimine mektubumuz

Genel Maden İş Sendikası'nın milletvekillerimize hitaben kaleme aldıkları mektuba cevaben Grup Başkanvekillerimiz Filiz Kerestecioğlu ve Ahmet Yıldırım'ın yazdığı ve bugün (3 Kasım Cuma) sendika yönetimine iletilen mektup:

Sayın Genel Maden İş Yönetim Kurulu Üyeleri,

Plan Bütçe Komisyonu’ndan geçirilerek Genel Kurul’a getirilen “Bazı Vergi Kanunları ile Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”nın 58’inci Maddesi ile 3213 Sayılı Maden Kanunu’nda değişiklik yapılmasını ön gören yasa tasarısı ile ilgili göndermiş olduğunuz mektubunuzu almış bulunmaktayız. Şırnak’ta kaybettiğimiz maden emekçilerinin yasını tuttuğumuz bu günlerde, hükümetin, yeni iş cinayetlerine yol açacak bu tasarıyı geçirmesinin temelinde,son 15 yıllık iktidarında gerçekleştirdiği emek ve işçi düşmanı politikaları yer almaktadır.

Şirketlerin kar hırsı ve üretim zorlaması her gün emekçi kardeşlerimizin iş cinayetlerine kurban gitmesine neden olmaktadır. Söz konusu madde yasalaşırsa kamu kurumlarının madenler üzerinde denetim gücü ve sorumluluğu azalacaktır. Mektubunuzda bahsettiğiniz gibi, yapılmak istenilen değişiklik, Karadon, Kozlu, Soma veya Şırnak'tayaşananlara benzer yeni katliamlara yol açacaktır.

Yakın tarihte Şırnak’ta köylülerin kimlik kontrolü ve aramalar olmadan gidemediği bir bölgede yer alan maden ocağında 8 maden emekçisi hayatını kaybetti. Resmi makamlar “maden kaçakmış” diyerek sorumluluk almaktan kaçmaya yeltenseler de; şunu iyi biliyoruz ki kaçak maden yoktur, maden kaçakçılığı vardır. Ve madencilikte özelleştirme devlet eliyle kaçakçılık demektir.

Partimiz, madencilik işkolunda rödevans ve taşeron sisteminden vazgeçilerek her türlü özelleştirme uygulamasına son verilmesini savunmaktadır. Getirilmek istenen düzenleme ile ruhsatların devri denetimleri daha da zorlaştıracak ve yeni iş cinayetlerinin önünü açacaktır. Oysaki yapılması gereken, madenlerin ekolojik dengeyle uyum içinde, bilim ve tekniğin öngördüğü biçimlerde, kamu denetiminde ve işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri alınarak işletilmesi olmalıdır.Kamusal bir madencilik politikası oluşturulmalıdır.

Son olarak, partimizin yasa tasarısıyla ilgili gereken hassasiyeti göstereceğinden ve maden emekçilerinin taleplerini Meclis gündemine taşıyacağımızdan şüpheniz olmasın.

Ahmet Yıldırım & Filiz Kerestecioğlu
HDP Grup Başkan Vekilleri 
3 Kasım 2017