Siyasi iktidarın partimize ve bileşenlerine yönelik düşmanca tutumu sürüyor. Her gün hükümetin yeni bir gözaltı ve tutuklama operasyonuyla karşı karşıya kalıyoruz. Bugün de Diyarbakır ve Bitlis’te partimizin il ve ilçe eşbaşkanlarına, çeşitli düzeylerdeki yöneticilerine ve yine bileşenimiz DBP’nin yöneticilerine yönelik onlarca kişiyi kapsayan yaygın bir gözaltı operasyonu sürdürülüyor. Avukat görüşü yaptırılmıyor, ailelere bilgi verilmiyor.
Bir intikam duygusuyla sürdürülen bu operasyonlar her geçen gün demokratik siyaset alanını biraz daha daraltıyor, tasfiye ediyor ve konuşma imkanlarını ortadan kaldırıyor. Yaratılan milliyetçi ve militarist iklim Türkiye’deki tüm muhaliflerin ve demokratların nefes borularını da kesmeye yönelik adımlara yol açıyor.
Demokratik siyaset yollarının tıkanması ve kullanılamaz hale getirilmesi yakın tarihimizin hiçbir döneminde sorunlarımızı çözmemiş, büyütmüştür. İzlenen bu politikalarla Türkiye adım adım daha büyük hukuksuzluklara, evrensel insan hakları ihlallerine, demokratik hukuk ilkelerinden ve imzalanmış olan uluslararası demokratik sözleşmelerden uzaklaşmaya yöneliyor.
Türkiye demokrasi ve barış güçlerine, vicdan ve sorumluluk sahibi tüm yurttaşlarımıza bir kez daha çağrı yapıyoruz. Bugün susma ve bekleme günü değildir. Bir kez daha ve güçlü bir biçimde, sorunlarımızın çözümünün karşılıklı diyalog, müzakere ve demokrasinin geliştirilmesiyle mümkün olacağını vurguluyoruz.
Bu hukuksuz davranışlara, zulme ve baskılara derhal son verilmesini talep ediyor; hükümete, gözaltı ve tutuklamaları durdurun, mesnetsiz ve uydurma gerekçelerle, intikam duygusuyla gözaltına aldığınız veya tutukladığınız insanları serbest bırakın diyoruz.
Aysel Tuğluk
Halkların Demokratik Partisi
Eş Genel Başkan Yardımcısı
11 Ekim 2016