Hakikatten vazgeçmeyen tüm basın emekçilerinin Dünya Basın Özgürlüğü Günü kutlu olsun

Basın Yayın ve Propaganda Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcımız Tayip Temel'in açıklaması:

3 Mayıs’ın Dünya Basın Özgürlüğü Günü olarak kabul edilmesinin üzerinden 18 yıl geçti. Bu 18 yılda Türkiye, basın özgürlüğünden giderek uzaklaştı. Gazetecilik ve medya faaliyetleri iktidarın güdümüne sokularak siyasi ajandasının uygulanması başta olmak üzere kumpas, karalama ve dezenformasyonun aracına dönüştürüldü. Türkiye’de gazetecilik; ölüm, tutuklanma, işsizlik ve daha birçok riski göze almakla eşdeğer bir mesleğe dönüştü.

Bugün Türkiye, Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Örgütünün Dünya Basın Özgürlüğü Endeksinde, 180 ülke arasında 153. sırada. Tüm otoriter ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de işkencenin, insan hakları ihlallerinin, savaş suçlarının, yolsuzlukların, kadın cinayetlerinin, iş cinayetlerinin, haksız kazancın üzeri örtülmek isteniyor. Bunun en etkili, hatta tek yolu da basını susturmak veya iktidar yanlısı bir çizgiye çekmek. Ancak bu gerçekleşmiyor, geçekleşmeyecek.

Daha iki gün önce 1 Mayıs’ı kutlamak isteyenlere yönelik işkence, Emniyet’in hukuksuz genelgesine rağmen gizlenemedi. Çünkü alanda iktidarın ellerine tutuşturduğu metinleri okuyan, makbul gazetecileri değil; gerçek gazeteciler vardı. Polisin tehdit ve hakaretlerine rağmen kamerasını, kalemini bırakmayan gazeteciler vardı.

Türkiye halklarının umudu; çıplak aramayı haberleştiren, 128 milyar doların peşine düşen, sınır ötesi operasyonların sonuçlarını sorgulayan, işkenceye, sivil ölümlerine sessiz kalmayan, yandaşların nasıl zenginleştiğini belgeleriyle ortaya koyan, yoksulluğu, yoksulluk kaynaklı intiharları haberleştiren, pandemi gerçeklerini su yüzüne çıkaran gazetecilerdir. Onlar yazdığı, aktardığı sürece bizler bileceğiz ve hesap soracağız.

Tüm tehditlere rağmen vazgeçmeyen basın emekçilerinin Basın Özgürlüğü Günü kutlu olsun.

Tayip Temel
Basın, Yayın ve Propaganda Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı
3 Mayıs 2021