Halkımıza çağrımızdır: Seçmeli Kürtçe (Kurmancî-Zazakî) derslerini seçelim

Kürtçe Yol Haritası İzleme Komisyonu Eşsözcülerimiz Dersim Dağ ile Salim Kaplan'ın açıklaması: 

Anadilde eğitim hakkı, tüm uluslararası hukuk ve sözleşmelerde temel bir hak olarak kabul edilip güvence altına alınmasına rağmen, ne yazık ki söz konusu bu doğal ve temel hak, tekçi ve yasakçı iktidarlar tarafından bastırılıp yasaklanmaktadır. Kürtçe üzerindeki sistematik asimilasyon politikaları ve baskılar devam ettiği gibi, Kürt halkı da yıllardır anadilinde eğitim hakkı için mücadele etmekte ve bu büyük sorun bu gün de çözümsüz bırakılmıştır. 

Bu hakkın kullanımının önündeki engellerinin kaldırılması bir yana, iktidarlar, genellikle bu doğal hakkı bir yönetme aracı olarak kullandılar ve bu kapsamlı sorunu akademilerdeki birkaç bölüm ve seçmeli derslerle daraltmaya çalıştılar. Elbette Kürtçe dil akademileri ve Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki seçmeli dersler, asimilasyon politikalarının bu denli yürütüldüğü bir ortamda önemlidir. Fakat bu hak, iktidarın bir armağanı değil Kürtlerin mücadelesinin bir sonucudur. İktidar başından beri anadilde eğitim hakkı konusunda isteksiz davranmaktadır. Kürt halkı ile ilgili politikalar ile Kürt diline yönelik politikalar birbirinin devamıdır.

Söz konusu sorunla ilgili bütün aşamalarda ikiyüzlü bir politika yürütmektedir. Bir yandan Kürt dili yaşamın bütün alanlarında bastırılmakta, sokak ve cadde isimleri kayyımlar eliyle değiştirilmekte, Kürtçe dil kurumları yasaklanmakta ve Kürtçe öğretmenler ihtiyaca göre değil devletin günlük politikalarına göre keyfi biçimde atanmaktadır.

2012 yılında çeşitli üniversitelerde 'Yaşayan Diller ve Lehçeler' adı altında Kurmancî ve Zazakî bölümler açıldı. 2014 yılında 17 kişi Kürtçe öğretmenliğine atanırken 2020 yılında sadece 1 öğretmen atandı. Bugüne kadar 2.000 öğretmen bu dil bölümlerinden mezun oldu. Devlet her yıl atanan öğretmen sayısını azaltmasına rağmen, Kürtçe derslerine kayıtlı öğrenci sayısında herhangi bir azalma olmadı. 2014 yılında 28 ilde 30.000 öğrenci Kürtçe derslerini seçti. 2015-16'da Milli Eğitim Bakanlığı'na göre 80 bin öğrenci Kürtçe için başvurdu. Fakat devlet başvuran öğrenci sayısı artmasına rağmen her yıl atanan öğretmen sayısını azalttı. Tüm bu politikalar, iktidarın Kürtçenin gelişmesini ve eğitim dili olmasını istemediğini göstermektedir.

Seçmeli ders başvuruları bu ayın 22'sine kadar kabul edilecek. Bu sınıflarda çocuklar Kürtçeyi de seçebilirler. Onun için de Kürtçe öğretmen atamaları bir an önce yapılmalı, derslerin içeriği zenginleştirilmelidir.

Tabii ki, seçmeli dersler tek başına anadili sorununu çözmeyecektir. Buna rağmen anadili eğitimi başta olmak üzere asimilasyona karşı gelişecek her türlü yol ve araç bizim için değerlidir. 

Seçmeli dersleri destekliyoruz ama temelde anadili mücadelesinin çıtasını yükseltmeyi tarihsel bir görev olarak görüyoruz. Kürtçeye yönelik baskılara karşı ortak bir mücadele yürütülmeli ve Kürt dilinin eğitim dili ve resmi dil olarak kabul edilmesi için bu mücadeleyi yükseltmeliyiz.

Tüm anne ve babalara, halkımıza çağrımızdır! Kürt dili riskli diller kategorisindedir ve maalesef geleceği tehlikededir. Geleceğimiz ve çocuklarımız için Kürtçe dersler seçmeliyiz. İktidar, Kürtçenin sosyal ve siyasi alandan çıkıp tamamıyla devletin resmi alanına girmesini istiyor. Bizler Kürtçe derslerini "isteğe bağlı" yapan bu yöntemi kabul etmiyoruz. Kürtçe eğitim dili ve resmi dil olmalıdır. HDP ilkesel olarak anadilde eğitimde ısrarcı olmuştur ve olmaya devam edecektir.

 

Dersim Dağ-Salim Kaplan

Kürtçe Yol Haritası İzleme Komisyonu Eşsözcüleri

19 Ocak 2021