TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonunun, Mardin-Midyat, Urfa, Viranşehir ve Suruç'ta bulunan sığınmacıların barındığı çadırkentlerle ilgili hazırlamış olduğu rapora, aynı zamanda Komisyon üyesi olan HDP Van Milletvekili Kemal Aktaş muhalefet şerhi sundu.

Türkiye’de yaklaşık 250 bini kamplarda olmak üzere yaklaşık 2 milyon Suriye’den gelen geçici koruma altındaki kişinin ikamet ettiği bilgisini vererek, bu 2 milyonluk nüfusun çok büyük bölümünü çocuklar, kadınlar ve yaşlıların oluştduğunu kaydetti. Özellikle kamp dışında yaşayan çoğunluğun barınma ve sağlık gibi temel haklarından yoksun bir halde hayatlarına devam etmek zorunda bırakıldığına değinen Aktaş, Suriye’de yaşanan iç savaş ve DAİŞ'in Kobane ‘ye yönelik saldırıları neticesinde Suruç ilçesi başta olmak üzere bölgeye yakın tüm illerde çok sayıda insanın göç ederek geldiğini aktardı.
Gerek bölge sivil toplum örgütleri gerekse de yerel yönetimlerle yapmış olduğu görüşmelerde göçmenlerin durumu ve sayılarıyla ilgili çeşitli veriler elde ettiğini belirten Aktaş, "Komisyonumuzun konuyu araştırmak üzere bölgeye 23.24.Ekim 2014 tarihlerinde düzenlemiş olduğu inceleme gezisine de iştirak ederek hem edindiğim bilgileri teyit etme şansına eriştim, hem de göçmenlerin yaşadığı sorunları yerinde görme şansı elde ettim. Komisyonumuzun gezi planlaması sadece resmi AFAD kampları olarak planlanmıştır. Şahsımın önerisi ile komisyonumuz Suruç ilçemizde belediyenin sadece bir adet kampını görebilmiştir" dedi.

AFAD’ın Suruç’ta yeterli çadır ve barınma merkezi kurmadığını gözlemlediğini ifade ederken, toplamda 2 AFAD kampında 6100 kişiye hizmet verildiğini gördüğünü belirten Aktaş, "AFAD’ın kendi tespitlerine göre 190.233 kişinin sınırlardan içeriye geldiği bilgisinin verilmesine rağmen; bu insanları barındıracak ve doyuracak bir çalışmaya girmemiş olması bana ilginç geldi" diye ekledi.

Suruç Belediyesi’nin koordinesinde diğer bölge belediyelerinin katkılarıyla oluşturulan 4 adet çadırkentte 9.000 kişinin, Suruç merkezde 15.800 kişi ve Suruç köylerinde de 16.000 kişi olmak üzere toplamda 40.800 kişinin sadece Suruç ilçesinin imkanlarıyla barındırıldığı ve iaşe verildiğini tespit etttiğini de bildiren Aktaş. Suruç ilçesinin neredeyse ilçe nüfusunun iki katı kadar insana hizmet sunma noktasına geldiğini kaydetti.

Aktaş, göçmenlerin Urfa Merkez ve komşu illere dağılımı hakkında şu bilgileri verdi:
"SURUÇ: 40.800 kişi
URFA MERKEZ: 30.000 kişi
HİLVAN: 3.000 kişi
SİVEREK: 4.000 kişi
BİRECİK: 12.000 kişi
BOZOVA: 10.000 kişi
HALFETİ: 6.000 kişi
CEYLANPINAR: 600 kişi
VİRANŞEHİR: 1.300 kiş
TOPLAM: 113.100 KİŞİ
KOMŞU İLLERE GİDEN GÖÇMENLER
DİYARBAKIR: 11.000 KİŞİ
MALATYA: 3.500 KİŞİ
MARDİN: 4.000 KİŞİ
ADIYAMAN: 5.500 KİŞİ
ANTEP: 4.000 KİŞİ
TOPLAM: 28.000 KİŞİ."
'KIŞ AYLARINA UYGUN HAZIRLIK VE ÇALIŞMA YOK'
Urfa merkez ve ilçelerinde kalan göçmen sayısı ile komşu illere giden göçmenlerden tespit edebildiklerinin toplam sayısını '141.100' şeklinde açıklayan Aktaş, devamla şunları kaydetti: "Kuşkusuz tüm göçmenlerin eksiksiz tespit edildiğini iddia etmek zordur. "Ama bu titiz çalışma sonucu elde edebildiğim veriler bunlar olmakla beraber halen AFAD'ın bildirdiği 190.233 sayısına erişemedim. Sayısının az ya da çok olmasından ziyade AFAD’ın bu rakamlara uygun bir hazırlık ve çalışma yürütmemesi kamuoyundaki eleştirileri haklı çıkarır niteliktedir. Her ne kadar Suruç ilçemizde büyük bir kampın kurulmasının planlandığı söylense de kış aylarına girdiğimiz bu ana kadar çalışmanın somutlaşmadığını belirtmek gerekir."

Aktaş, muhalefet şerhi metninde önerilerini de sıralayarak, Türkiye’nin bir an önce 1951 Mültecilerin Hukuki Statüsüne İlişkin Cenevre Sözleşmesine koyduğu coğrafi sınırlamayı kaldırıp Avrupalı / Avrupalı olmayan ayırımına son vermesini istedi.
Coğrafi sınırlamanın kaldırılmasına paralel olarak 6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunundaki Şartlı Mülteci statüsünün kaldırılması ve tüm mevzuatın buna uygun revize edilmesi; 6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunundaki hakların uygulamada hayata geçirilmesi ve insan hakları ihlaline neden olacak maddelerinin bir an önce değiştirilmesi gibi taleplerini de açıklayan Aktaş, Geçici Koruma Yönetmeliğinde düzenlenen kimlik kartlarının dağıtımına ve başta sağlık olmak üzere eğitim, sosyal yardım gibi hakların ayrımcılık yapılmadan herkese eşit bir şekilde bir an önce uygulanmaya başlanması gerektiğine de işaret etti.

Aktaş, şöyle devam etti:
"Sosyal devlet ilkesi gereği, sayıları 2 milyonu bulan geçici koruma altındaki Suriyeliler ve diğer statülerdeki yaklaşık 100 bin kişiye barınma, sağlık hizmetleri, gıda ve temizlik, ilaç gibi temel ihtiyaçların devlet tarafından karşılanması,
Şengal ve Kobanê’den gelenlere ev sahipliği yapan belediyeler başta olmak üzere yerel yönetimlere merkezi bütçeden yeterli ek ödeneğin tahsis edilmesi,
Acilen kış koşullarına uygun barınma olanaklarının yaratılması gerekir."
Urfa ili dışına giden göçmenlerin tespitlerinin yapılarak bulundukları yerde gerekli insani yardımların sunulmasını da isteyen Aktaş, Urfa'nın Afet bölgesi ilan edilmesi yönünde bir karar alınarak kamu olanaklarının hızla bölgeye ulaştırılmasını da talep etti.

08.12.2014