Lice'de katledilen Ramazan Baran'ın taziye ziyaretlerinde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, ''Kürt gençleri, AKP'nin kirli politikalarına karşı ve Kürt halkının özgürlüğü için kendi bedenlerini siper ediyorlar'' dedi.

Tuncel, ölümlerin son bulmasını isteyerek, "Onlar köleliği kabul etmeyip, bedel ödemeyi göze aldılar. Asimilasyon ve inkarı kabul etmediler, bir gelenek yarattılar. Biz de bu geleneğe sahip çıkmak zorundayız. Bize düşen görev bu geleneği devam ettirmektir. Eğer şimdi Rojava'da halkımız direniş gösteriyorsa, eğer Güney Kürdistan'da halkımız kazanımlarını elde edebiliyorlarsa, eğer Türkiye Kürdistanı'nda halkımız sokaklarda mücadele edebiliyorsa, bu bedel ödeyen gençlerimizin sayesindedir. Artık Kürtler genciyle, yaşlısıyla, kadınıyla, Kürt özgürlük mücadelesini başka bir aşamaya getirmiştir. Türkiye halkları artık savaş istemiyor, barış istiyor. Halkın talebi barıştır. Halkımız bugün Lice'de, Meskan'da sokakta özgürlüğü için direniyor. Eğer kendi kendimizi yönetebilirsek o zaman bu barış bizim olur. Ama her gün barış adı altında bize her gün zulmü dayatanların, yaşam alanını daraltanların, kalekol yapanların barışı, bizim barışımız değildir" dedi.

Tuncel, konuşmasının devamında Lice'deki direnişin büyük bir anlamı olduğunu da söyledi. Kürt halkının artık siyasetçilerden daha öncü rol aldığını, bu nedenle siyasetçiler olarak bu durumda bir özeleştiri vermek zorunda olduklarını belirten Tuncel, şunları söyledi: "Halk, bize gereken sorumluluğu hatırlatmıştır. Şimdi sıra bizim sorumlulukları yerine getirme zamanıdır. Biz demokratik siyasetin alanının açılmasını istiyoruz. Artık barış olsun. Biliyoruz barış süreci savaş sürecinden daha zordur. Bu anlamda her yerde örgütlenerek, mücadele etmek zorundayız. Örgütlü olmayanın eylemi olmaz. O yüzden şehitlere vereceğimiz en büyük cevabı direniş etrafından örgütlenmek ve gereken cevabı vermektir."

Çocukları PKK'ye katılan ailelerin Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önündeki eylemlerine de değinen Tuncel, "Çocukları dağa çıkan aileler, belediye önünde eylem yapmaya yönlendiriliyor. Biz de diyoruz ki gelin bırakın çocukların dağa çıkmasını, AKP hükümetini adım atmaya zorlayıp, dağdakilerin de inme koşullarını sağlayalım. Ailelerin tepkisi barış için direnen, bedel ödeyenlere değil, barış sürecinin bozulması için her türlü politikaya karşı yapılması gerekir. Barış için mücadele verelim, barışı altın tepside bize sunmayacaklarını biliyoruz" diye konuştu.

09.06.2014