İlk altı ayda 22’si çocuk en az 906 işçi hayatını kaybetti

Türkiye, iş cinayetlerinde Avrupa ülkeleri arasında açık ara birinciliği koruyor. Günde ortalama 3-4 işçi “kaza” olarak ifade edilen, ancak “taammüden cinayet” denecek olaylarda can veriyor. Çalışma hayatı adeta savaş alanına dönmüş durumda. 2017’nin ilk altı ayında 197 ölüm ile inşaat sektörü başta geliyor. 152 ölüm ile tarım ve 135 ölüm ile taşımacılık onu takip ediyor. Bu zaman diliminde oran olarak en çok can kaybı nedeni ise servis kazaları.

İktidar bu durumu kaderle izah etmeye çalışsa da, ölümlerin vahşi sömürü düzeninin sonucu olduğunu biliyoruz. İktidarının ilk yıllarından bu yana tüm ülkeyi bir şantiyeye çeviren, inşaat sektörü üzerinden ekonomiyi çeviren AKP rejimi, emek sürecini tamamen kuralsız hale getirmiştir. İnşaat sektörü üzerinden bitmez tükenmez kar hedefiyle işçilerin alın teri yağmalanmakta, açlık sınırının altında asgari ücret politikası ile emekçiler açlığa mahkum edilmektedir. Yüz binler, taşeron sisteminde düşük ücretli ve uzun çalışma saatlerine zorlanmaktadır. Geçtiğimiz günlerde kaldırılan hafta sonu tatili de, işçiye daha fazla can kaybı olarak dönecektir.

Tarım ve taşımacılığın ikinci sırada yer alması da mevsimlik işçilerin yaşadıkları dramın açık bir göstergesidir. Her yıl yaşadığı yerde çalışan ya da gurbet ellere ekmek parası için giden tarım emekçileri devlet baskısı yetmezmiş gibi, işveren tarafından da insanlık dışı koşullara mecbur bırakılmaktadır. Çadırlarda yaşamaya, kamyon kasalarında taşınmaya zorlanan yüz binler çarpık sistemin aynasıdır.

Bu tablonun kaderle, kazayla izahı mümkün değildir. Daha fazla sömürü daha fazla kar demektir. İktidar sermayeyi “abat” edebilmek için işçiyi “berbat” etmektedir. AKP, sömürü politikalarının en kararlı uygulayıcısıdır. Özelleştirmeler ile kamu kaynakları sermayeye peşkeş çekilmiş, esnek ve kuralsız çalışma, taşeron çalışma, iş güvencesiz çalışma, uzun süreli düşük ücretli çalışma mümkün hale getirilmiştir. İktidarın yeni hedefi ise kıdem tazminatı hakkıdır.

Çalışma yaşamını iktidarın ve patronların keyfiliğine terk eden ve kazanılmış hakları bir bir budayan AKP iktidarı iş cinayetlerinin temel sebebidir.

Emekçilerin de partisi olarak bu duruma sessiz kalmayacağımızı bir kez daha dile getiriyoruz. İş cinayetleri kader değildir. Tüm emekçileri, halklarımızı ve demokratik kamuoyunu bu felakete karşı birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz. 

Fatma Kurtulan
Halkların Demokratik Partisi
Eş Genel Başkan Yardımcısı
8 Temmuz 2017