
18 yıldır hukuk ve insan hakları ile bağdaşmayan yöntemlerle İmralı Adası’nda tutulan ve 2 yıldır İmralı Heyeti ile, 13 ayı aşkın süredir ailesi ile, 6 yıldır da avukatlarıyla görüştürülmeyen Sayın Abdullah Öcalan ve beraberindeki 3 hükümlü ağırlaştırılmış tecrit koşullarında hapsedilmektedir.
5 Nisan 2015 tarihinden sonra şiddetlenen tecridin yansımaları, Türkiye cezaevlerinin tümünde devlet görevlileri tarafından uygulanan işkence ve kötü muamele olarak vücut bulmuştur. Barış ve demokratik bir Türkiye için çözüm sürecinin mimarı ve baş aktörü olan Sayın Öcalan’ın tutulmakta olduğu koşullar, son günlerde sağlığına yönelik öne sürülen endişe verici bilgiler Türkiye cezaevlerinde bulunan binlerce siyasetçinin ve Kürt halkının kaygılanmasına neden olmuştur.
Sayın Öcalan’ın sağlığına ilişkin tatmin edici bir neden sunmayan bir başsavcının, aile ve avukat ziyaretlerini engellemek adına öne sürdüğü bahaneler de bu endişeleri gidermemiştir.
Adalet Bakanlığı’nın Sayın Abdullah Öcalan’ın sağlığına ilişkin öne sürülen iddialara yönelik devam eden sessizliği ise mevcut endişelerin artmasına neden olmaktadır. Bu nedenle Türkiye’nin dört bir yanında bulunan cezaevlerindeki onlarca tutsak ‘‘Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve bir heyetin derhal İmralı Adası’na Gitmesi’’ talebiyle açlık grevine başlamıştır.
Bu talebin karşılanmaması halinde oluşacak tüm sonuçların sorumlusu AKP Hükümeti’dir. Bu talep derhal karşılanmalı ve Sayın Öcalan’ın sağlığına ilişkin inandırıcı bilgiler temin edilmesi amacıyla ivedilikle bir heyetin İmralı Adası’na gitmesi sağlanmalıdır.
Ayşe Acar Başaran
HDP MYK Üyesi ve Batman Milletvekili
25 Ekim 2017