İş cinayetlerinin araştırılması ve engellenmesine ilişkin araştırma önergemiz

Grup Başkanvekilimiz Meral Danış Beştaş'ın giderek artış gösteren ve hiç önlem alınmayan iş cinayetlerinin araştırılması ve engellenmesi amacıyla TBMM'ye verdiği araştırma önergesi:

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

Giderek artış gösteren ve hiç önlem alınmayan iş cinayetlerinin araştırılması ve engellenmesi ile işçilerin sorun ve mağduriyetlerinin araştırılarak gerekli tedbirlerin alınması için Anayasa’nın 98. ve İçtüzüğün 104 ve 105. maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz ve talep ederiz.

GEREKÇE

Türkiye’de de iş kazaları ve iş cinayetleri ülke gündeminin en ciddi ve neticeleri itibariyle en can alıcı sorun alanlarından birisidir. Hiçbir denetimin söz konusu olmadığı işyerlerinde işverenlerin cezai sorumluluklarının da olmayışı iş cinayetlerinde artışın önemli kriterleri arasındadır. İşverenlerin hiçbir yaptırıma maruz kalmayışı işyerlerinde gereken önlemlerin alınmamasının da yolunu açmış ve bu durum neredeyse kanıksanma noktasına gelmiştir. Yasaların giderek işveren lehine uygulanması ile işçilerin can kayıpları ciddi boyutlara varmıştır.

TMMOB'a bağlı Makine Mühendisleri Odası'nın düzenlediği VII. Ulusal İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Kongresi" sonuç bildirgesinde Türkiye'nin iş cinayetlerinde Avrupa'da birinci, dünyada ise üçüncü sırada geldiği ifade edilmiştir. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin tespit ettiği verilere göre 2012 yılında 876, 2013 yılında 1.235’ten fazla işçi çalışırken yaşamını yitirmiştir. 2014 yılında önlenebilir sebeplere rağmen -en az- 1736 işçi yaşamını yitirirken, 2020 yılının Mart ayında 14’ü Koronavirüs nedeniyle olmak üzere en az 113 işçi hayatını kaybetmiştir. Mevcut iş cinayetlerine bir de korona etkisi eklenmesi işçilerin emeklerinin yadsındığı hakikatini de ortaya çıkarmaktadır.

Koronavirüs salgını nedeniyle evde kal çağrıları işcileri teğet geçmekte, üretimin devamı uğruna işçilerin canları feda edilmektedir. İşverenlerin almadığı önlemler nedeniyle gerçekleşen iş cinayetlerine bir de koronavirüs salgını eklenmiştir. Oysa sosyal devlet ilkesi gereği, işsizlik fonunda biriken mevduatların işçilere aktarılması ve işçilerin sağlık açısından kritik zamanlarda evde kalmaları sağlanması elzemdir.

Kuşkusuz birçok iş kazası incelendiği vakit, gerekli önlemlerin alınmadığı, işçilerin sağlıksız ve güvenliksiz koşullarda çalıştırıldığı görülmektedir. Ancak buna rağmen sorumlular; ceza mahkemelerinde taksirle adam öldürme yahut taksirle yaralama suçları ile yargılanmakta ve hatta çoğu kez mağdurun şikâyetini uygulanan baskı neticesinde geri alması üzerine haklarında yargılama dahi yapılmamaktadır. Hal böyle olunca meydana gelen iş cinayetlerinin sorumlularının ihmali fiilleri meşruluk kazanmakta, işveren ve işverenle birlikte hareket edenler şirket menfaatini insan yaşamından üstün tutarak gerekli önlemleri almamayı hak bilmektedirler. Nitekim büyük bir katliam olarak kayıtlara geçen Soma’da yüzlerce işçinin ölümü hadisesinde dahi olayın gerçek failleri yargılanmamış olması ve yargılananlara ise verilen cüz’i cezalar iktidarın iş cinayetlerine ve dolayısıyla emekçilere bakış açısını göstermektedir.

İş kazalarının meydana gelmesinde yüksek risk barındıran işyerleri ve iş kollarında ölüm yahut yaralama vakalarının gerçekleşmesi öngörülebilir olup işyerinde iş sağlığı ve güvenliği için gerekli önlemleri almayan, işçiye iş sağlığı ve eğitimi vermeyen işverenin doğabilecek iş kazalarında ihmali davranışından ötürü önemli oranda sorumlu olduğu kabul edilmemekte, buna ilişkin çalışmalar yürütülmemektedir. Mevsimlik işçilere dair hala yasal düzenlemeler hayata geçirilmediği için çok daha vahim bir tablo mevcuttur. Çoğu güvencesiz yöntemlerle yaptıkları seyahatlerde yaşamını yitirirken çalışma koşulları da son derece güvencesizdir. Yine kayıt dışı ve güvencesiz koşullarda çalıştırılan göçmen ve sığınmacıların maruz kaldıkları mağduriyetler dikkate dahi alınmamaktadır.

Koronavirüs nedeniyle herkesin evde kaldığı bir dönemde çalışmaya zorlanan işçilerin maruz kaldıkları hak ihlalleri ile artan iş cinayetlerinin araştırılması ve alınacak önlemlerin belirlenmesi elzemdir. İşçilerin büyük mücadelesi neticesinde Emek ve Dayanışma Günü olarak kutlanan 1 Mayıs dolayısıyla işçilerin çalışma koşulları ile yaşam hakkı ihlallerinin araştırılması için Anayasa’nın 98. ve İçtüzüğün 104 ve 105. maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını talep ediyoruz.

30 Nisan 2020