
Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş, katıldığı Konya mitinginde, 13 yıllık iktidarı sürecinde kendileri dışındaki tüm kimlik ve inançları düşman olarak kabul eden AKP hükümetinin, demokrasi adına hiçbir sorunu çözmemesi üzerinde durdu. Konuşmasında yine bu ülkede çok zor günlerde büyük mücadeleler vermiş İslami siyasal kişilikler ve çizgilere, AKP'nin lüks israfına ve yolsuzluklarına karşı "Neden sessiz kaldıkları?" sorusunu yönelten Demirtaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katıldığı açılışlarda AKP'ye oy toplamasını ise kendisine has üslubuyla eleştirdi.
Konya İl Örgütümüz tarafından organize edilen miting, Eş Genel Başkamız Selahattin Demirtaş’ın da katılımıyla Kültür Park Meydanı'nda düzenlendi. Miting alanına "Yeni Yaşam için özgürlüğümüzü örgütlüyoruz" yazılı dev bir pankart asıldı. Yine alana gelenlerin "20 yıllık kuruyemişçiyim böyle çerez parası görmedim", "Sen Maho Ağa'sın yanındaki de Bilo" şeklinde pankartlar taşıması dikkat çekti.
Miting, Konya milletvekili adaylarımızın sahneye çıkıp, alanı dolduranları selamlamasıyla başladı. Kısa bir konuşma yapan milletvekili adayımız Serap Kaya, kadın düşmanı bir hükümetle mücadele ettiklerini belirterek, "HDP'nin çizgisinde kadının yanında olmak var. Tecavüzü kadına mubah gören bir devletin, adaleti olmayan bir devletle karşı mücadele edenler HDP ile buluşuyor. 7 Haziran'da, o barajları kadınların mücadelesiyle yeni bir yaşam için kuracağız" dedi. Milletvekili adayımız Battal Odabaşı ise, HDP'nin Mevlana'nın tarif ettiği gibi bir yaşam kurmak istediğini dile getirip, "Mevlana'nın dediği gibi ekmeği bol üreteceğiz ve adil bir şekilde bölüştüreceğiz. İşte bu meydanı bu düşünce dolduruyor" ifadelerini kullandı.
Tek bir kişinin kendi çıkarları, hırsları uğruna ülkemizi felakete sürüklemesini izin veremeyiz
Tek adam mı ‘ileri demokrasi’ mi
Adaylarımızın yaptıkları konuşmalar sonrası söz alan Selahattin Demirtaş, Konya halkını selamlamasının ardından konuşmasına Mevlana'yı anarak başladı. Ardından AKP'ye yüklendiği konuşmasında, AKP'nin tüm kadrolarının tek bir kişiyi başkan yaptırmak için seçim çalışması yürüttüğünü belirten Demirtaş, "Tek adam sistemini ülkemizde 'İleri demokrasi' adı altında yutturmaya çalışan bir yapı var. 7 Haziran'da ki tercihler ya özgürlükten ya diktatörlükten yana olacak. Biz istiyoruz ki bunca acıya rağmen, cumhuriyet tarihi boyunca yapılmış hatalara rağmen artık geldiğimiz noktadan geriye gidiş olmasın. Tek bir kişinin kendi çıkarları, hırsları uğruna ülkemizi felakete sürüklemesini izin veremeyiz" dedi.
Davutoğlu'nun kendine hayrı yok
AKP hükümetinin bir kez daha tek başına iktidar olması durumunda Başbakan Davutoğlu'nun bugün meydanlarda vaat ettiği hiçbir şeyi yerine getirme şansı kalmayacağını da söyleyen Demirtaş, şunları söyledi: "Anayasayı yapma şansınız yok. Seçim beyannamesindeki AKP vaatlerinden hiçbirini hayata geçirme şansınız yok. Çünkü başkanlık sistemi gelirse, ortada hükümet diye bir şey kalmayacak. Kendi kendini yok etme, kendini inkar etme kampanyası yürütüyorlar. Bütün kampanya aslında başkanlık için oy isteme üzerine kurulmuş olmasına rağmen Ahmet hoca kendini yok edecek bir seçim kampanyasına figüran oluyor. Bu seçimde en çok da ona üzülüyorum. O kadar da koşturup terliyor, kimin için? Kendine bir hayrı yok. Seçim kazansa başbakanlık gidecek, seçimi kaybetse istifa edecek. Yine başbakanlık gidecek. Onun durumu en zoru. Allah ona yardım etsin. 7 Haziran akşamı onu bu zulümden kurtaracağız."
13 yıldır aynı yalan
Demirtaş, 13 yıllık iktidarı döneminde kendileri dışındaki tüm kimlik ve inançları düşman olarak kabul eden AKP hükümetinin demokrasi adına hiçbir sorunu çözmemesi üzerinde de durdu.
2002 yılında AKP'yi iktidara taşıyan seçim beyannamesindeki demokrasi vaatlerinin hiçbirinin hayata geçirilmediğini vurgulayan Demirtaş, "Yeni Anayasa onların sözüydü, 13 yıldır yapmadılar. Kürt sorunun çözeceği dediler, 13 yıl sonra 'Kürt sorunu yoktur' noktasına geldiler. Alevi sorunu, AB, Kıbrıs, Türkiye'nin komşularıyla olan sorunlar… Hangi biri
7 Haziran’da bir ilacımız var. Bir merhem bulduk onun adı Halkların Demokratik Partisi
İslami hareketlere 'sessizlik' eleştirisi
Demirtaş, konuşmasının devamında Türkiye'deki İslami hareketleri, AKP'nin İslam'a verdiği zarara karşı sessiz kalmakla da eleştirdi. "Ben çok merak ediyorum neden bu kadar suskunlar. Bu ülkede çok zor günlerde büyük mücadeleler vermiş İslami siyasal kişilikler ve çizgiler var. Onlar AKP iktidara gelip saraylarda yaşasınlar, lüks ve israfla yaşasınlar, ayakkabı kutsunu doldursunlar diye mücadele etmediler. Onlar neden bu kadar sessiz kalıyorlar" diye soran Demirtaş, içerisinde bulunan günün tam da buna karşı isyan etme günü olduğunun altını çizdi.
Demirtaş, “Biz size para çalın diye, biz size bu ülkede sultanlık yaratın diye, padişah olun diye oy vermedik demesi lazım. Ve muktedir olarak güç zehirlenmesi yaşamış iktidarlar, halk tarafından denetlenmezse, frenlenmezse, halk onları cezalandırmazsa o zaman ortaya felaket çıkar. İşte 7 Haziran bunun fırsatıdır. Ele geçirdiği güçle başı dönmeye başlamış olanlara, 7 Haziran’da bir ilacımız var. Bir merhem bulduk onun adı Halkların Demokratik Partisi” dedi. Konuşmasını AKP’nin din üzerinden yaptığı siyasetin artacağından bahsederek devam eden Demirtaş şöyle söyledi: “Söylemeye gerek yok hırsız her yerde hırsızdır. Huylu huyundan vazgeçmiyor maalesef.Görün; bugün-yarın Ayasofya tartışmasını da açacaklar. Belki gidecekler Cuma namazlarını seçim kampanyasının parçası haline getirecekler. Bunların tarzı budur.”
Evde konserve yufka mı açacaksınız Cumhurbaşkanı'nı çağırın
Cumhurbaşkanı Erdoğan için "Maşallah ülkenin cumhurbaşkanı değil, açılıştan sorumlu müdürü" tanımlamasında bulunan Demirtaş, sonrasında ise şunları söyledi: "Açılışların tamamı da uyduruk. Bak evde, kahvede gazoz açacaksanız davet edin gelir. 'Gazoz açılacak' deyin, gelir. Hiçbir fırsatı kaçırmaz. Evde konserve, yufka mı açacaksınız Cumhurbaşkanı'nı çağırın. AKP propagandası için, içinde açılış olan hiçbir şeyi kaçırmaz. 77 milyonun cumhurbaşkanına bakar mısınız? Bu kadar panik, korku ecele fayda etmez. 7 Haziran'da buna karşı iyi bir cevap vereceğiz."