İslamda Emek, Barış ve Adalet Kampanyası başlattık

Eş Genel Başkanımız Mithat Sancar, partimizin düzenlediği “İslam’da Emek, Barış ve Adalet” kampanyasının başlatıldığı etkinlikte kampanya ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Etkinlikte Halklar ve İnançlar Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcımız Tülay Hatimoğulları’nın açılış konuşmasından sonra kampanya metinleri okundu. Ardından kürsüye gelen Sancar, şunları söyledi:

Hevalên heja mevanên ezîz ez we hemûyan bi dilgermî silav dikim, hûn hemû bi xêr hatin. Değerli arkadaşlar hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. Bu değerli etkinliğin hayırlı olmasını diliyorum. Halklar ve İnançlar Komisyonu Demokratik İslam Masası son derece önemli bir çalışma ve uzun süreli hazırlıklar sonucu bugün bir kampanya startını verdi. Bu sürede yoğun çaba harcandı, önemli katkılar sunuldu ve böyle bir kampanyaya kolektif emekler verildi, emeği geçen bütün arkadaşlarımıza parti yönetimi adına teşekkürlerimi sunuyorum.

İktidarın en çok istismar ettiği alan din ve inançlardır

İslam’da Emek, Barış ve Adalet kampanyası öyle bir dönemde başlatılıyor ki pek çok açıdan ülkenin yol ayrımına gelmesinde doğru yolu gösterici bir ışığı da hep birlikte yakmayı sağlayacaktır. Bu yol ayrımında mevcut iktidarın en çok istismar ettiği alan din ve inançlardır. Bu istismarı önlemek ve inançların barış, emek ve adalet konusunda doğru yolu, güzeli ve iyiyi göstermesine katkı sağlamak son derece değerli bir hedeftir. Dinlerin barış, sevgi ve adalet amacıyla ortaya çıktıklarını siz alimler de burada bulunan kardeşlerim de dile getirdiniz. Yola çıkış sevgi, adalet ve barış için olmuştur, fakat dinlerin zulüm, sömürü ve savaş için kullanılmasının da örnekleri çok fazladır. Dinler tarihi bir yandan iyilik, adalet, sevgi için mücadele tarihi iken; bir yandan da dinlerin zulüm, sömürü ve savaş için kullanılma tarihidir. Bu tarihi Ortaçağ'da çok kanlı örneklerin yaşanmasına yol açmıştır. Mesela 30 yıl Savaşları din ve inanç adına yürütülmüştür. 1618’den 1648’e kadar Avrupa’nın tamamını kasıp kavuran savaşların görünüşteki sebebi inançlar arasındaki farklılıktır.

Dinin bir iktidar oluşturma aracı haline getirilmesinden en büyük zararı yine din görmüştür

Adaletsizliğe Ortaçağ'dan ağır bir örnek vermek gerekirse akla ilk gelen engizisyondur. Bir din adına zulüm sistemi kurulmuş ve en ağır adaletsizlik örnekleri yaşanmıştır. Günümüze gelirsek karşımıza yine benzer bir tablo çıkıyor. Özellikle son 10-15 yılda bölgemizde Orta Doğu'da yaşanan kanlı çatışmaların temelinde de İslam'ın bir iktidar ve hakimiyet aracı olarak istismar edilmesi çok önemli rol oynuyor. IŞİD ve El Nusra gibi yapıların ve onlara destek verenlerin amacı dini kullanarak kendi iktidar düzenlerini kurmaktır. Ne zaman ki din bir iktidar oluşturma ve koruma aracı haline getirilirse en büyük zararı başta dinin kendisi ama bütün samimi insanlar yaşamıştır.

Din adına hareket edenler o dini dayatmayı reddetmelidir

İnsanlığa bu zihniyetin verdiği, yaşattığı tahribatlar da çok büyük olmuştur. Bütün örneklerde en çok üzerinde durmamız gereken nokta da şudur. Bir inanç, bir din adına hareket edenler eğer barışı, özgür yaşamı istiyorsa o dini ve inancı dayatmayı reddetmelidir. Esas olan budur. 

Kampanyamızın amacı bütün inançların eşit yaşayacağı bir gelecek kurmaktır

Bu kampanyanın amacı bir yandan İslam dininin iktidarların tahakküm ve sömürü aracı olarak kullanılmasının önünü kesmek ve bütün inançların eşit ve özgür yaşayacağı bir geleceği kurmanın temellerini atmaktır. Emek ne kadar değerli bir varlık, bunu hem İslami hem de diğer inaçların kaynaklarında okuyabiliriz. Emeğin değerine karşı en büyük saldırı sömürü düzeninin insafsızca işletilmesidir. Sömürü, emeği değersizleştirme, insanı hiçleştirme mekanizmasının en önemli dişlisidir. Eğer adalet istiyorsak, eşit değerde birlikte yaşamak istiyorsak, bütün hakları teslim edecek yolu da inşa etmek zorundayız. 

Dini sömürünün meşruluk kaynağı olarak kullanmak günahtır

Dini sömürünün bir perdesi ve meşruluk kaynağı olarak kullanmak günahtır, ayıptır hatta suçtur. Sömürü düzenine karşı çıkış ve emeğe değerini vermek dinlere ve inançlara saygının bir gereği olarak görülebilir. Bu konuda istismarın en çarpıcı örneğini Amasra'daki maden katliamında yaşadık, ondan önce Soma Katliamı'nda da benzer bir durum yaşamıştık. AKP’nin Genel Başkanı ölümleri fıtratla açıklamıştı, şimdi de kader planı kavramını kullanarak asıl sebeplerin üstünü örtmeye çalışmaktadır. Bir yandan insanlara sabır ve tevekkül telkin edilirken diğer yandan ülkenin ortak kaynakları müşterek değerleri bir avuç sermayedara peşkeş çekiliyor. Saray'ın israf ve lüksüne tahsis ediliyor. Bu haramdır, günahtır, aynı zamanda suçtur.

HDP’den ürkmelerinin nedeni bu düzene gerçek bir alternatif sunuyor olmasıdır

İşte dinin bu şekilde hele İslam dininin bu şekilde kullanılmasına karşı HDP inançların özgürlüğü ve eşitliğini kararlılıkla savunan bir programı başından kuruluş temeli olarak ilan etmiştir. Dinlerin ve inançların istismarını önleyecek özgürlükçü laiklik ilkesini benimsemiştir. İktidarın dinleri kullanmasını, dinlerin iktidar için araç olarak kullanılmasını engellemek ancak bu ilkelerle mümkün olabilir. Bizler eşit yurttaşlığı savunurken tam da çoğulcu özgürlükçü ve eşit bir yaşamı savunmuş oluyoruz. Bütün inançların eşit ve özgür, bütün hakların eşit ve özgür yaşadığı bir geleceği kurmayı hedefliyoruz. Bizlerin bu yolda bugüne kadar harcadığı çabaları tek tek anlatmaya gerek yok. İktidarları en çok ürküten şey samimi ve gerçek anlamda inançlara saygıyı, inançların eşitliğini ve özgürlüğünü savunan böyle büyük kitleden güçlü bir örgütlenmenin varlığıdır. HDP’den ürkmelerinin nedeni bu düzene gerçek bir alternatif sunuyor olmasıdır. Bizler bundan vazgeçmeyeceğiz.

Seydaların, alimlerim bizlere ve topluma yol gösteren fikirleri ve çabaları çok önemlidir

Din ve inançlar adına toplumu tekleştirme, kimlikleri ve dinleri inkar etme politikalarını teşhir etmeye devam edeceğiz. Ayrımcılığın her türünü reddeceğiz, her alanda ortadan kalkması için mücadelemizi devam ettireceğiz. Bu konuda sizlerin seydaların, alimlerim, bizlere ve topluma yol gösteren fikirleri ve çabaları çok önemlidir.

Suçlarını, günahlarını, yolsuzluklarını, zulümlerini örtmek için dine sığınıyorlar

Önümüzde seçimler var, seçimlere giderken toplumu inanç üzerinden, din üzerinden kutuplaştırma yöntemlerini bu iktidar yoğunlaştıracağını açıkça gösteriyor. Varlığını sürdürebilmek için bu ayrıştırmaya ve kutuplaştırmaya ihtiyaçları var. Suçlarını, günahlarını, yolsuzluklarını ve zulümlerini örtmek için dini istismar etmeye devam edecekler. Bizler de dinin gerçek değerlerinin, bu iktidarın uygulamalarına karşı olduğunu sizlerin yardımı ile topluma daha fazla anlatmaya çalışacağız. 

AKP kanadına oy veren mütedeyyin yurttaşlarımız bu rejimden rahatsızdır. Ama gerçek, güvenilir bir iktidar arayışında olduklarını da biliyoruz. Herkesin kendi inancını özgürce yaşayacağı; bütün inanç ve farklılıkların bir arada barış içinde bulunacağı alternatif vardır. O alternatif buradadır. O alternatif bu fikirler etrafında emek sarfeden çalışma yürüten binlerce, onbinlerce emekçinin yarattığı güzel gelecek tasavvurundadır.

İktidarın kurduğu rejim haram rejimidir

Bu iktidarın kurduğu rejimi haram rejimi olarak nitelendirmek mümkün, despotik, otoriter diyebilirsiniz, hepsi doğru ama aynı zamanda bir haram rejimi kurmuştur. Sömürüyü mübah gören ve teşvik eden ve hatta sömürüden esas olarak nemalanan bir rejim haram rejimidir. Ayrımcılık yapan, inançlar arasına nifak sokmaya çalışan, farklı kimlikleri birbirine karşı kışkıştan politikalar aynı zamanda haramdır. Yalanda sınır tanımayan zihniyet aynı zamanda haramdır. Bu rejim bi haram rejimidir. Kurulan yönetim de bir haramiler sultasıdır. İşte harama ve haramilere adaletsizliğe ve sömürüye, savaşa ve düşmanlığa karşı gerçekten barışı, özgürlüğü, eşitliği, savunacak güçlerin buluşmasına ihtiyaç vardır. Bu güçlerin buluşması bu inkarcı, sömürücü, savaşçı haram sistemini de haramiler sultasını da sona erdirecektir. 

Bu yolda başarı kazanacağımıza yürekten inanıyorum. Bu kadar inançla ve fedakar insanların bu yolda kararlılıkla her türlü baskıya rağmen yürümesi başarıyı getirecektir. Yolumuz açık olsun, Allah yardımcımız, Hızır yoldaşımız olsun. Bu kampanyamız hayırlar yaratsın. 

23 Ekim 2022