Son günlerini idrak etmekte olduğumuz ve Kur’an’ın adeta doğum ayı olan Ramazan-ı Şerif’e veda ediyoruz.
Ortadoğu coğrafyası ve üzerinde yaşadığımız gezegen büyük çevresel tufanlar, siyasal ve toplumsal krizlerle her geçen gün daha şiddetli sarsılmalara maruz kalıyor. Kutsal zamanlar bugünlerde bizlere sorumluluğumuzun ne kadar büyüdüğünü hatırlatıyor, çok daha temkinli ve sabırlı, çok daha dikkatli ve hakkaniyetli davranmayı öğütlüyor.
Hele hele ülkemizde bırakalım kapanmamış veya sarılmamış yaraları, henüz bakılmamış nice yaralarımız kanamaya devam ederken, seyirci kalmanın bile ne kadar büyük bir zulüm olduğunu söylemeye gerek var mı?
Önümüzde bin aydan daha hayırlı, yani bir ömre bedel Kadir Gecesi ve sonra da sevinç ve barışın büyük günü olarak kabul görmüş Ramazan Bayramı bulunmaktadır. Kadir Gecesi nasıl değerin ve hakkın bilinip tanınmasını hatırlatıyorsa, bayram da barış ve kardeşliğin hatırlatıcısıdır. Değerlere sahip çıkarken, vahiyin hedefi olan tevhit ve adalet ile şirk ve zulüm tahakkümüne meydan okumayı da unutmayacağız.
Partimizin başta Eş Genel Başkanları olmak üzere, milletvekillerimizin, belediye başkanlarımızın, değerli emektarlarımızın ve daha nice nahak yere tutuklanarak cezaevlerinde tutulan mağdurların vicdanlarındaki sessiz çığlıklarla adeta Arşı Âla’nın lerzeye geldiği bugünkü merhale, elbette bir ezel ebed merhalesi olmayacak ve bu da büyük bir dayanışma, mücadele ve halkımızın dualarıyla aşılacaktır.
Bu buruk ama kararlı duygu ve düşüncelerle başta cezaevinde olan arkadaşlarımız olmak üzere bütün halkımızın Kadir Gecesi ve Ramazan Bayramı’nı tebrik eder, yeryüzünde haklarından mahrum bırakılmış tüm sömürülen ve ezilen mazlumlar için kurtuluşu müjdeleyen günler olmasını temenni ederiz.
Nimetullah Erdoğmuş
Halkların Demokratik Partisi
MYK Üyesi ve Diyarbakır Milletvekili
20 Haziran 2017