23 Haziran seçimlerine ilişkin seferberlik ilan eden 30’dan fazla milletvekillimiz, MYK ve PM üyelerimizi İstanbul’da görevlendiren partimiz aynı zamanda örgütlenme çalışmalarını da sürdürüyor.
Örgütlenme Komisyonumuz tarafından alınan bölge konferansları kararı doğrultusunda ilki Çukurova’da gerçekleştirilen bölge konferanslarının ikincisi Karadeniz’de gerçekleştirildi. Samsun’da yapılan konferansa Artvin, Rize, Trabzon, Giresun, Ordu, Sinop, Amasya, Çorum, Zonguldak ve Tokat’tan delegeler katıldı.
Örgütlenmeden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcımız ve Dersim Milletvekilimiz Alican Önlü, MYK üyemiz ve İzmir Milletvekilimiz Murat Çepni, MYK üyemiz Hüseyin Taka ve Kadın Meclisi Üyemiz Nadiye Gürbüz merkezi düzeyde konferansa katılan isimler oldu. Siyasal gelişmeler, örgütlenme sorunlarının tartışıldığı konferansta Alican Önlü, Karadeniz’in HDP projesi açısından önemine işaret etti. Karadeniz’in tarihsel olarak sol, sosyalist bir kimliğe sahip olduğuna işaret eden Önlü, yıllar içerisinde geliştirilen milliyetçi saldırılarla 12 Eylül darbesi ile Karadeniz’in bu kimliğine müdahale edildiğini söyledi.
Türkiye’nin kaderini İstanbul, İstanbul’un kaderini Karadeniz ve Kürtler belirleyecek
HDP fikriyatının Karadeniz’de örgütlenmesinin de önemine işaret eden Önlü şunları dile getirdi:
“Bölgemizde önemli değişimler yaşanıyor. Yeni sürecin karakteri şudur: Hem Orta Doğu hem Türkiye hem de Kürdistan'da yaşanan değişimde eski ve yeni statükocu anlayışa karşı bir üçüncü güç ve alternatif ortaya çıktı. Bu genel olarak Öcalan’ın temsil ettiği fikir olarak karşımızda duruyor. Türkiye seçimlerinde de iki güç çatışıyor ama üçüncü demokratik seçenek HDP ve demokrasi güçleridir. Bizim açtığımız yol ve seçenek Türkiye’yi demokratikleştirecek bu 3’üncü seçenektir.
İstanbul seçimleri bu açıdan çok çok önemlidir. İstanbul seçimleri Türkiye’nin kaderini belirliyor. Ama İstanbul seçimlerinin kaderini de Kürtler ve Karadenizliler belirleyecek. Bu tesadüfi bir durum değil. O yüzden Karadeniz ile Türkiye’de demokrasi mücadelesinin öncülüğünü yapan Kürtler arasında kurulan duvarların kırılması, bu iki kesimin yakınlaşması Türkiye’yi değiştirecek ve demokratikleştirecektir. Mesele bu kadar önemlidir. HDP yeni dönemde sadece kaybettiren değil aynı zamanda inşa eden bir misyona sahiptir. Biz eskiyi yıkarken yeniyi inşa etmeye çalışıyoruz. Bu yeniyi inşa süreci de kurulacak olan güç birlikleri ve ittifaklarla mümkün olacaktır.
Kürtlere ve diğer halklara katliam dayatan Topal Osman sadece Kürtleri değil Karadeniz halkını da katliama uğratmıştır. Bu zihniyet Karadeniz’deki kültürleri talan etmiştir. 12 Eylül’den sonra da Karadeniz’in sol-sosyalist damarını hedef alınmıştır. Karadeniz’i tekçiliğin, inkarın milli bahçesi haline getirilmeye çalışılmıştır. Biz de HDP’nin fikriyatı ile Karadeniz’in kendi gerçek kimliğine kavuşmasını sağlamaya çalışıyoruz. Çabamız bunun örgütünü oluşturmaya yöneliktir.”
15 Haziran 2019