Kemalbay: Türkiye halkları yeni bir yaşamı hak ediyor

Eş Genel Başkanımız Serpil Kemalbay'ın Mezopotamya Ajansına verdiği röportaj:

İSTANBUL - 2018'de hedeflerinin kazanmak olduğunu belirten HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, "2018'den umutluyuz. Türkiye halkları yeni bir yaşamı hak ediyor. Tüm kimliklerin, inançların özgürce yaşaması için Türkiye halklarının HDP'ye ihtiyacı var" dedi. 

Hakların Demokratik Partisi (HDP), 11 Şubat'ta Ankara'da 3. Büyük Olağan Kongresi'ni gerçekleştirecek. HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, kongre sürecine dair Mezopotamya Ajansı'na (MA) değerlendirmelerde bulundu. 

HDP'nin radikal demokrasi açısından Türkiye'nin dönüşümünde önemli bir etken olduğunu dile getiren Kemalbay, "Bugüne kadar yaşanan baskılar, yok saymalar, inkar etmeler, anti demokratik uygulamalar karşısında milyonlarca insan 'yeni bir yaşam istiyoruz. Demokratik bir yaşam istiyoruz. Halkların eşit ve özgür yaşamından yanayız' dediklerini gördük. Elbette bu 5 yılda büyük bir çabayla oldukça zengin ve renkli kampanyalarla halklarla buluştuk. 7 Haziran'da da bu çabalar 6 milyonu aşkın oy ile kendini gösterdi" dedi. 

HDP'nin Türkiye'deki bütün kimlikleri, inançları, emek, doğa yapılarını, kadınları, ezilenleri, LGBTİ'leri bir araya getirdiğini kaydeden Kemalbay, "Bunlarla bir program ve ilkeler etrafında yeni bir yaşam tarifi yaptı. 7 Haziran'da iktidarı indirdi. Bu çok önemli. Bunun arkasında artık ülkenin HDP fikriyatıyla yönetilmesi geliyordu. Bu noktada da savaş, çatışma ve faşizm kuralları işlenmeye başlandı" diye konuştu. 

'HDP ÖNCÜLÜĞÜNÜ YAPIYOR'

"Bir kesimin, bir ulusun, bir inancın iktidarı, geride kalanların aslında ötekileştirilmesiyle ancak mümkün olabilir. Onların taleplerinin bastırılmasıyla mümkün olabilir" diyen Kemalbay, HDP'nin tüm bu farkları ortadan kaldırmak istediğini söyledi. HDP'nin sadece toplumun bir kesimi için değil, tüm kesimleri için demokratikleşmeyi ön koşul olarak kabul ettiğini ve bu temelde çaba gösterdiğini ifade eden Kemalbay, "Birlikte eşit, özgür bir yaşam talep ediyor. Sizin muhafazakar değerleriniz yüzünden bir başkasının özgürlüklerini ortadan kaldıramazsınız, kaldırmamalısınız. Ya da benim yaşamak istediğim yaşam tarzı sebebiyle sizin inancınızı baskılayamam, yok sayamam. Dolayısıyla radikal bir demokrasi anlayışının, değerlere dayanan, halklara dayanan bir demokrasi anlayışının gereği olarak demokratik bir toplum yaratmak göreviyle karşı karşıyayız. HDP bu bayrağın öncülüğünü yapıyor. Bunun karşısında eskide kalmış olan, geride kalmış siyaset anlayışı ise statükoya, tekçilik zihniyetine, militarizme, milliyetçiliğe sarılarak ayakta kalmaya çalışıyor. Bugün son sözünü ettiğim zihniyetin yenildiğini görüyoruz. OHAL ve KHK'ler olmazsa, onların ipine sarılmazlarsa bu iktidar kendini sürdüremiyor. O yüzden şimdiden sandığı imkansızlaştırmaya çalışıyor. Bir korku ve savaş iklimi içerisinde kendisini devam ettirtmek istiyor. O yüzden demokratik bir seçimden yana tavır almıyor. Halkların iradesinin yansıdığı bir iktidar ya da yönetim anlayışı bu halkların farklılarını temsil eden bir anlayış olmak zorundadır" diye konuştu. Kemalbay, "Herkes için özgürlük, herkes için demokrasi, herkes için barış diyorsak bunun yolu HDP fikriyatı etrafında buluşmaktır" dedi. 

'BİZ NE YAPACAĞIZ TELAŞINDA DEĞİLİZ'

Medya ambargosuyla OHAL ve KHK'ye alıştırılmak istenen bir toplum yaratılmaya çalışıldığını vurgulayan Kemalbay, bu süreçte en çok direnenlerin kadınlar olduğunu söyledi. "Onlar saldırıyor, biz ne yapacağız" telaşında olmadıklarını dile getiren Kemalbay, "Türkiye'de bu anti demokratik ortam, darbe ortamı yokmuş gibi bir ortam yaratılmaya çalışılıyor. Öncelikle biz bu ortama alışmamalıyız. Biz kazandığımız hakları asla vermeyeceğiz. Bu toplumu gerçek anlamda demokratikleştirecek bir stratejiyi, yol haritasını hayata geçireceğiz. 'Onlar saldırıyor, biz ne yapacağız' telaşında değiliz. Biz bu anti demokratik, faşist iktidarı indirmekte kararlıyız. Kadının siyasete katılması açısında büyük bir devrim yaptık. Bütün örgütlenme mekanizmaları içerisinde kadınlar görünür kılındı. AKP-Erdoğan iktidarı en çok kadın cephesinde bize saldırıyor. İlk kadın vekillerin vekilliği düşürüldü. Kadınlar bu ülkede faşizme karşı direniş umudu olduğunu bize gösterdi. Sadece HDP'li kadınlar değil, toplumun bütün kesimlerinden kadınlar özellikle toplumsal çürüme karşısında erkek şiddeti, devlet şiddeti karşısında seslerini yükseltiyorlar. Sokaklarda, meydanlarda seslerini yükseltiyorlar" ifadesinde bulundu. 

Faşizme karşı direnişin öznesinin kadınlar olduğunu dile getiren Kemalbay, "Yeni yaşamın temsilcisi olacak olan kadınlarız. Bir yandan faşizmi yıkmak istiyoruz, bir yandan ise yeni yaşamı kuruyoruz" dedi.

'HAMLE YAPMAMIZ GEREKİYOR'

Kemalbay, HDP'nin daha büyük bir atılımla faşizmin saldırıları karşısında mücadeleyi ileri taşıması gerektiğini kaydederek, HDP üzerindeki baskılara dikkat çekti. "Büyük bir kuşatma, abluka ve saldırıya karşı direnişin temsilcileriyiz" ifadesinde bulunan Kemalbay, "Fakat şu bir gerçek. Sadece ayakta durarak, direnerek faşizm yenilmiyor. Aynı zamanda tüm toplumsal dinamikleri bir arada tutmak ve daha ileriye atılmak, büyük bir hamle yapmak, saltanatı-sarayı yıkacak bir hamle yapmamız gerekiyor. Halklarımızın bizden istediği budur. 3. Olağan Büyük Kongre’ye giderken böyle bir görev ile karşı karşıyayız" değerlendirmesinde bulundu. 

'KONGRE SALONUNDA OLMALIYIZ'

On binlerin buluştuğu bir kongre yapmayı planladıklarını kaydeden Kemalbay, "Farklı görüşlerle, halaylarla, horonlarla, zeybeklerle, sloganlarla, taleplerle ve hem kendimize olan özgüvenimizle gelecekte yaratmak istediğimiz yeni yaşama olan bağlılığımızla kongre salonunda olmalıyız, kongreye güç katmalıyız. Var olan itirazlarımızı kongreye taşımalıyız ve çözümleri konusunda irade ortaya çıkarmalıyız" dedi. 

'ÇATIRDAYAN ÇÜRÜYEN BİR İKTİDAR'

2018 yılının çok kritik bir yıl olduğunu kaydeden Kemalbay, "Bu da bizim kongreyi çok stratejik yapıyor. AKP-Erdoğan rejimi sürekli 2019'u referans vererek seçim sürecinden bahsediyor. Onların bahsettiği bu OHAL ve KHK ile yönetim anlayışına Türkiye halklarını alıştırmak istiyor. Kendi ittifaklarını da yarattı, biz buna bir ittifakta demiyoruz. Bahçeli ile Erdoğan ruh ikizi gibiler. İkisi de darbe ürünü partiler. Buradan aldıkları güçle Türkiye halklarını ezmeye çalışıyorlar. Bu ittifaklar 2018 yılında kendisini sürdürmeye çalışıyor. Çatırdayan, çürüyen bir iktidar ile karşı karşıyayız. Çürüme kokusu her yerden geliyor" değerlendirmesinde bulundu. 

'2018 YILI KAZANMA YILI OLMALI'

Kemalbay, "2018 yılı bir yandan faşizmin kendisini daha çok kurumsallaştırmaya çalıştığı bir yıl ama aynı zamanda faşizmin daha çok zayıfladığı, çatırdağı bir yıl olacak. Yeter ki biz burada şimdiye kadar yürüttüğümüz mücadeleden daha fazla bir mücadele enerjisi ortaya koyalım. Bunu yapabiliriz. Biz daha öncede darbe süreçlerine tanık olduk. Ama 2018 yılı bizim için kazanma yılı olmalı" dedi. 

'DEMOKRASİ CEPHESİNİ GÜÇLENDİRECEĞİZ'

Türkiye'de demokrasi cephesinin güçlenmesi için kuruldukları ilk andan itibaren çaba sarf ettiklerini kaydeden Kemalbay, "Toplumun daha geniş bir kesimini var olan cephe içerisinde olmasını sağlayabiliriz. 'Dokunulmazlıklar Anayasa'ya aykırıdır ama evet diyeceğiz' demek aslında bu faşist iktidara yol vermek anlamına gelir. Bu hatanın işlenmemesi gerekiyordu. İşlendi ise de sonrasında tam tersi adımlar atılması gerekiyordu. Bunu ifade etmeden neden demokrasi güçleri bir araya gelmiyor sorusunun cevabını da veremeyiz" dedi. Demokrasi mücadelesinde herkesin ortaklaşması gerektiğini ifade eden Kemalbay, demokrasi cephesinin güçlenmesi için bundan sonra da mücadele edeceklerini söyledi. 

'HALKLARIN HDP'YE İHTİYACI VAR'

Kemalbay, "2018'den umutluyuz. Umudumuzu hiçbir zaman kaybetmedik. Türkiye demokratikleşecek, bu kireçlenmiş iktidarlara mahkum değil. Türkiye halkları yeni bir yaşamı hak ediyor. Tüm kimliklerin, inançların özgürce yaşaması için Türkiye halklarının HDP'ye ihtiyacı var" şeklinde konuştu. 
 
Röportaj: Yasin Kobulan – Metin Yoksu
17 Ocak 2018