Kışanak: FETÖ çöplüğünde yeni arama taramalar yapılarak bu kumpaslar tertiplendi

Kobanî Kumpas Davasının 20’nci duruşmasının 5’inci oturumu Sincan Cezaevi Kampüsünde görüldü. Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi heyeti tarafından görülen davanın duruşmasına tutuklu siyasetçiler ve avukatları katıldı. Duruşma Gültan Kışanak’ın savunmasıyla devam etti. 

Cezaevindeki tadilatlar nedeniyle dava evraklarına ulaşamadıklarını ve bu yüzden istedikleri şekilde savunmalarını hazırlayamadıklarını kaydeden Kışanak, DTK faaliyetlerinin konu edildiği birleşen Malatya davası dosyasının kendisinin tutuklanması için ısmarlandığını belirtti. “2016’da yeniden tutuklanmamız emredildiği için FETÖ’nün çöplüğünde yeni arama taramalar yapılarak iddia çıkarmaya ve yeni kumpaslar tertiplemeye giriştiler” diyen Kışanak, şöyle devam etti: “DTK’da resmi bir görevim olsaydı, eşbaşkanı olsaydım büyük bir gururla bunu savunurdum. Benimle ilgili söylenen iddiaların tamamı DTK binasında yapılmış basın açıklamalarıdır. Bazı televizyonlarda naklen yayınlanmış basın toplantılarını ortam dinlemelerinden alınmış gibi gösterip kumpas kurdular. 2016’da güya darbeye karşı direnen bu iktidar, darbecilerin bile belge diye koymaya tenezzül etmediği çöpleri alıp bana ithamda bulunuyor.”

Kadınlar erkek egemen sistemin dayattıklarını kabul etmeyecek

Kışanak, FETÖ’nün çöplüğünde bulunan ve vakti zamanında soruşturma açmaya tenezzül edilmeyen toplantıların dava konusu yapıldığını belirterek, “Bir kadın siyasetçi olarak yaptığım kadın çalışmaları burada büyük bir suçmuş gibi gösterilmeye çalışılıyor” ifadelerini kullandı. Kadınların hiçbir gerekçeyle erkek egemen zihniyetin kendilerine dayattığı şeyleri kabul etmeyeceğini söyleyen Kışanak, “Kadınlar ile erkeklerin eşit olduğuna inanan ve bunun için siyaset yapan bir kadın bilinç hali var. Gültan Kışanak’ı, Figen Yüksekdağ’ı ya da Sebahat Tuncel’i yargılayabilirsiniz ama bu bilinç halini yargılayamazsınız” dedi. 

Kadın çalışmalarıyla neredeyse sıfırlanan kadın cinayetlerini hortlattılar

Kışanak, istatistiklere göre 2016 siyasi operasyonları öncesinde, kadın çalışmalarının desteğiyle Kürtlerin yaşadığı illerde kadın cinayetlerinin neredeyse sıfırlandığını belirterek şunları kaydetti:

“Şiddete uğrayan kadınların hemen yanı başında koşabileceği kurumlar, aktivistler vardı. Gerektiğinde şiddete uğratılan evin kapısını çalıp ‘kadını dövemezsin’ diyorlardı. Kadınlar Alo Şiddet Hattı’ndan yararlanabileceklerini biliyorlardı. Kadın cinayetinde katledilen kadınların cenazeleri binlerce kadın tarafından kaldırılıyordu. Katillere aileleri bile sahip çıkmıyordu. 2022 yılında İHD verilerine göre Kürdistan’da 117 kadın yaşamını yitirmiş. Yeniden kadın cinayetlerini hortlattılar. Onlara alan açtılar.”

Kürt sorunu tek kelime ‘Hawar’dır

Roboskî Katliamının yıldönümünün yaklaştığını hatırlatan Kışanak son olarak, “Bu katliamı lanetliyorum. Roboski hakikati ile yüzleşmeye çağırıyorum. Yaşlı bir bilgeye ‘Kürt sorununu tek bir kelime ile ifade etmek istersen ne dersin?’ diye soruyorlar. Cevap olarak ‘Hawar’ diyor. Unutmayın ki ‘Hawar’ bütün zalimlerle baş edebilecek kadar güçlü bir çığlıktır” dedi.

Özgür iradenin olmadığı yerde demokratik nizam kurulamaz

Duruşmanın devamında mahkeme başkanı Kışanak’a tanık beyanlarında kendisi hakkında yer alan iddiaları sordu. Tanık beyanlarının “külliyen yalan” olduğunu söyleyen Kışanak, “Benim kadar politik kimliği bilinen, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanlığı yaptığı bilinen birini o tanık HDP milletvekili olarak belirtmiştir. Bunlara itibar edecekseniz onu da siz bilirsiniz” dedi. Mahkeme başkanının “Kendi iradenizle mi belediye başkanlığına adaylığınızı koydunuz?” sorusuna Kışanak, “Özgür iradenin olmadığı yerde demokratik nizam kurulamaz. Buna yürekten inanan bir insanım” diye cevap verdi.  

Avukat Cihan Aydın: Dosya bir çöp yığını

Kışanak’ın beyanlarının ardından Avukat Cihan Aydın söz aldı. Aydın, Kışanak’ın bu dosyada şüpheli olmadığını, ancak zoraki olarak talimatla bu dosyaya şüpheli olarak kaydedildiğini söyledi ve “Bir soruşturma veya polis tutanağına bağlanmamış bir meseleden ötürü müvekkilimizi itham etmenizi kabul etmiyoruz” dedi. Mahkemenin gizli ve açık tanıklara ilişkin yönlendirici uygulamaları olduğunu söyleyen Aydın, Kışanak hakkındaki çelişkili ve kopyala-yapıştır ifadelere dikkat çekerek, tanık ifadelerinin dosyadan çıkarılmasını talep etti. Dosyayı “bir çöp yığını” olarak tanımlayan Aydın’dan sonra Av. Mehmet Aktar savunmasını yaptı. Kışanak hakkında o dönem yapılan haberlere ilişkin yaptıkları tekzipleri anlattıktan sonra “Savcı haberlere yer verirken ‘sözde haber ajansı’ diyor. Sözde ise neden esas alıyorsunuz?” şeklinde konuştu. Aktar, son olarak Kışanak hakkında tahliye talebinde bulundu.

Avukat Mesut Beştaş: Hukuk ve adalet bu kadar aşağılanmamalı

Son olarak konuşan Avukat Mesut Beştaş, dosyadaki yüzlerce klasör evraka ve karmaşıklığa dikkat çekerek, “Bunun nedeni bu karmaşıklığa kimsenin cevap vermesini istememenizdir. Mahkemenin kuyunun dibine inerek, ayrıntıda kendisini boğarak ortaya koyduklarını geçerli bulmuyoruz” dedi. İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı’nın müşteki olarak kabul edildiğine vurgu yapan Beştaş, şöyle devam etti: “Dosyadaki araştırma tutanağını kolluk güçleri düzenlemiş. Bunların üstleri kim? İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı. Bunlar kim? Davanın müştekileri. Adalet Bakanlığı mahkeme heyetinin de sicil amiri. Hukuk ve adalet bu kadar aşağılanmamalı. Mahkeme heyetinin duruşunun adil yargılama vasıflarını taşıyabileceğine ve taraflara eşit davranacağına dair hiçbir emare bulunmuyor. Gizli tanık beyanlarını gizli aldınız. Kalkıp CMK hükümlerini mi size hatırlatacağım? Siz gizli dinlerken tarafların eşitliğini mi savunacaksınız?”

Avukatların beyanlarının tamamlanmasından sonra duruşmaya yarına kadar ara verildi.

26 Aralık 2022