Kobanî Kumpas Davası: 40 milyon Kürdü vatandaşlıktan çıkarmayacaksınız bir çözüm üretmek zorundasınız

Kobanî protestoları gerekçe gösterilerek aralarında önceki dönem Eş Genel Başkanlarımız ile MYK üyelerimizin de bulunduğu 21’i tutuklu 108 kişinin yargılandığı Kobanî Kumpas Davasının 13’üncü duruşması 5’inci gününde Sincan Cezaevi Kampüsünde görülmeye devam etti. Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın duruşmasına Ankara İl Örgütümüzün yanı sıra Diyarbakır, Bingöl, Hakkari, Muş, Şırnak ve Urfa baro başkanları katıldı. Sincan Cezaevinde tutulan siyasetçiler duruşma salonunda hazır bulunurken, farklı cezaevlerinde bulunan siyasetçiler ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya bağlandı. 

Tanık Yalçın: "Kobanî protestoları sürecinde kimseden talimat almadık"

Kimlik tespitinin ardından dosyaya gelen evrakların ve mazeret dilekçelerinin okunmasıyla başlayan duruşma, Bursa E Tipi Cezaevinde bulunan tanık İsmail Yalçın’ın dinlenmesiyle devam etti. Kobanî protestolarında yer aldığını ifade eden Yalçın, mahkeme heyetinin “Kobanî protestoları sürecinde kimden talimat aldınız?” sorusuna, “Kimseden talimat almadık. Kendi irademizle eylemlere katıldık. HDP’den bahsedildiği gibi bir talimat gelmedi.” diye cevap verdi.

Demirtaş: "Hakim, tanığın iradesini yanıltmaya çalışıyor"

Hakim, Yalçın’ın 14 yaşında savcılığa verdiği ifadeyi hatırlatırken, Yalçın, o ifadeleri kabul etmediğini belirtti ve “Çocuktum, bu ifadeleri ciddiye almayınız.” dedi. Üye hakim, tanık üzerinde baskı kurmaya çalıştı. Bunun üzerine söz alan önceki dönem Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş, “Hakim tanığın iradesini yanıltmaya çalışıyor. Tanık kendi ifadesini açıkça belirtmiştir.” diye konuştu.

Yüksekdağ: "İtirazımız usule ve üslubadır, itirazımız niyetinizedir!"

Tanık Yalçın’ın 8 yıl önce verdiği ifadelerinden bazılarını hatırlamadığını söylemesine rağmen, “Neden hatırlamıyorsun?” sorusunu soran mahkeme üyesine, avukatlar ve siyasetçilerden tepki geldi. Sebahat Tuncel, tanığın 2014 yılında çocuk olduğunu belirterek, “Aradan yıllar geçmiş. Tanık hatırlamadığını ve ifadesini kabul etmediğini belirtmesine rağmen ısrarla tanığın ifadesi üzerinde yönlendirme yapmaya çalışıyorsunuz. Bu üsluptan vazgeçilmeli.” dedi. Önceki dönem Eş Genel Başkanımız Figen Yüksekdağ ise “İtirazımız usule ve üsluba dairdir. Tanıklar üzerinde baskı kurmayın. İtirazımız niyetinizedir.” dedi.

Tanık Engin Pekyen: "Tutuklu bulunan siyasetçileri tanımıyorum"

Tanık Engin Pekyen tutuklu bulunan siyasetçileri tanımadığını, 6-8 Ekim’de Muş’ta gerçekleşen bir basın açıklamasına katıldığını söyledi. Pekyen, önceki dönem Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş’ın, “Biz sana bir talimat ya da emir verdik mi?” şeklindeki sorusuna da “Hayır” cevabını verdi.

Ayla Akat Ata: "Kürtler sadece kendileri için değil tüm halklar için özerklik istiyor"

Daha sonra söz alan TJA aktivisti Ayla Akat Ata, ''Kürtler sadece kendileri için özerklik istemiyor, tüm halklar için istiyor. Bu nedenle demokrasi diyoruz. Bizim illegal bir çalışmamız yoktur. Biz devletin bildiği ve içerisinde olduğu bir barış süreci yüzünden yargılanıyoruz. Bu, intikam alma çabasıdır. Bir dönem dinleme kararları alındı ama bir şey elde edemediler. Şimdi ise itirafçı dinleyerek sonuç almaya çalışıyorsunuz. Biz açık açık ortadayız. Yargıyı enstrüman olarak kullanmasınlar.”

Tuncel: "40 milyon Kürdü vatandaşlıktan mı çıkaracaksınız?"

Sebahat Tuncel, “7 Haziran 2015’ten sonra demokrasiye bir darbe vuruldu, bir rejim değişikliği gerçekleşti. Ancak bu rejim değişikliğini bir türlü kurumsallaştıramadılar. Bu nedenle de HDP’ye saldırıyorlar.” dedi. Türkiye’de milyonlarca Kürdün yaşadığını hatırlatan Tuncel, “Ne yapacaksınız 40 milyon Kürdü vatandaşlıktan mı çıkaracaksınız? Öyle yapmayacaksınız bir çözüm üretmek zorundasınız. Biz de bu çözüm için uğraştık. Demokratik özerkliği anlattık." dedi. 

"Utanmasalar milletvekillerimize de kayyım atayacaklardı"

Tuncel, “AKP ve MHP’nin alabildiğine örgütlenme alanları var. Onlar yapınca legal, biz yapınca terörizm oluyor. Kürtlerin yasal hakları için örgütlenmeye hakkı yok mu? Örgütlenmek su kadar, ekmek kadar helaldir. Utanmasalar milletvekillerimize de kayyım atayacaklardı. Bu mesele sadece Kürtlerin değil bütün Türkiye’nin meselesidir. Gizli tanıklar HDP’de, DTK’da, DBP’de toplantılar aldığımızı söylüyor. Yasak mı legal kurumlarımızda toplantı almak? Neye güveniyorsunuz, Bahçeli’ye mi? Güvenmeyin, MHP baraj altında kalacak.” diye konuştu.

Avukat Bülent Duran: "Barış isteyen HDP’li siyasetçiler yargılanıyor"

Daha sonra söz alan Şenyaşar ailesinin avukatı Bülent Duran, yargılamayı kamuoyundan takip ettiğini belirterek şunları söyledi: “Bu ülkenin ihtiyacı olan şey bağımsız bir yargıdır. Adil karar verebilen yargılamaların yapılması gerekir. Siyasetçiler siyasetlerini yaparken hukuk bunu korumak için vardır. Birçok sanık huzurunuzda bu ülkede Kürt sorunu olduğunu ifade etti. Barış sürecinin önemine değindi. Buzdolabına kaldırılan süreçten sonra bombalar patladı. Bu patlamalar gerçekleşirken dönemin başbakanı Davutoğlu, ‘Biz canlı bombalar patlayıncaya kadar engelleyemiyoruz.’ dedi. Bu ölümleri engelleyemeyenleri tanık olarak çağıramıyoruz ama barış isteyen HDP’li siyasetçiler yargılanıyor.” dedi.

Duruşmaya yarın devam edilecek.

6 Haziran 2022