Kobanî Kumpas Davası: Avukatlarımız mahkemeyi düzeltmekten savunma yapamıyor

Kobanî Kumpas Davasının 13’üncü duruşması 3'üncü gününde Sincan Cezaevi Kampüsü Duruşma Salonunda görülmeye devam etti. Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya Ankara il-ilçe örgütlerimiz, milletvekillerimiz ve çok sayıda avukat katıldı. Sincan Cezaevinde tutulan siyasetçiler duruşma salonunda hazır bulunurken, farklı cezaevlerinde bulunan siyasetçiler ise SEGBİS aracılığıyla duruşmaya bağlandı.

Mahkeme başkanı tanığı yönlendirdi

Duruşmaya avukatların tanıkların dinleneceği günlerin önceden kendilerine bildirilmesi talebinin reddinden sonra Tanık225’in dinlenmesiyle başlandı. SEGBİS ile duruşma salonuna bağlanan Tanık225, siyasetçiler hakkında soyut beyanlarda bulundu. Gizli tanığın teşhis etmesi için SEGBİS kamerasının siyasetçiler Pervin Oduncu ve Aynur Aşan’a doğru yönetilmesini isteyen mahkeme başkanına avukatlar yoğun tepki gösterdi. DBP ve HDP eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel mahkeme başkanına “Tanığı yönlendiriyorsunuz!” diye seslendi. Gizli tanık, önceki dönem Eş Genel Başkanlarımız Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş hakkında bir bilgisi olmadığını söyledi. Daha önce verdiği ifadesine dair konuşurken bocalayan gizi tanık, mahkeme başkanının “Bu kişiler Kobanî olaylarının neresindeydi?” diye sormasına üzerine “Kobanî olaylarında bölgede değildim. Oradakiler ne yapıyordu bilmiyorum.” dedi. Söz alan siyasetçi Pervin Oduncu, yargılama süresince mahkemenin taraflı olduğunu gördüklerini ancak bugün ipin ucunun tamamen kaçtığını söyledi ve “Siz gizli tanığı tek tek yönlendirdiniz. Siz kötü niyetlisiniz ve bütün mahkeme heyetini reddediyorum.” dedi.

Ayla Kat Ata: "Ciddiye alınmayan tanığı buraya getiriyorsunuz"

Öğle arasının ardından konuşan siyasetçi Ayla Akat Ata, katıldığı toplantıların ve yürüttüğü faaliyetlerin tümünün kamuoyuna açık yapıldığını belirterek, “Biz siyasi partide faaliyet yürütüyoruz, örgüt faaliyeti deniyor. Nefes alsak, ‘örgüt adına nefes alıyorlar’ diyeceksiniz. Dinlediğiniz gizli tanıkların artık size söyleyebilecek bir şeyi kalmadı. Legalite ile illegalite arasındaki bağ bir gizli tanık beyanıyla sınırı çizilecek kadar basit midir?” dedi. Gizli tanığın kendini kurtarmak için birilerine iftira atmak zorunda olduğunu söyleyen Ata, “Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi bile bu tanığın ifadelerini ciddiye almadı, siz ise buraya getiriyorsunuz.” diye ekledi.

Yüksekdağ: "Nesnel hukuk zeminini tanımıyorsunuz"

Ardından söz alan Figen Yüksekdağ dinlenecek tanıkların beyanlarının kendilerine iletilmesini istedi. “Nesnel ve objektif bir hukuki hak zemini tanımıyorsunuz,” diyen Yüksekdağ, şöyle devam etti. “Ne çıkarsa bahtımıza diye bekliyoruz. Beyanların içerisinde ne olduğunu bilmiyoruz. Duruşma salonunda duyduğumuz, algılayabildiğimiz kadarıyla biliyoruz.” diye konuştu. Mahkemenin avukatlara sert tavrının kabul edilemez olduğunu kaydeden Yüksekdağ, “Görevli avukatlarımıza ve savunma hakkımıza müdahale etmeyin.” uyarısında bulundu.

“Tanıkları bu şekilde kullanmaktan vazgeçin”

Yüksekdağ, tanıkların bir kısmının çıkar karşılığında itirafçılık yapan kişiler olduğunu kaydederek, “Soğukkanlılığımızı koruyacağız, ancak size de zorunlu bazı ihtiyaçları ve usulü hatırlatmak zorundayız. Hukuk sistemi şekil üzerine kurulur, özün yansımasıdır. Ancak siz şekilsiz bir yargılama sürdürüyorsunuz. Biz her türlü iddia karşısında kendimizi savunabiliriz. Fakat bunu yapamayacak gariban tanıkları bu şekilde kullanmaktan vazgeçin. FETÖ’cüler iftiracıların önüne nasıl yazılı kağıtlar koyduysa siz de aynısını yapıyorsunuz. Onlar gitti ama siz onlardan işleri öğrenmişsiniz. Bu rezalet sistem değişecek, aşılacak. Bunu da haklarımızla birlikte bizler başaracağız.”

Tuncel: "Kadın düşmanlığınızı bu kadar açık etmeyin"

Sebahat Tuncel, mahkeme başkanının sürekli kendisi hakkında uyarı vermesi üzerine “Benimle özel bir husumetiniz mi var ?” diye sordu. Mahkeme heyetinin Anayasayı ve CMK’yı umursamadığını ifade eden Tuncel, şöyle devam etti: “Bu kumpas davası HDP’yi bertaraf etmek için açılmıştır. Kaç defa sizi hukuka davet ettim ama icabet etmediniz. Yapmayın bunu. Özellikle kadın siyasetçilere söz vermiyorsunuz. Kadınlara karşı özel bir tarzınız var. Kadınlardan korkmayın. Kadın düşmanlığınızı bu kadar açığa çıkarmayın.” çağrısı yaptı. Tuncel, ayrıca siyasetçilerin savunmaları devam ederken tanık dinlenmesinin hukuka aykırı olduğunu ifade etti. 

Meryem Adıbelli: "Avukatlar sizi düzeltmekten savunma yapamıyor"

Ardından söz alan eski MYK Üyemiz Pervin Oduncu, gizli tanığın kendisini görmesi için yüzüne kameranın zoom yapmasına itiraz ederek, “Böyle bir şey olabilir mi? Genel bir görüntü gösterirsiniz içerisinden beni bulmasını istersiniz. Siz hedef gösteriyorsunuz.” diye konuştu. Meryem Adıbelli ise, mahkeme heyetinin bir buçuk yıldır kesintisiz bir biçimde hukuksuzluk yaptığını belirterek, “Gizli ve açık tanıkları duruşmaya getirdiğinizde bir kargaşa üretiyorsunuz. Avukatlarımız burada sizin yanlışlıklarınızı düzeltmekten bizi savunamıyorlar. Emeklerini sizin için harcıyorlar." diye konuştu.

Kışanak: "Bu hukuksuzluğu 12 Eylül’de bile görmedim"

Daha sonra SEGBİS ile duruşma salonuna bağlanan eski Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Gültan Kışanak, mahkeme sürecinin tutuklu siyasetçiler için bir işkence olduğunu söyledi. “Bize tanık beyanlarının alınacağını önceden haber vermeniz gerekiyor. Sabah gizli tanık dinleme tavrınız bile sizin heyet olarak reddedilmenizi gerektirir,” diyen Kışanak, yapılanın hukuksuzluk olduğunu ve bunu 12 Eylül’de bile görmediğini söyledi.

Demirtaş: Devran çok hızlı dönecek

Ardından Selahattin Demirtaş, Tanık225 adlı gizli tanığın dinlenilmesi esnasında mahkeme başkanının tanığı yönlendirdiğini hatırlatarak, “Bunlar kayıtlara geçti. İleride bu dava değerlendirildiğinde bunları da ortaya dökeceğiz. Gizli tanık iddialarında arkadaşlarımın yasa dışı faaliyetler yürüttüğünü söyledi. Yıllardır bu arkadaşlarımla birlikte siyaset yaptım. Bir kez olsun illegal bir faaliyetin içinde yer aldıklarını görmedim.” dedi. “Devran çok hızlı dönecek,” diyen Demirtaş, bu topraklara barış getireceklerini ifade etti ve şunları söyledi: “Halk sandıkta kararını verecek, seçimden sonra bizi serbest bırakacaklar beklentisi içerisinde değiliz. Seçimden sonra da kalabiliriz. Biz seçimden sonra adil yargılanacağız diyoruz. Suçluysak yine cezamızı alırız. Bugün ülkenin düşmanı diye baktığınız siyasetçiler faaliyet yürüttüğü dönemde Hakan Fidan ve Öcalan’la en çok ilgilenen insanlardan biriydi. Fidan’ın Öcalan hakkında ‘Muazzam fikirleri var. Gonzalo’dan sonra Öcalan’ın fikirleri beni en çok etkilemiştir.’ sözlerini ben kulaklarımla duydum."

Söz alan siyasetçi Aynur Aşan, mahkemenin hukuksuzluklarını eleştirirken, “Heyet, burada davayı takip eden polis ve askerlere örnek oluyor ve ‘sizin dışarıda uyguladığınız anti demokratik uygulamalar doğrudur’ diyor.” dedi. Aşan, savunmanın bir gün ile sınırlandırılması nedeniyle kaygılı olduğunu da ifade etti.  

Duruşmaya yarın devam edilecek.

2 Haziran 2022