Kobanî Kumpas Davası: Yargılama açık ve net olarak bir siyasi partinin odasında başladı

IŞİD’in Kobanî’ye yönelik saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen protestolar gerekçesiyle önceki dönem Eş Genel Başkanlarımız Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın yanı sıra Merkez Yürütme Kurulu üyelerimiz ve yöneticilerimizin de aralarında bulunduğu 24’ü tutuklu 108 kişi hakkında açılan Kobanî Kumpas Davasının 4’üncü duruşmasının öğleden sonraki oturumu avukatların talepleriyle devam etti.

AİHM’in Demirtaş kararı yargılamaların tamamını ilgilendiriyor

Taleplerine devam eden dava avukatlarından Mesut Beştaş, bir kısım müvekkillerinin yasama dokunulmazlığına işaret ederek şunları söyledi: “Siz de Meclis kürsüsünde yaptıkları konuşmaları talep edip bilirkişiye gönderilmesini talep etmişsiniz. Bu hususta yargılamanın devam ettirilmesi değil, durdurulması gerekiyor. Bu ara kararı talep ediyoruz. Aksi takdirde bu soruşturma ve kovuşturma aşamasında herkesin suç işlediği sonucuna varılacaktır. Bunun önüne geçilmesi için yasama dokunulmazlığı kapsamında olma ihtimali olan vekillerle ilgili yargılamanın durdurulması kararının verilmesini istiyoruz. Müvekkilim Demirtaş'ın dosyası pilot bir dosyadır. AİHM’in Demirtaş kararı yargılamaların tamamını ilgilendiriyor. Demirtaş’ın kararı Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nde de görüşüldü. Komite, Türkiye’ye karşı sert bir uyarıda bulundu. Kesinleşmiş kararlar dahil yargılamaların düşürülmesini istedi. Bunu siz başka organın kararı gibi değerlendirebilirsiniz ama mahkeme kararlarını ilgilendiren bir icra karardır. Türkçe çevirisinin Adalet Bakanlığı ya da Dışişleri Bakanlığı’ndan istenilmesini talep ediyoruz.”

Polisin keyfi uygulamalarına karşı ara karar talebi

Selahattin Demirtaş’ın avukatı Cahit Kırkazak ise yargılamanın ilk gününden bugüne polisin mahkeme başkanının talimatı olduğunu iddia ederek seyircilerin, basının ve yabancı temsilcilerin  içeri girmesine izin vermediğini hatırlattı. “Siz de böyle bir talep vermediğinizi söylüyorsunuz” diyen Kırkazak bu duruma dair bir ara karar oluşturulmasını istedi. Mahkeme başkanının tutumunu eleştiren Kırkazak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Müvekkillerimizle görüşmelerde cübbe dayatmasının yasal bir temeli yoktur. Kürsünün yüksekliği ve mikrofon avantajı ile bana karşı sesinizi yükselttiniz. Her gün sizinle görüşme çabası içine giriyoruz. Siz ‘salonda görüşürüz’ diyorsunuz ama salonda bizi dinlemeden sırtınızı dönüyorsunuz. Kolluk bize sizi adres olarak gösteriyor. Bu noktada sizin daha sakin olmanız gerekirken bizden daha sert davranıyorsunuz.”

Yargılama açık ve net olarak siyasi bir partinin odasında başladı

Beyza Üstün’ün avukatı Nuray Özdoğan gelen giden evraklara ilişkin olarak aleyhte olan evrakların hiçbirini kabul etmediklerini belirtti. Dava dosyasına bir dosyanın yanlış geldiğini aktaran Özdoğan da sabah saatlerinde yapılan engellemelere dikkat çekti. Yargılamanın duruşma salonunda başlamadığını ifade eden Özdoğan, şöyle devam etti: “Biz cezaevinin Yenikent girişinde 4 avukat durdurulduk, içeri alınmadık, arabamızın fotoğrafı çekildi. Sizden talimat aldıklarını söylüyorlar, yalan söylediklerini şimdi öğrendik. O yüzden meslektaşlarımız size ulaşmaya çalıştı. Bu yargılamada aleniyet sağlama görevi sizin ve bizimdir. Ama size ulaşamadık. Yargılama sürecine dair her türlü meselede size ulaşabilmeniz lazım. Yargılama ne bu salonda başladı ne savcılık odasında ne de emniyette. Bu yargılama açık ve net olarak siyasi bir partinin odasında başladı.” Özdoğan, duruşmaya girerken, bugün yaşananların bir daha yaşatılmamasını istedi. Özdoğan, “Fotoğraflarımızı çekmeye ne hakları var. Ben hangi güvenle gelip, duruşmada savunma yapacağım. Bu konuda duruşmanın girişinde bize böyle davranamazlar. Katılımcılara böyle davranamazlar. Buna sizin müdahale etmeniz gerekiyor” dedi.

Avukatların taleplerinin ardından eski MYK üyelerimizden tutuksuz yargılanmakta olan Can Memiş söz aldı. Avukatlarının duruşmada olmadığını belirten Memiş, davadan vareste tutulmayı talep etti. Memiş, “Haftada yaklaşık 40 saat çalıştığım bir işim var. Adli kontrolün de kaldırılmasını talep ediyorum” dedi.

Tan: MİT’in bize verdiği Öcalan mektubunu Kandil’e götürdük

Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi salonundan SEGBİS ile duruşmaya katılan eski milletvekilimiz Altan Tan, savunmasına başladı. AİHM Demirtaş kararındaki Kobanî Davasına gerekçe gösterilen tweetlere dair kısmı okuyan Tan, “AİHM, tweetlerin siyasi ifade sınırları kapsamında kaldığı ve şiddet çağrısı içermediği ve yaşanan şiddetle bir bağının olmadığını belirtmiştir. AİHM kararları bağlayıcı olduğundan Büyük Daire kararından sonra 30 Aralık 2020 tarihinde iddianamenin bu tweetlere binaen hazırlanması da hukuka aykırı olduğunu göstermektedir. 6 Ekim 2014 tarihinde yapılan MYK toplantısına katılmadım. O toplantının genel muhtevası ile ilgili de bir bilgi sahibi değilim. Ama bu tweetlerin bir suç teşkil ettiğini düşünmüyorum. Şiddeti teşvik anlamında bir çağrı değil” diye belirtti. İddinamede yer alan belgelere dair açıklamada bulunan Tan, şunları söyledi:

“Bunlardan bir tanesi Kandil’de Murat Karayılan’ın da olduğu bir fotoğraf, Abdullah Öcalan'la görüşme sırasında MİT’in bize verdiği Öcalan mektubunu Kandil’e götürdüğümüzde çekilen fotoğraftır. 1 Mart 2013’te Kandil’e götürülmüş ve Murat Karayılan’a teslim edilmiş. Sonrasında onlardan gelen cevaplar da devlet yetkililerine iletilmiştir. Bu resim devlet tarafından görevlendirilen heyetin resmidir. MİT tarafından Kandil’e Murat Karayılan’a verilmek üzere mektubun teslim edildiğini göstermeye yönelik çekilen bir fotoğraftır. Bu resmi bir görev sırasında çekilmiştir ve bir suçlamaya tabi tutulamaz. Diğer fotoğraflar ise Erbil’de 25 Eylül 2017 tarihinde Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin yaptığı referandum esnasında görevlilerle çekilen bir resimdir. Bunların kimler olduğu yine Erbil’den sorulabilir. Bunların YPG ya da PKK ile bir bağlantıları yoktur. Bir diğer resim 22 Eylül 2014’te Mesut Barzani’nin Erbil’de yaptığı mitingde çekilen fotoğraftır. Söz konusu bayrak da Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin bayrağıdır. Ve Türkiye’deki resmi ziyaretlerinde de kullanılan bayraktır.”

Tan, adli kontrol tedbiri kapsamında imza atma yükümlülüğünün ve yurt dışı yasağının kaldırılmasını talep etti ve duruşmalardan vareste tutulmayı talep etti.

Polis neden 3 gün boyunca müdahale etmedi, çoğu şimdi FETÖ’den tutuklu

Tan’ın avukatı Sıtkı Zilan’ın savunması ardından çapraz sorguya geçildi. Müşteki tarafından Tan’a soru yöneltildi. Fikri Börü ve diğerlerinin avukatı Recep Tayyip Özdoğan, 15 Ekim 2014’te Tan’ın verdiği röportajdan bir kesit okuyarak, çağrıdan sorumluluk hissedilip, hissedilmediğini sordu. Soruya yanıt veren Tan, şunları dile getirdi: “Bir suç işlemedim ki pişman olayım ama özeleştiri yaptım. Ama kolluk da özeleştiri vermeli. 3 gün boyunca hiçbir olaya müdahale edilmedi. Olaylara müdahale etmeyen kolluğun çoğu FETÖ’den tutuklu. Bugün tüm bu olaylar sanki bu demokratik çağrılardan sonra olduğu gibi bir duruma dönüştürüldü. Ama aynı tarihte neden 3 gün boyunca Diyarbakır’ın hiçbir sokağında kolluğun müdahale etmediği de sorgulanmamıştır. Asla teröre, cinayete bir teşvik söz konusu değildir.”  

İddia makamının taleplere ilişkin beyanının ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti şunları kaydetti: 

“Bu celse savunma yapacağını söyleyen Meryem Adıbelli’nin Kürtçe savunma yapacak olması ve salonda tercüman bulunmaması nedeniyle duruşmanın 21 Eylül 2021 günü saat 9:30’ a bırakılmasına, Can Memiş’in öğrenim nedeniyle, Altan Tan ve İbrahim Binici’nin savunmaları alınmış olmasına ve eski milletvekili olmaları ve yaşları nazara alınarak duruşmalardan vareste tutulmasına, bir kısım sanıkların müdafilerinin duruşmaya girmeden önce sıkıntı yaşadıklarını belirtmeleri karşısında her ne kadar duruşma salonun açık olması ve aleniyetin sağlanması noktasında herhangi bir sıkıntı bulunmasa bile ileri sürülen sıkıntıların giderilmesi amacıyla cezaevi yönetimine ve Sincan Emniyet Müdürlüğü’ne ayrı ayrı müzekkere yazılarak, dosyamızın duruşmasına girmek isteyenlerle ilgili daha dikkatli davranmalarının istenilmesine oy birliğiyle karar verildi. Diğer taleplerle ilgili duruşmanın sonunda karar verilecektir.” 

20 Eylül 2021