Mahmut Toğrul: Diktatörlüğünüzü engelleyeceğiz!


Antep milletvekilimiz Mahmut Toğrul, üniversitelerdeki disiplin yönetmeliğinde değişiklik yapılmasını düzenleyen kanunun görüşmelerine ilişkin Meclis Genel Kurulunda konuşma yaptı. Konuşmasında, cezaevlerinde tutulan Eş Genel Başkanlarımız Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş ile Grup Başkanvekilimiz İdris Baluken ile milletvekillerimizin durumlarına da vurgu yapan Mahmut Toğrul şunları söyledi:

1 Kasım 1981 tarihinden bu yana, her iktidarın verdiği ilk söz (Yüksek Öğretim Kurulunu kaldırmak, YÖK’ün despotik, merkezci yapısını ortadan kaldırmayı vaat etmek oldu. Ancak 2007 yılında, özellikle Cumhurbaşkanlığının AKP iktidarının eline geçmesiyle beraber, üniversiteler hızla AKP’nin bir arpalığına dönüşmeye sürüklendi. Günümüzde de rektörler Cumhurbaşkanı tarafından atanıyor.

Tasarının görüşülen maddesi, üniversitelerde disiplin yönetmeliğini düzenliyor. Üniversitelerde disiplin yönetmeliğinin tepesine de YÖK Başkanı ve Yükseköğretim Denetleme Kurulunu koyuyor. YÖK Başkanını hem yargıç yapıyor hem süper savcı yapıyor. Yani Cumhurbaşkanı, üniversiteyi rektörler ve YÖK Başkanı aracılığıyla tamamen Saray'a bağlamaya çalışıyor.

"Devenin neresi düzgün"

Üniversitelerin ortak yaşam alanları olduğu düşüncesinden hareketle, üniversite yaşamının kısıtlayıcı disiplin yönetmelikleriyle düzenlenmesine biz HDP olarak kesinlikle karşıyız. Sesimizin ulaştığı insanların içinden şunun geçtiğini tahmin ediyorum: "Ya, neresi doğru kaldı ki, neresi düzgün kaldı ki?”

Hani deve misali. Deveye sormuşlar, "Neren eğri?" Demiş, "Nerem doğru ki?" Tam da şu anda yaşadığımız durum bu. Bugün bu ülkede demokrasi, insan hakları, eğitim, ekonomi tamamen çökmüş durumdadır. Hükümet, mücadele edemediği muhaliflerini elindeki, asker ve polis gücünü kullanarak bertaraf etmeye çalışıyor.

"Diktatörlüğünüzü engelleyeceğiz"

Bugün Halkların Demokratik Partisi Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş ile Grup Başkanvekilimiz İdris Baluken ne yazık ki aramızda yok. Onlarla beraber 7 milletvekilinin yasama faaliyetine katılması, açık hükümlere rağmen yerine getirilmiyor. Hatta, Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş'ın bizlere gönderdiği mektuplar sansür ediliyor.

Bizler bu ülkeyi böyle istediğiniz gibi, çiftlik gibi yönetmenize müsaade etmeyeceğiz. Evet biz biliyoruz ki, siz bu ülkeyi diktayla yönetmek istiyorsunuz. Buna izin vermeyeceğiz. Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ olmasa bile, tek bir HDP’li kaldığı sürece, asla bu ülkeyi bir çiftlik gibi yönetemeyeceksiniz. Her gün rüyanıza karabasan olarak gireceğiz. Diktatörlüğünüzü engelleyeceğiz.

"Özyönetim diyoruz, sonuna kadar da savunacağız"

İdris Baluken’in bugün burada olmamasının en azından yüzünüzü kızartmasını beklerdim. İdris Baluken’in bu Meclis'te nasıl bir grup başkanvekilliği yaptığı hepinizin bilgisindedir. Ama, İdris Baluken’in yaptığını bugün her bir HDP’li arkadaşım daha fazla canla başla çalışarak yerine getirecektir, diktatörlüğünüze asla fırsat vermeyecektir. 

Sizin başkanlık ya da yüz yıllık çürümüş sisteminiz arasında tercih yapmak zorunda değiliz. Biz özyönetim, demokratik özerklik diyoruz, tam demokrasi diyoruz ve bunu sonuna kadar da savunacağız.

29 Kasım 2016