Şırnak Milletvekilimiz Aycan İrmez Silopi'de zırhlı bir aracın evin duvarını yıkarak evde uyuyan kardeşlerin ölümüne sebep olmasına ilişkin bir araştırma önergesi verdi:
GEREKÇE
Türkiye’de otuz yılı aşkındır yaşanan çatışmalı süreçte özellikle Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde, gerek sivil yerleşim alanlarında gerekse de çatışma alanlarında başta yaşam hakkı olmak üzere yaşanan ağır hak ihlallerinde kolluk kuvvetlerinin fail olarak yer aldığı iddiası bulunmaktadır.Bu ağır hak ihlallerindeki çocuk mağdur sayısı da önemli bir orana sahiptir. Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nın verilerine ve bir çoğu KHK’larla kapatılan hak örgütlerinin yayımladıkları raporlara göre yalnızca 2014 ve 2016 yılları arasındaki son üç yılda 150 çocuk yaşamını yitirmiştir.Yaşanan çocuk ölümlerinin önemli bir kısmı zırhlı araçlardan açılan ateşler ve/veya zırhlı araçların ilçe ve kent merkezlerindeki cadde ve sokak aralarındakasıtlı olarak nitelenebilecek şekilde çarpmaları, mayınlar, bombalar şeklinde olup bu ölümlerin kolluk kuvvetlerinin faili olduğu iddia olunan ölümlerdir.
Söz konusuölümlerin en önemli nedenlerinden biri de kolluk kuvvetlerinin işleyebilecekleri muhtemel suçlar nedeniyle onları yargılanmalarını engelleyecek kanun maddeleriningeçirilmiş olmasıdır. Daha önce işleneninsanlıksuçları ve anayasaya aykırı uygulamalar bugüne değin cezasızlıkla ödüllendirilmişken, 2016 yılında kolluk güçlerine bir ödül gibi bahşedilen “İç Güvenlik Yasası” ile koruma zırhı verilmiştir.Bu durum, hak ihlallerine karışan asker ve polisleri yasal korumaya almış ve hak ihlallerinin artmasına neden olmuştur.
Son olarak Şırnak’ın Silopi ilçesinde 4 Mayıs 2017 gece saat 00.30’da bir polis aracı bir yurttaşın evinin duvarına çarparak yıkmış ve yıkılan duvarın altında kalan 7 yaşındaki Muhammet Yıldırım ile 6 yaşındaki Furkan Yıldırım kardeşler yaşamını yitirmiştir. Görgü tanıklarına göre zırhlı aracın şoförü olan polis ile aracın içindeki diğer polisler alkol kullanmış ve aşırı hızlı bir şekilde Yıldırım ailesinin evinin duvarına çarpmıştır.
Çocukların yaşamını yitirmesine dair Valilik, kamuoyunu aydınlatıcı bir açıklama yapmazken “bu olay bizi son derece üzmüştür” şeklinde ciddiyetsiz ve sorumluluktan uzak bir açıklama yapmıştır. Açıklamanın devamında, “bazı basın yayın organlarında ve sosyal medyada şoför polis memurunun alkollü olduğu iddiaları gerçeği yansıtmamaktadır...” ifadeleri yer almıştır.Öyle ki; valilik, bu açıklama ile bu vahşeti yapanların değil polislerin alkollü olduğu iddiasının peşine düşmüştür.
Silopi’de yaşanan bu vahim olay ilk değildir.7 Haziran 2016 günü, Cizre’nin Alibey Mahallesinde 6 yaşındaki Bünyamin Bayram ile 24 Ekim 2016 günü Cizre’nin Nuh Mahallesinde 5 yaşındaki Hakan Sarak da zırhlı aracın çarpmasıyla hayatlarını kaybetmişlerdir. Bünyamin Bayram, Hakan Sazak, Nihat Kazanhan, Ceylan Önkol, Berkin Elvan, Baran Çağlı, ve daha onlarca çocuğun hayatını kaybetmesiilgili hukuki ve idari sürecin adalet temelinde yürütülmemesi sonucunda bu olaylar tekrar edebilmektedir.
Tüm bunlar göz önüne alındığında, Silopi’de iki çocuğun ölümü ile sonuçlanan olayın müsebbipleri sadece olaya karışan polisler değil, bu polislere halkın evini zırhlı araçlarla yıkacak kadar yasal koruma ve tolerans sağlayansiyasi iktidar, ilgili bakanlıklar ve idari amirlikler de sorumluluk sahibidir.
Bu cinayetin sorumluları hakkında derhal yasal işlemler başlatılarak, cinayete sebebiyet veren kişinin kimlik ve görev bilgilerinin açıklanması, kamuoyu vicdanı ile evrensel hukuk kuralları çerçevesinde adalet sağlanmadır. Muhammet ve Furkan Yıldırım kardeşlerin cinayeti ile ilgili tüm süreçlerin en ince ayrıntısına kadar incelenmesi, sorumlularının tespit edilmesi ve olayın tüm ayrıntıları ile beraber aydınlatılması amacıylaMeclis çatısı altında acilen bir araştırma komisyonu kurulmasını talep ederiz.
10 Mayıs 2017