Öğretmenler açısından ortada kutlanacak bir gün bulunmamaktadır

Türkiye’de dönemin en etkili öğretmen örgütü olan TÖB-DER’i kapatan, çok sayıda öğretmeni gözaltına alan, tutuklayan, işkenceden geçiren ve öldüren 12 Eylül Askeri Darbesini gerçekleştiren cuntacılar 1981 yılında 24 Kasım’ı öğretmenler günü olarak belirlemiştir. Dünyanın birçok ülkesinde ise 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır. 1981 yılında darbe koşullarında bir “Sus Günü” olarak öğretmenlere verilen 24 Kasım’ı öğretmenler aradan geçen 36 yıl sonra yine darbe koşullarında öğretmenlerin her alanda susturulmaya çalışıldığı bir ortamda karşılamaktadır.

20 Temmuz 2016 tarihinden sonra inşa edilen OHAL rejimi ile en ağır darbe öğretmenlere vurulmuştur. 15 Temmuz sonrası tam bir öğretmen avı başlatılmıştır. 34 bine yakın öğretmen haksız, hukuksuz bir şekilde ihraç edilmiştir. İhraçlar muhalif ve demokrat eğitim emekçilerini de kapsayacak şekilde genişletilmiştir. OHAL sürecinde 1.500’den fazla öğretmen sendikal faaliyetleri nedeni ile ihraç edilmiştir. 11 binden fazla öğretmen 3 ila 6 ay arasında açıkta bekletilmiştir. 2017-2018 eğitim öğretim yılının açılışına sayılı günler kala Kürtlerin yoğunlukta yaşadığı illerde görev yapan 1.200’e yakın eğitim emekçisi 1990’lı yıllardaki gibi sürgün edilmiştir. Sürgün edilen öğretmenlerin aile bütünlükleri Anayasaya aykırı bir şekilde bozulurken öğrencilerinden de zorla kopartılmışlardır.

Bununla birlikte KPSS ve mülakattan iyi puanlarla geçerek atandığı halde güvenlik soruşturmaları ve MİT raporları gerekçe gösterilerek ataması iptal edilen çok sayıda öğretmen bulunmaktadır. Ayrıca 20 bini aşkın öğretmen OHAL kapsamında diploması iptal edilerek özel kurumlarda bile çalışmasına izin verilmeyerek adeta açlığa mahkûm edilmiştir.

Geçtiğimiz günlerde ihraç edilen öğretmen bir ailenin çocukları ile birlikte Yunanistan’a iltica ederken Ege Denizi’nde boğulmaları ihraç edilen tüm öğretmenlerin ve ailelerin içinde bulundukları durumu acı bir şekilde göstermiştir. Bugün öğretmenler Türkiye’den ümidi kesmiş ölümü bile göze alarak yurtdışına çıkışı düşünüyorlarsa ya da Nuriye ve Semih gibi bedenlerini açlığa yatırmışlarsa siyasi iktidarın şapkasını önüne koyup politikalarını gözden geçirmesi gerekmektedir.

2002 yılında ataması yapılmamış tek bir öğretmen bırakmayacağı sözünü veren AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın iktidarında ataması yapılmayan öğretmen sayısı 400 bini aşmıştır. Atanmadan umudunu kesen öğretmen adaylarından 45’i intihar etmiştir. OHAL KHK’si ile yasalaştırılan mülakata dayalı sözleşmeli öğretmenlik uygulamasıyla güvencesizlik daha da derinleştirilirken ücretli öğretmenlik uygulamasıyla da emek sömürüsü genişletilmiştir.

15 yıllık AKP iktidarı süresince öğretmenlerin çalışma ve yaşam koşulları giderek ağırlaşmıştır. Türkiye’de öğretmenler yoksulluk sınırının altında bir ücrete yaşamaya mahkûm edilmektedir. AKP iktidarı öğretmenlerin “aydın” kimliğini törpülemekte “itaat eden öğretmen” tipi dayatmaktadır.  Öğretmenler tamamen siyasi iktidara biat eden bireyler, öğretmenlik ise teknik bir mesleğe indirgenmeye çalışılmaktadır. Öğretmenliği az çalışan çok tatil yapan bir meslek olarak itibarsızlaştırılmak da, öğretmenlerin mali ve özlük haklarını her geçen gün ellerinden almaktadır. Öğretmene angarya görevler yüklenmektedir. En son 10 Kasım’da yürürlüğe giren ‘Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik Hizmetleri Yönetmeliği” ile öğretmenlere görev alanları dışında işler yüklenmektedir.

Özellikle 12 ilde pilot uygulamasına geçilen öğretmen performans değerlendirme sistemi; AKP’nin zaten OHAL ve KHK ile ihraç, kademe durdurma, açığa alma, maaştan kesme ile sindirmeye çalıştığı öğretmenlerin üzerinde Demoklesin Kılıcı gibi sallanacaktır. İş barışını tehdit eden bu uygulama, bir yönüyle fişlemedir, mobingdir.

Bu koşullar altında öğretmenler açısından ortada kutlanacak bir gün bulunmamaktadır. AKP elini öğretmenlerin yakasından çekmelidir. Öğretmenlerin mesleklerini özgürce yapabilecekleri, mali ve özlük haklarının güçlendirildiği koşullar bir an önce oluşturulmalıdır.

Lezgin Botan
Van Milletvekili
HDP TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Üyesi
24 Kasım 2017