İstanbul Milletvekilimiz Prof. Dr. Beyza Üstün, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yanıtlaması istemiyle LGBTİ’lere yönelik katliam çağrısı içeren afişlere yönelik bir soru önergesi verdi. Önergenin gerekçesi şöyle:

06.07.2015 günü kendilerini ‘Genç İslami Müdafaa‘ diye adlandıran bir grubun Ankara’da pek çok sokakta “Lut kavminin çirkin işini yapanı görürseniz, faili de mef’ulü de öldürünüz!” ifadelerinin yer aldığı afişler astığı görülmüştür.


Grubun aynı isimle açtıkları sosyal medya hesaplarında da “İslam’ın bu duruma kesinlikle müsade etmediğini göstermek adına Tirmizi ve Ebu Davud'da geçen bu Hadis-i Şerif'i 'Lut kavminin çirkin işini yapanı görürseniz, faili de mef’ulü de öldürünüz!' halkımız ile paylaştık. Temennimiz İslam’ın bizden istediği tavırı televizyonlarda hakkı haykıramayan hocalar yerine, Kur’an ve Sünnet ışığında öğrenmemizdir” şeklinde ifadeler paylaşılarak LGBTİ’lere yönelik katliam çağrısı yaygınlaştırılmaktadır.


Kaos GL tarafından hazırlanan “2014 Yılında Türkiye’de Gerçekleşen Homofobi ve Transfobi Temelli Nefret Suçları Raporu”na göre 2014 yılı içerisinde medyaya yansıyan ve kayıtlara geçen en az 5 nefret cinayeti ve 11 nefret saldırısı yaşanmıştır. Yine Kaos GL’nin “2013 Yılında Türkiye’de Gerçekleşen Homofobi ve Transfobi Temelli Nefret Suçları Raporu”na göre 2013’te cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği temelli 5 cinayet, 15 cinayete teşebbüs vakası kayıtlara geçmiştir. 2015 yılında da gerek 7 Haziran seçimleri sürecinde gerekse son günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AKP’li siyasetçilerin kullandıkları kimi ayrımcı ifadelerin Onur Yürüyüşü'ne saldırı ve homofobik, transfobik nefret gruplarının katliam çağrılarına etki ettiği görüşü kamuoyunca da paylaşılmaktadır.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 7 Haziran seçimi öncesinde HDP Eskişehir Milletvekili Adayı LGBTİ aktivisti Barış Sulu’yu kastederek, “Biz eşcinsel aday göstermeyiz” demiştir. Başbakan Ahmet Davutoğlu 1 Haziran’da Diyarbakır’da STK temsilcileri ile görüşmede HDP Eskişehir Milletvekili Adayı Barış Sulu üzerinden homofobik nefret söyleminde bulunmuş, eşcinsellerin "Lut kavminin helakına sebep olduğu"nu söylemiştir. Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Eski İçişleri Bakanı Efkan Ala, Yasin Aktay gibi AKP’li yetkililer de LGBTİ’lere yönelik ayrımcı söylemleri devam ettirmişlerdir. Son olarak Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 13. LGBTİ Onur Yürüyüşü'ne yapılan polis saldırısını meşru göstermeye çalışan, LGBTİ düşmanlığı barındıran sözler sarfetmiştir.


Prof. Dr. Beyza Üstün, Başbakan’a bu çerçevede şu soruları yöneltti:

  1. 1

    Anayasa tarafından garanti altına alınmış olan yaşam hakkının gasp edilmesine yönelik bu girişimi başlatan, nefret söylemi yayan ve LGBTİ’lerin katledilmesi çağrısı yapan ‘Genç İslami Müdafaa‘ isimli grubu oluşturan kişilerin kimliklerinin tespit edilmesi ve yargılanmaları yönünde bir soruşturma başlamış mıdır?

  2. 2

    7 Haziran seçimleri öncesinden başlayarak yoğun biçimde LGBTİ’lere yönelik nefret söylemi üreten kamu görevlilerinin ve siyasilerin kullandıkları ayrımcı üslup nedeniyle bir soruşturma yapıyor musunuz?

  3. 3

    LGBTİ’leri hedef gösteren bu nefret çağrısı karşısında olası nefret cinayetlerini önleyebilmek üzere bir çalışma ve eylem planı hedefiniz bulunmakta mıdır?

  4. 4

    Yeni yasama döneminde LGBTİ yurttaşlara yönelik linç girişimleri ve saldırıların nefret suçları kapsamına alınmasına ilişkin bir düzenleme öngörülmekte midir?

  5. 5

    Son 13 yılda nefret saldırısına maruz kalan ve nefret cinayetleri sonucunda hayatını yitiren kaç LGBTİ yurttaş vardır? LGBTİ’lere yönelik gerçekleşen nefret saldırıları ve cinayetleri sonucunda bugüne kadar kaç kişi hakkında tahkikat başlatılmış ve yargılanma gerçekleştirilmiştir? Tüm bunlara ilişkin istatistiki bilgiler elinizde mevcut mudur? Yoksa gerekçesi nedir?


9 Temmuz 2015