RTÜK üyelik hakkımızın gasp edilmesi hakkındaki mektup

Radyo Televizyon Üst Kurulundaki (RTÜK) üyelik hakkımızın gasp edilmesi hakkında, Eş Genel Başkan Yardımcımız Saruhan Oluç imzasıyla; basın yayın örgütlerine, medya kurumlarının genel yayın yönetmenlerine, Ankara temsilcilerine iletilen mektup:

Sayın yetkili,

Anayasa, yasa ve demokratik değerlerin hiçe sayıldığı, tekçi rejim uygulamalarına her geçen gün bir yenisi eklenmektedir.  Bunun son örneği Radyo ve Televizyon Üst Kurulu üyelik seçimlerinde yaşanmıştır.

Medya sektöründe düzenleyici ve denetleyici kurul olan RTÜK, anayasal ve özerk bir kurumdur. 9 üyeden oluşan kurulun üye seçimlerinin nasıl yapılacağı Anayasa ve ilgili yasada açıkça belirlenmiştir.

ANAYASA MADDE 133 - (Değişik: 8/7/1993-3913/1 md.)

Radyo ve televizyon faaliyetlerini düzenlemek ve denetlemek amacıyla kurulan Radyo ve Televizyon Üst Kurulu dokuz üyeden oluşur. Üyeler, siyasî parti gruplarının üye sayısı oranında belirlenecek üye sayısının ikişer katı olarak gösterecekleri adaylar arasından, her siyasî parti grubuna düşen üye sayısı esas alınmak suretiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunca seçilir.

6112 Sayılı RTÜK Yasası MADDE 35 – fıkra (5)

… Bu seçimlerde, boşalan üyeliklerin siyasî parti gruplarına dağılımı, ilk seçimde siyasî parti grupları kontenjanından seçilen üye sayısı ve siyasî parti gruplarının hâlihazırdaki oranı dikkate alınmak suretiyle yapılır.

Çok açık ki, Anayasa 133 ve RTÜK Yasası 35/5’e göre RTÜK üyeleri siyasi parti gruplarının TBMM’deki sandalye sayısına göre belirlenmektedir.

Halkların Demokratik Partisi Grubu, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde şu anda 54 milletvekili ile temsil edilmektedir ve Meclis’in 3üncü büyük partisidir. Anayasa ve yasaya göre 9 RTÜK üyeliği oranlamasında partimize 1 üyelik kontenjan hakkı düşmektedir.

15 Temmuz 2017 tarihinde AKP ve CHP’li 2 RTÜK üyesinin görev süresi sona erdi. Türkiye Büyük Millet Meclisi o tarihte yasama faaliyetlerine devam etmekteydi ve boşalan bu iki üyelik için seçim yapılması gerekirdi. Ancak Anayasa ve yasa hiçe sayılarak seçim yapılmadı ve RTÜK 4 ay boyunca 2 üyesi eksik olarak toplandı.

TBMM Başkanlığı’nın seçimleri Ekim ayına bırakmasının nedeni, mevcut üyemizin 5 Kasım’da sona erecek görev süresini fırsat bilip, HDP kontenjanının oldu bittiye getirilerek gasp edilmesine yönelikti. Meclis Başkanlığı, AKP Grubu’nun 1 kontenjan hakkı daha tanınarak 2, CHP Grubu’nun da 1 aday bildirmesini istedi; üyelik hakkı bulunan HDP Grubu’nu ise açıkça yok saydı.

16 Ekim 2017 tarihli Genel Kurul oturumunda Anayasa ve yasaya aykırı bir biçimde yapılan 3 RTÜK üyeliği seçiminde grubumuzun bir üyeliği AKP’ye 5’inci üyelik olarak takdim edildi. Grubumuz seçimler sırasında Genel Kurul’da bu adaletsizliği, hukuksuzluğu engellemeye çalışırken, ne yazık ki diğer parlamento üyeleri ve siyasi parti grupları bu hukuksuzluğu onayladı.

Yapılan seçim Anayasa ve yasaya aykırıdır, meşru değildir. Anayasa’ya göre bir partinin kontenjanını kullanan RTÜK üyesinin görevi sona erdiğinde, o partinin Meclis’teki oranı yeniden hesaplanır ve üyelik hakkı devam ediyorsa, bu tespit edildikten sonra, yeniden üyelik için aday bildirmesi istenir ve seçimlere öyle gidilir. Eğer ilgili partinin Meclis’te sayısal çoğunluğu yoksa, RTÜK üyelik hakkı da sona erer ve o kontenjan, çoğunluğu olan başka bir partiye kullandırılır.

HDP’nin sayısal çoğunluğu ve RTÜK üyelik kontenjan hakkı devam etmesine rağmen, TBMM Başkanlığı sanki HDP Grubu parlamentoda yokmuş gibi hareket ederek, kontenjanımızı AKP’ye teslim etmiştir. Bu Anayasa’ya açıkça aykırıdır. İkinci aykırılık nedeni ise; TBMM Temmuz ayında açık olmasına rağmen 2 RTÜK üyeliği için seçim yaptırılmamış olmasıdır.

Şu an RTÜK’te AKP’nin 5, CHP’nin 2, MHP’nin 2, HDP’nin sıfır üyesi bulunmaktadır. MHP Grubu sandalye sayısı itibariyle hak etmediği halde 36 vekille RTÜK’te 2 üyeye sahipken, şu anda 54 milletvekili bulunan HDP’nin RTÜK’te hiç üyesi bulunmamaktadır. Bu adaletsizliği, hukuksuzluğu, siyasi ayıbı tüm Türkiye kamuoyunun dikkatine sunuyoruz.

AKP, RTÜK’te sayısal çoğunluğu ele geçirmek ve medya üzerinde daha şiddetli baskı kuracak kararlar almak için bu operasyonu yapmıştır.

Elbette bu adaletsizliğe, hukuksuzluğa karşı Anayasal ve yasal tüm haklarımızı kullanacağız, gayri meşru seçimin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağız, adaleti arayacağız.

Ancak tüm demokratik kamuoyunun ve medyanın da yaşanan bu gaspı, bu hukuk dışılığı görmesi ve tavır alması da önem arz etmektedir.

Saruhan Oluç
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı
20 Ekim 2017