Eş Genel Başkan Yardımcımızın açıklaması:
AKP iktidarı, partimizin Eş Genel Başkanlarından, vekillerinden, yöneticilerine ve üyelerine kadar bütün örgütümüz ve demokratik siyaset üzerinde Demokles’in kılıcı gibi duran yargı tehdidini kullanmaktan hiçbir dönem vazgeçmemiştir. Temmuz ayından bu yana hukuk dışı yöntemlerle ve iddialarla tutuklanan Belediye Eş Başkanları; Dilek Hatipoğlu (Hakkari Merkez), Nurullah Çiftçi (Hakkari Merkez), Seyit Narin (Diyarbakır/Sur), Fatma Şık Barut (Diyarbakır/Sur), Yüksel Bodakçı (Diyarbakır/Silvan), Harun Erkuş (Diyarbakır/Lice), Rojbin Sevil Çetin (Van/Edremit), Handan Bağcı (Van/Özalp), Diba Keskin (Van/Erciş), Ali Özkan (Mardin/Mazıdağ), Nizamettin Özden (Ağrı/Diyadin), Ekrem Bingül (Kars/Digor), Şengül Erkmen (Kars/Digor), Şaziye Önder (Iğdır), Mehmet Gültekin (Iğdır/Tuzluca), Ali Çam (Iğdır/Hoşhaber), Kadir Özsular’dır (Iğdır İl Genel Meclis Eş Başkanı). Son olarak da DBP Çatak Belediye Eş Başkanı Evin Keve, ‘özyönetim ilan etme olasılığı’ iddiasıyla tutuklanmıştır. Bu tutuklamalar hukuken ve yasal olarak içi boş iddialara dayandırılıyor.
Böylece hukuk dışı yöntemlerle tutuklu Belediye Eş Başkanlarının ve seçilmişlerin sayısı 18’i bulurken, görevden yetkisiz bir şekilde uzaklaştırılan seçilmiş sayısı ise 29’u bulmuştur.
Geçtiğimiz günlerde ise Van Belediye Eş Başkanı Bekir Kaya ve PM üyemiz Cüneyt Caniş’in de aralarında olduğu Van yerelindeki seçilmişler ve siyasetçiler hakkında tam 156 yıla varan hapis cezaları ile bir KCK davası daha karara bağlanmıştır. Üstelik mahkeme, sanıkların ve avukatlarının savunmalarını dahi almadan dosyayı en yüksek ceza haddinden sonuçlandırmıştır. Kürdistan coğrafyasında gerçekleşen siyasi soykırım operasyonları ve son olarak Van Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen bu karar demokratik-sivil siyasete dönük darbenin son halkasıdır.
Bu karar tam da belediyelere kayyum atanması çabaları ile DTK-DBP yöneticileri hakkında apar topar soruşturmalar açılması ve milletvekillerimizin dokunulmazlıklarının kaldırılması yönünde Cumhurbaşkanı tarafından verilen talimatların ertesinde apar topar verilmiştir. Bu aceleciliğin anlamı, Cumhurbaşkanı’nın talimatlarının bir an önce yerine getirilmesinden başka bir şey değildir. İlk defa seçilmişlerin olmadığı bir yerel yönetimden bahsetme cüreti bütün bölgeye dönük olarak ifade edilmekte ve adım adım bunun uygulaması yapılmaktadır.
Saray’ın ve AKP iktidarının hedefi Kürt halkının seçilmişlerini ve temsilcilerini demokratik siyaset alanından her düzeyde tasfiye etmektir. Seçme ve seçilme hakkının çiğnendiği bir bölge üzerinde kurulmaya çalışılan bürokratik-askeri hâkimiyet hukuken ve siyaseten kabul edilemez ve bu rejimin adı da asla demokrasi olamaz.
Devletin cumhuriyet olma niteliğini yok sayan, mevcut Anayasa’yı bile askıya alan bu siyasal iktidara çağrımız: Suç işlemekten vazgeçin ve demokratik siyasete geri dönün... Biz’ler demokratik siyaset alanını, halkımızı ve ülkemizi diktatörlük hevesinize ve hedefinize terk etmeyeceğiz.
Meral Danış Beştaş
Halkların Demokratik Partisi
Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Adana Milletvekili
6 Ocak 2016